Session tradutor Português
8 parallel translation
O sıralarda İngiltere'de bir kulüpte jam session yapıyorduk.
Tocávamos em Inglaterra.
Geç saatler.
Jam session na madrugada.
Belki daha sonra seninle jam-session yaparız.
Podíamos improvisar juntos mais logo.
Affedersin ama ben onun yaşındayken jam-session'lara katılabilmek için yağmurlu havada beş blok yürürdüm.
Desculpa, mas na idade dele tinha de andar cinco quarteirões... à chuva, para tocar com outros.
Gizli müzik seansımızdan dolayı, umarım başınız belaya girmez.
Espero que não arranjemos sarilhos com esta jam session às escondidas.
Bu hafta sonu müzik gösterisi için zamanın var mı?
Tens tempo para uma jam session neste fim de semana?
Şu şarkı işi ne kadar daha devam edecek?
Esta jam session ainda vai demorar muito?
Charlie amcayla jam-session olabilir.
Podíamos improvisar, tio Charlie.