Tamir ettim tradutor Português
253 parallel translation
- Tamir ettim...
- Reparei-o...
- Çöp asansörünü tamir ettim.
- Consertei o elevador.
Kilidi tamir ettim önemli birşey değilmiş.
Coloquei a fechadura. Não havia nenhum problema com ela. Buck!
Ben, Maurice, onları tamir ettim.
Eu, Maurice, tenho que as abrir.
Ella'nın ayağı buraya sıkışmıştı. Ben de kontrplakla tamir ettim.
Foi aqui que a Ellen enfiou o pé e eu remendei-o.
Telefonunuzda küçük bir sorun vardı ama tamir ettim.
Em resumo, detectei uma ligeira falha no seu "teleforne", e reparei-a.
Tamir ettim.
Eu os consertei.
Onu tamir ettim. Burada bekle. Cy.
Eu consertei Espere aqui
İçeriyi tamir ettim.
Arranjei isto por dentro.
Bi saniye, sanırım tamir ettim.
Espere. Acho que consegui arrumar.
Motoru kendi ellerimle tamir ettim.
Reconstrui aquela máquina com as minhas próprias mãos.
- Telefonu tamir ettim.
- Arranjei o telefone.
Söz verdiğim gibi atını tamir ettim.
Como prometí, devolvo-te o cavalo.
4 gündür bekliyorum. Motoru tamir ettim, içerisine telefon ve video koydum.
Faz quatro dias que a espero, arrumei o motor, instalei o telefone e o vídeo,
Biff, onu tamir ettim, ama bir türlü çalıştıramadım.
Biff, está tudo arranjado, mas não consigo pô-lo a trabalhar.
Tırabzanı tamir ettim.
Arranjei o corrimão.
Tabii ki tamir ettim.
Claro que arranjei.
Hayat desteğini tamir ettim.
Restaurei o sistema de suporte de vida.
Senin oltanı tamir ettim!
Consertei sua vara de pescar!
- Tamir ettim.
- Arranjei-a.
Sundurmanın parmaklıklarını tamir ettim.
Já arranjei a vedação da varanda.
Ama mikrodalgayı tamir ettim.
Mas arranjei o micro-ondas.
İçerideki tüpü ve farı tamir ettim.
Já consertei o tubo interno e consertei o farol.
Size söyleme fırsatını ancak şimdi bulabildim. Çamaşır makinesini tamir ettim. Artık oğlunuzun çamaşır taşıması gerekmiyor.
Estava para lhe dizer mais cedo... mas eu consertei a máquina de lavar roupa para que o rapaz não tenha de ir à lavandaria.
Sanırım onu tamir ettim!
Acho que o arranjei!
Duşu tamir ettim ama bilmeni istediğim bir şey var.
O duche está arranjado... e há uma coisa que quero que saibas.
Merak etme, tamir ettim.
Não se preocupe, eu reparei-a.
Olanı tamir ettim, ve şimdi gayet iyi çalışıyor.
O que eu acabei de consertar está a funcionar bem agora.
- Yüzlerce kez tamir ettim. Ben bakarım.
Arranjei aquela escotilha centenas de vezes.
Bisikleti tamir ettim.
Tratei da bicicleta.
Joe, tatlım, Tamir ettim. Buhar kilidi yüzündenmiş.
Era só vapor no motor.
Ve sonraki gün, bunu tamir ettim ve sonra Argo öldürüldü.
No dia seguinte, emendei isso, e depois a Argo foi morta.
Tamir ettim. Anlıyor musun?
Já pusemos um novo.
Bunu tamir ettim.
Isto já está a funcionar.
Sanırım tamir ettim.
- Acho que conseguimos.
O gün arabanı tamir ettim Jane, çünkü şanslıydım.
No dia em que te arranjei o carro, tive sorte.
Artık tamir ettim.
Arranjei-a agora.
— Her şeyi tamir ettim Buraya bunun için gelmiştim.
- Bem, eu consertei tudo o que havia aqui para consertar.
Tamir ettim!
Eu consertei-a!
Fairhaven'da ağ tamir ettim.
Consertei redes em Fairhaven.
- Dişlerini tamir ettim.
- A sério?
Tamir ettim.
Já o arranjei.
Bir keresinde, bir yerde durduk... babam at arabasını tamir ederken, ben de oradakilere yardım ettim.
Uma vez, parámos num sítio... e trabalhei para umas pessoas enquanto o pai arranjava a carroça.
Klimayı tamir ettim.
Já reparei o refrigerador.
Sana girdabı tamir etmeni söylediğimi sanıyordum. Tamir ettim.
... pensei ter-te dito que arranjasses esse remoinho.
Ellen, tamir ettim!
Eu arranjei!
Güç ünitesini bu kadar çabuk nasıl tamir ettiniz merak ettim. - Bu açıklık getirecektir kumandan. - Neden mühendislikte kurmuyoruz.
Você tem um conversor de fluxo antimatéria que está flutuando.
Lastiğini tamir etmeyi teklif ettim.
Ofereci-me para reparar o pneu.
Tamir günlükleri ile kontrol ettim.
Vi os registos de reparação.
- Tamir ettim.
- Consertei.
- Izgarayı tamir etmesi için kapıcıya rüşvet teklif ettim.
- Will, servias-me outro? - É para já.