Tanıstık tradutor Português
6,735 parallel translation
- Tanıyorum sanmıştım... -... ama artık pek emin değilim.
- Pensei conhecer, mas agora não sei.
Onunla birkaç ay öncesinde tanıştık.
Conheci-o há uns meses.
Aslında tanışmıştık efendim.
Por acaso, já nos conhecemos.
Merhaba, doğru düzgün tanıştırılmadık.
Acho que não nos apresentaram.
Julia'yla bir partide tanışmıştık.
Conheci a Julia numa festa.
Sevgili Karen, artık neredeyse tanıştığımıza göre sana direkt isminle hitap etmemin sakıncası var mı?
Querida Karen, está tudo bem se me dirigir directamente a si já que quase nos conhecemos?
- Bir kızla tanıştım. - Öyle olmuş.
Bem, eu conheci uma rapariga.
Tanıştığın kız bu mu?
Foi esta a gaja que conheceste?
Tamam artık Gilcrest. Seni Hava Kuvvetleri görevlisiyle tanıştırayım.
Bem, Gilcrest, vou apresentar-te a Força Aérea.
Parmağını kestiğinde tanışmıştık.
Conhecemo-nos quando cortaste o dedo.
Aslında önceden tanışmıştık.
Na verdade, já nos conhecemos.
Önceden tanıştık demiştim.
Eu disse-lhe que já nos tínhamos conhecido.
Evet, sanırım kayıkhanede tanışmıştık. Evet, doğru.
Sim, chegamos a conhecer-nos na doca.
Onunla pek tanıştım diyemem. Bir gece onun evinde... Bir iki kelime konuşmadık bile.
Realmente só a conheci melhor, quando ela esteve naquela noite lá em casa.
- Londra'da tanışmıştık.
Eu conheci-a em Londres.
Yeni yıl arifesinde asansörde tanıştık.
Conhecemo-nos num elevador na noite de Ano Novo.
Daha yeni tanıştık, değil mi?
Ainda agora nos conhecemos, certo?
Şimdi tanıştık.
Acabámos de nos conhecer.
Evet. Birkaç sene önce Coachella'da tanışmıştık. Hatırladın mı?
Do Coachella há uns anos, lembram-se?
Biliyorum tanıştık ama filmle ne ilgin vardı acaba?
Sei que já nos cruzámos, mas qual é o teu papel?
Bak, neler olacak bilmiyorum ama bilmeni isterim ki, şimdiye dek tanıştığım en havalı kızsın.
Ouve, não sei o que vai acontecer, mas só queria que soubesses que és uma das raparigas mais fixes que já conheci.
Daha yeni tanıştık.
Acabei de te conhecer.
- Tanışmıştık.
- Já nos conhecemos.
Kızla yeni tanıştık dostum.
- Acabo de a conhecer.
Tanışmıştık.
Já nos conhecemos.
- Sayın Bakan, nihayet tanıştık.
Sr. Ministro. Finalmente conhecemo-nos.
- Daha yeni tanıştık.
Eu acabei de te conhecer.
- Yeni tanıştık.
Acabámos de nos conhecer.
- Seninle ilk ne zaman tanıştık?
Quando é que nos encontrámos pela primeira vez?
- Daha yeni tanıştık.
Acabei de te conhecer.
Daha önce tanışmıştık ve sen de bana konuşma tarzımı sevdiğini söylemiştin.
Já nos vimos antes e disseste-me que gostas da minha forma de falar.
- Daha önce tanıştık mı?
Já nos conhecemos? Não.
- Tanıştık mı biz?
- Já nos conhecemos?
- Evet. Ofiste tanıştık.
Conhecemo-nos no escritório.
Yeni tanıştık biliyorum, böyle söylemem aptalca oldu.
Sei que nos conhecemos agora, é tonto fazer isto.
Çok iyi birine benziyorsun ama daha yeni tanıştık, tamam mı?
Você parece um tipo simpático, mas acabei de o conhecer.
Beni kız arkadaşınla tanıştıracak mısın?
Vais apresentar-me à tua namorada?
Milly'le, babam Oregon'dan Londra'ya transfer olduğu zaman tanıştık.
Conheci a Milly quando o meu pai transferiu-se do Oregon para Londres.
- Tanıştık.
- Já nos conhecemos.
Her gün ne kadar kızla tanıştığımı görüyor musun?
Sabes quantas miúdas conheço todos os dias?
Onunla Jacksonville'de yeni tanıştık, şeyde...
Conhecemo-la em Jacksonville num...
Onu pek tanımazdım fakat kız yıkılmıştı.
Eu não a conhecia, mas ela ficou destroçada.
Anastasia okul gazetesi için benimle röportaj yaparken tanıştık.
Conhecemo-nos numa entrevista que a Anastasia conduziu para o Jornal Universitário.
Dışarıda tanıştık.
Como saberia?
Ve en güzeli : İşte tanıştığım bir kıza vuruldum.
E o melhor é tenho um fraquinho por uma garota lá do trabalho.
20 yaşımızdayken tanıştık.
Conhecemo-nos tínhamos 20 anos.
Daha henüz yeni tanıştık.İstersen zorlama.
Só nos conhecemos à uma hora atrás, não nos vamos já chatear.
Artık tanıştığımıza göre...
Bem, agora que nos conhecemos...
Şeyde tanışmıştık...
Conhecemo-nos no...
- Meksika'da tanıştık.
Conhecemo-nos no México.
- Biz zaten tanıştık.
- Já nos apresentámos.