Uyuyordun tradutor Português
264 parallel translation
Çok uysalca uyuyordun.
Estavas a dormir serenamente.
- Uyuyordun Jim
Palavra. Você está a dormir, campeão.
Uyuduğunda, yanına koştum hemen, bir bebek gibi uyuyordun. Sonra da buraya dönüp nöbet tuttum.
Quando adormeceu, corri para ver se estava bem, dormia como um bebé... voltei para aqui para ficar de vigia.
Sen uyuyordun.
Estava a dormir.
Sana gelince Youngerford, yatağında uyuyordun ve rüya gördüğünü sandın.
E tu Youngerford, deixa-me ver, dormias no teu beliche e pensaste estar a sonhar.
Yani çok geç oldu, sen de deliksiz uyuyordun demek istedim.
Quer dizer, já é tarde, e estavas a dormir.
Uyuyordun.
- Estavas a dormir
Ben çıkarken uyuyordun.
Estavas a dormir quando saí.
Uyuyordun.
Estavam a dormir.
Her gece yatakta uyuyordun.
Dormir numa cama todas as noites.
- Uyuyordun değil mi, Casper?
- Estavas a dormir, não, Casper?
Evet. Uyuyordun.
Estavas a dormir.
Neden uyuyordun, seni saygısız beleşçi?
- Porque estavas a dormir, seu patife desrespeitoso?
Yani uyuyordun!
Estava dormido!
On dakikadır seni seyrediyorum. Uyuyordun da uyandırdıysam gerçekten bağışla.
Há 10 minutos que espero por ti. desculpa-me.
Bu sabah evden ayrıldığımda, uyuyordun... bu yüzden telefon açıp dün gece için üzgün olduğumu söylemek istedim.
Quando saí esta manhã estava dormindo assim só liguei para te dizer que sinto muito pelo que aconteceu ontem à noite.
Uyuyordun.
Estavas a dormir.
Onu yerine koyuyordum... uyuyordun.
Ia pô-lo lá outra vez, quando estivesse a dormir.
Öyle deliksiz uyuyordun ki uyandırmak istemedim.
Estava dormindo tão bem que não quis acordá-la.
Nerelerde uyuyordun?
- Onde tens dormido?
- Odanda uyuyordun.
- A dormir no seu quarto.
Sen uyuyordun.
O pai estava a dormir.
- Oh, evet. Bebek gibi uyuyordun.
- É, você dormiu como uma pedra.
Sen uyuyordun.
Estavas a dormir.
Eminim uyuyordun.
Talvez tenhas sono em atraso, seguramente.
Mışıl mışıl uyuyordun.
Estavas mesmo a dormir.
Hani bir tanesiyle uyuyordun?
Costumavas dormir com um.
Bir anlamda uyuyordun.
De certo modo, passou.
Sen mışıl mışıl uyuyordun. Veda etmek için uyandırmak istemedi.
Parecia que estavas tão bem, que não te quis acordar para dizer "adeus".
Uyuyordun da ondan.
Estavas a dormir.
İkisinde uyuyordun, birinde ise elektrik bantlarından top yapmış sağa sola tekmeliyordun.
Uma delas estavas a chutar naquela bola de fita eléctrica e nas outras estavas a dormir.
- O kadar güzel uyuyordun ki.
Dormías tão bem.
Odana geldim. Uyuyordun.
Entrei no seu quarto e você estava dormindo.
Kalktığımda sen uyuyordun.
Olhei para você enquanto dormia.
Sen uyuyordun herhalde?
Não prestou atenção?
Sadece emirlere uyuyordun.
Estava apenas a seguir ordens.
Uyuyor muydun? Uyuyordun, değil mi?
Estavas a dormir, não estavas?
Sen o sirada uyuyordun.
Ela veio entregar o dinheiro e os documentos da minha mãe.
Çok uzunca bir süredir uyuyordun Lucario
Tens estado a dormir há muito tempo, Lucario...
Kendin de itiraf ettin, uyuyordun. Sen de tek başına sinemadayken.
O senhor disse que estava dormir e a senhora foi sozinha ao cinema.
Ve biliyorum geç oldu, Ve gürültü yaptık, ve çocuklar uyuyor. Bak, Sende uyuyordun tamam.
Sei que é tarde, que fizemos barulho e que os miúdos dormem.
Uyuyordun. - Hayır.
- Não estava nada.
İki gündür uyuyordun.
Dormiste durante dois dias.
Hey, ben geldiğimde uyuyordun.
Ei, estavas a dormir quando eu cheguei a casa.
Tanrım, uyuyordun değil mi?
- Estás a dormir.
Her zaman bir ikinci olmalıdır. Onları ayrı ayrı değerlendirdiğini bilmiyordum. Sen uyuyordun.
Em suma, quero só uma mulher e a Susan quer só um homem.
Neredeyse 24 saattir uyuyordun.
Estiveste a dormir quase 24 horas.
Uyuyordun.
Estiveste a dormir.
Uyuyordun.
- A dormir.
doğru, uyuyordun, uyandırmak istemedim.
Estavas a dormir, não te quis acordar.
Uzgunum baba uyuyordun.
Desculpa, pai, estava a dormir...
uyuyor 316
uyuyorum 52
uyuyor musun 135
uyuyorsun 19
uyuyordum 78
uyuyor mu 66
uyuyordu 24
uyuyor musunuz 17
uyuyor muydun 41
uyuyorlar 41
uyuyorum 52
uyuyor musun 135
uyuyorsun 19
uyuyordum 78
uyuyor mu 66
uyuyordu 24
uyuyor musunuz 17
uyuyor muydun 41
uyuyorlar 41