Virgin tradutor Português
142 parallel translation
Stone Fence'e, St. Pierre's Bank'e, Whale Deep'e, Virgin Rock'a.
Stone Fence, St. Pierre's Bank, Whale Deep, Virgin Rock.
Eğer teknemize uğursuz birini almasaydık şimdiye Virgin Rocks'a varmıştık.
Já estaríamos perto de Virgin Rocks se não fosse a má sorte que apanhámos.
Sana bahsettiğim Virgin Rock şu işte.
É a Virgin Rock de que te falei.
Virgil Starkwell, banka soymaya teşebbüsten tutuklanır.
Virgin Stakwell é condenado pelo roubo do banco.
İki cin tonik, bir tane de Virgin Mary. Pour moi.
Dois gins com água tónica e um Virgin Mary... para moi.
- Meksika kötü ama Virgin adaları.
Odeio o México. Prefiro ir as Ilhas Virgens.
- Virgin adalarında ne var?
É verdade. Mas o que é que há nas Ilhas Virgens?
Virgin Mary, Tabasco soslu, kireç, biber olmayacak.
Um "Virgin Mary". Tabasco e limão, sem pimenta moída, não é?
Virgin'daki yatırımı kazanç getirirse kesin Londra'da bir şeyler dekore ederim.
E se for bem sucedido na aquisição da Virgin Airlines estou certa de que irei decorar qualquer coisa em Londres.
ve 300 milyon da Virgin Islands'ta Banco Popular'e.
E trezentos milhões para o Banco Popular, Virgin Islands.
N. York uçağına yer ayırmış The Pierre'de rezervasyon araba kiralamış, Virgin adalarına bilet tek gidiş bileti.
Voo a Nova lorque... ... reserva em hotel... ... carro alugado e viagem para St.
# Don't need a virgin priest
# Não preciso de um padre virgem
Evimin yeni bir kanalizasyon sistemine ihtiyacı var. Karım 30. yıl dönümümüzü Virgin Adalarında geçirmek istiyor.
As costas me está matando, minha casa necessita um novo sistema de encanamentos, minha esposa quer ir às lslas Vírgenes a passar nosso 30 aniversário.
Virgin Mary.
Um Virgen Mary.
Ve diğer köşede ise, Sent Thomas, Virgin adalarından gelen, beyaz üzerine siyah çizgili şortuyla...
No canto da esquerda, de calções escuros com risca branca vindo das Ilhas Virgens o campeão do mundo de meios médios.
Bazen, çıldırıp A-K rafını sokağa fırlatacağımdan ve gidip Virgin Megastore'da çalışmaya başlayacağımdan korkuyorum.
Ás vezes receio que me dê uma coisa. Ainda atiro com o escaparate do A a K para a rua e vou trabalhar numa Virgin Megastore!
Ama Like a Virgin şarkısını söyletmeyi kabul etti.
- Não. Mas concordou em fazer o quarteto aprender Like a Virgin.
Burası Virgin Adaları, Fire Adaları değil.
São as Ilhas Virgens. Não as Ilhas do Fogo.
İyi günler. Sizlere Virgin Havayolları ve uçuş personeli adına hoşgeldiniz diyoruz.
... quer oferecer umas calorosas boas-vindas a cada um de vós em nome de toda a equipa neste vôo da Virgin Atlantic
Virgin Atlantik'e bağlı ES12 Los Angeles uçağı alanımıza inmiştir.
Virgin Atlantic anuncia a chegada do vôo ES12 vindo de Los Angeles
Bekaretini kaybetmen, o da lanet olası bir yalan mıydı?
Teres perdido a virgin - dade foi mais uma das tuas mentiras?
- Virgin üzerine yemin et.
- Jura pela Virgem.
Megastore'da bir bakireyle flört ettim, birkaç CD aldım. Sonra birkaç pembe saçlı kızı takip ettim.
Vagueei um bocado pela Virgin Megastore, comprei alguns CDs, e depois segui umas raparigas com cabelo cor-de-rosa.
Utah'taki Virgin bölgesi kanunlarına göre.. .. bölgede yaşayan herkesin bir tabanca bulundurma hakkı var.
Em Virgin, no estado do Utah, há uma lei que obriga cada habitante a ter uma arma de fogo.
Virgin Atlantik Havayollarına hoşgeldiniz Uçak Londraya direkt uçacak ve... - Atinaya devam edecektir uçuş süremiz yaklaşık olarak 18 saattir. - Seni seviyorum.
Bem-vindos a bordo da Virgin Atlantic Airways, um voo directo para Londres, que prosseguirá viagem até Atenas.
Los Angeles'a yeni indim. Ve burada yeniyim.
Acabei de chegar no vôo da Virgin, no 747 para Los Angeles e sou novo por aqui.
Virgin Havayolları, birinci sınıf salonu.
Virgin Air. Cabina de primeira classe.
Virgin Adası kılıçbalığı.
É um espadarte das Ilhas Virgens.
- Virgin Mağarasına!
- A cavernas virgens!
Bakire Meryem, derler adına.
Virgin mother, whats'erface
Sonra da Mesquite'a gittiler. Virgin River ve Oasis kumarhanelerine de gittiler.
Depois para o Mesquite, Virgin River e Oasis.
Ben üçüncü Virgin Mary'i içiyorum ama takmıyorum bile.
Não me vês nervosa por estar a beber a terceira Virgem Maria.
Virgin Mary'de alkol yok.
A Virgem Maria não leva álcool.
Virgin Colada alabilir miyim lütfen?
Pode trazer-me uma Piña Cola Virgem?
- Virgin Colada'nız.
- Aqui tem a Piña Colada Virgem.
Vay! Ted Danson ve Mary Steenburgen!
Ted Danson e Mary Stein Virgin ( Virgem )!
Senin Virgin Adaları'nda olman gerekiyordu.
Devias estar nas Ilhas Virgens.
Her neyse, tekrar uykuya dalmaya çalıştım ama uyuyamadım. Herhalde susuzluk çektiğim içindi. Charlie amcamın'virgin screwdriver'dediği içkiden içmek için mutfağa indim.
" Tentei voltar a adormecer, mas não consegui, talvez porque estivesse com sede, por isso, fui preparar o que o tio Charlie chama'screwdriver virgem', que, na verdade, é apenas um copo de sumo de laranja.
- "Virgin screwdriver" içiyorum.
- A beber um screwdriver virgem.
Alkolsüz çilek kokteyli.
Um Virgin Daiquiri.
Geminin ismi "Virgin de Regla"
O barco é o "Virgen de Regla".
- Alkolsüz margarita.
- Virgin margarita. Querida.
"Virgin." ( Bakire ) Yanılmışım.
Virgem. Afinal estava errada.
Like a Virgin'i söylerken, sana doğru salına salına dans ediyordu.
Ela estava a gatinhar para ti, quando cantou o "Like a Virgin."
- Virgin Pina Colada.
- Piña colada virgem.
Dublör Mike, burada sınırsız hesabım olduğundan sana Virgin Pina Colada ısmarlayayım mı?
Bom, Duplo Mike, já que tenho conta aqui, posso pagar-te essa piña colada virgem?
Dublör dostuma bir Virgin Pina Colada bana da bir Cadillac Cabo Wabo margarita.
Uma piña colada virgem para o meu amigo, o "duplo" de risco. E eu vou beber outra margarita com tequilla'Cabo Wabo'.
Sana bir Cabo Wabo, sana da bir virgin.
'Cabo Wabo', virgem.
Virgin Mağarasına.
- a cavernas virgens.
Virgin Mağarasına..
A tudo que é virgem.
Virgin Atlantiği aradığınız için teşekkür ederiz.
Obrigada por ligar para a Virgin Atlantic.