Ya benziyor tradutor Português
540 parallel translation
Yanılıyor olabilirim, ama sesi Rico'ya benziyor.
Eu posso estar maluquinho, mas parece-me o Rico.
Amerikalıya benziyor. Bir sürü sigarası var!
Ele parece um americano.
Ona bak, Zampano, Rosa'ya benziyor.
Olha para ela, Zampano, é parecida com a Rosa.
Fakat bu kelime İtalyanca'ya benziyor.
Mas esta palavra está escrita em italiano.
Dedi ki, "İyi bir ahçı olabilir, yemekleri de lezzetli olabilir" ama kendisi gösterişsiz biri. Eskimiş ayakkabıya benziyor. "
Ele disse : "Ela pode ser uma boa cozinheira e pode ser um jantar saboroso... mas ela vulgar, tão vulgar como uns sapatos velhos."
- Üç kağıtçıya benziyor ama, değil mi?
- Soa como um vigarista, não H.C.?
Şeye benziyor... iç içe geçme bağlantıya benziyor efendim.
Parece uma... união de mola, senhor.
Sissy diye çağırdığımız Jean Monteau'ya benziyor.
E na nossa terra chamávamos maricas ao Jean Monteau.
Marlon Brando'ya benziyor.
Parece com o de Marlon Brando.
Gemideki bütün kızlar, hepsi Tina'ya benziyor.
As outras raparigas da nave parecem-se todas com a Tina.
- Centinela'ya benziyor.
- Parece Centinela.
Bir grup çılgın cazcıya benziyor.
Parece uma banda de swing.
- Yabancıya benziyor.
- Soa a estrangeiro.
Hoş bir delikanlıya benziyor.
Parece um rapaz simpático.
Bu Bayan Ma'ya benziyor.
Parece a tia Ma.
Gözlerin, gözlerin Siddhartha'ya benziyor.
Seus olhos seus olhos são como os de Siddhartha.
İrlandalıya benziyor.
Parece um pugilista.
Peder Balosa'ya benziyor!
Parece-se com Don Balosa!
Bir çağrıya benziyor.
Parece um chamado.
Markizde olmak günah çıkartma kabininde olmaya benziyor demiştin ya.
Você disse que... estar aqui neste monumento era como estar num confessionário, certo?
- Tanrı'ya benziyor mu? - İkinci sınıf bir tanrı.
Um deus menor.
Yaşlı dırdırcıya benziyor.
Deve ser uma pileca.
Uyarıya benziyor.
Parece mais uma advertência.
Daha çok Galveston'lıya benziyor.
A mim, parece-me mais Galveston.
Saçların aynı beni iki kere kazıklayan dolandırıcıya benziyor.
Tens o mesmo cabelo que o traidor que me enganou duas vezes.
Yani, bu Sinsemilia ya benziyor, doğru mu?
Então, era como sinsemilla, certo?
Evet, Tessy Hala'ya benziyor.
Parece a tia Tessy.
Kadın Taylandlı'ya benziyor.
Parece tailandesa. Quem é?
- Bak, Fred Amca'ya benziyor.
- Olhe, parece o tio Fred.
Boston Kremalı Turta'ya benziyor.
Parece Tarte de Boston.
Ve ben bir maceracıya benziyor muydum?
E teria eu ar de aventureiro?
Evet, ama herife bir bak, ayıya benziyor.
É, mas olha para ele. O sujeito é um palhaço.
Çok büyük bir kapıya benziyor!
Uma porta muito grande...!
Pekala, küçük bir şey, bütün her yeri tüyle kaplı, büyük kulakları var, ve burnu Nebraska'ya benziyor.
Bem, acredito que seja pequeno. E está coberto de pêlo. Tem orelhas afiadas, e o nariz parece a forma do Nebrasca!
Çalgıcıya benziyor.
Parece um músico.
- Ahbap. Stenografçıya benziyor muyum?
Ei, companheiro, tenho cara de estenógrafo?
Pahalıya benziyor.
Parece ser caro.
Seri numarasına benziyor. Ya da atom numarası.
Parece algum tipo de número de série.
Johanna'ya da benziyor.
Também é parecido com a Johanna.
Loca'ya faal üyelik başvurusuna benziyor.
É para a admissão a membro activo da Confraria.
Bu kadın, bizim hanımefendi Viridiana'ya çok benziyor. Bu kadın şu tablodaki adamın karısı. Hani şu kendini asan adamın.
Esta senhora que se parece com a senhorita Viridiana, era a mulher deste, que foi o que se enforcou.
Galaksinin bu bölümüne kadar izini sürdüğümüz toplu delilik Deneva'ya ulaşmışa benziyor.
A insanidade em massa que seguimos através desta secção da galáxia parece ter chegado a Deneva.
Burası 1920 ya da 1925'lerdeki bildiğimiz Yeryüzü'ne benziyor.
Isto parece a Terra, por volta de 1 920 ou 1 925.
Afrodit ve Athena'ya nasıl da benziyor.
Tão parecida com Afrodite e Atena.
Yankee yönetimi bir çok protestoyla karşı karşıya kalacağa benziyor...
O escritório dos Yankees será bombardeado com protestos...
Daha çok kabile ayinine benziyor ya da kurban ayini.
- Provávelmente eram ladrões. - Ou assassinos.
Biliyor musunuz, bu Tanrı'ya Şükran Günü yemeğine benziyor.
Isso se parece com o meu jantar de Acção de Graças.
Şuna bak, havuz ya da tekneye benziyor.
Parece uma piscina ou uma banheira.
Kuasarlar hızla dönen pulsarların dev versiyonları sanki ya da milyonlarca yıldızın çarpışması ve galaktik bir çekirdekte toplanması gibi veya süpernovaların zincirleme reaksiyon ile odaklaşmasına benziyor.
Os quasares podem ser versões monstruosas dos pulsares a rápida rotação, ou resultarem de múltiplas colisões de milhões de estrelas, densamente reunidas no núcleo galáctico, ou serem uma reacção em cadeia de explosões de supernovas num tal núcleo.
Aşçıya da söyle, bu kalitesiz köpek mamasına benziyor.
E diga ao cozinheiro que a comida é péssima.
Bu tatlıya daha çok benziyor.
Isto já parece a sobremesa.