English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ Ü ] / Üçüz

Üçüz tradutor Português

37 parallel translation
İkiz ya da üçüz olabilir.
Até podem ser gémeos ou trigêmeos.
Anne üçüz doğurdu
COMPETEM OS SINDICATOS PARA GANHAREM A EMULAÇAO.
Morgan diyor ki, abaküs Yunan Dor tapınaklarının sütün pervazının friz bölümündeki üçüz yivler arasında bulunur.
Aqui o Morgan diz que o ábaco se encontra entre os triglifos da secção de frisos e os entablamentos dos templos dóricos gregos.
Yalvarırız, bu hizmetkarlarınıza klasik bir Dor sütun pervazının friz bölümündeki üçüz yivler arasındaki bölümün adını söyleyiniz.
Nós vos rogamos, dizei aos servos o nome da secção entre os triglifos na secção de frisos de um entablamento dórico clássico.
Sonra mahalledeki bir kadın üçüz doğurdu.
Logo a seguir, a vizinha teve trigémeos.
Sen dördüncü üçüz müsün?
És a quarta trigémea?
Umarım üçüz değillerdir.
Espero que não houvesse trigémeos.
Büyükanne, gebe kaldığıma çok seviniyorum... umarım üçüz doğururum.
Avó, estou tão feliz, assim toda grávida... Quem me dera ter trigêmeos.
Niye dert ediyorsunuz ki, canına okuyalım. Bire karşı üçüz.
- Somos três contra um.
- İki çift ikiz ve üçüz.
- Dois pares de gémeos e triplos.
- Hiç üçüz doğurdun mu?
- Já teve trios?
- Frank üniversiteyi bıraktı çünkü aşırı-verimli ablası üçüz doğuruyor.
O Frank tem de deixar a faculdade porque a irmã muito fértil vai três bebés.
Biz üçüz doğmuşuz, ama iki gün sonra, diğerlerinden farkım anlaşılmış.
Nasciuma de trêsgémeas, mas após dois diasnaincubadora jáera diferente das outras.
Oh aklında bulunsun, ben üçüz taşıyordum, tıbbi terimleri bilirsin, üç kat azmıştım.
E repara que eu tinha trigémeos. Por isso, em termos médicos, estava com o triplo da fomeca.
Onlar üçüz biliyor musun?
São trigêmeas, você sabe.
İlginç, ne zaman "üçüz" desen, üç tane seksi 19 yaşında sarışın geliyor aklıma.
Engraçado, sempre que dizes "trigémeos", penso em três brasas loiras de 19 anos.
Acaba Beyaz Saray'da hiç üçüz var mıydı?
Pergunto-me se a Casa Branca já teve alguma vez trigémeos.
Bu onları üçüz yapar sanırım, ha?
Acho que isso os torna trigémeos, agora, não é?
Yine de üçüz olamazdık.
Bem, na verdade, não seríamos trigémeos.
- üçüz olmalısınız.
- e ser trigémeos.
Ya üçüz olursa?
E trigémeos?
Belki Porte de Montreuil'de annem üçüz doğurup onu da sokağa atmıştır!
Procurar tudo bem, mas substituir o meu irmão. Talvez a minha mãe tivesse trigêmeos eles também estiveram em Porte de Montreul!
Kısa süre önce, üçüz olarak doğduklarını öğrendiler. Ve diğer kardeşleri onlardan intikam almaya çalışıyor.
Elas descobriram há pouco tempo que já foram dois terços de gémeas siamesas e que a outra parte anda à procura de vingança.
Evet ama bilirsin birkaç gün sonra bir panda üçüz doğurur ve senin hikâyen unutulur.
Sim, mas sabe, em poucos dias, um urso panda vai ter trigêmeos, e todos nós seguiremos em frente.
Erken doğum ağrısı çeken üçüz çocuk doğuracak olan bir anne hastam var.
Há uma paciente com trigêmeos que entrou em parto prematuro.
Tebrikler anne, üçüz demek.
Bom para você mamãe, deixe-me vê-los.
Mitchell'a üçüz istediğimi söyledim.
Pedi trigémeos ao Mitchell.
Büyükannem üçüz doğurduktan hemen sonra, büyükbabamın odun yararken, baltayla kendisini kestiğini söylediler bana.
Pouco depois de a minha avó ter trigêmeos, contaram-me que o meu avô acertou com o machado na cabeça, ao cortar lenha.
O yaz bizim caddenin karşısına üçüz bebeklerin taşındığını unutmuştum.
Eu tinha esquecido dos três gêmeos que se mudaram para a casa em frente naquele verão.
Tamam, böylece üçe üçüz.
Muito bem. São três contra três.
- Yani üçüz mü oldular?
- Agora são trigêmeas?
~ İçimde üçüz var. ~
Eu pareço um elefante
Çok hevesli bir şekilde üçüz bekliyorduk, ama, isimlere henüz karar verdik. Kevin, Kate ve Kyle.
Eu ia ter trigêmeos e, por capricho, decidimos chamar-lhe Kevin, Kate e Kyle.
Üçe üçüz.
Três contra três.
Ve bir sürü ikiz ve ücüz kuIIandık... . ... ve hepsini aynı giydirdik.
Chamamos todos os gêmeos e trigêmeos que pudemos encontrar... e os vestimos com roupas iguais.
Evet de üçüz doğuracağım ben.
Fiz isso com o meu.
Az önce üzerime mi yürüdün üçüz kardeş?
Estás a provocar-me pequena trigémea?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]