English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ Ş ] / Şere

Şere tradutor Português

57 parallel translation
Bu yüzden, yarın sabah o yaşlı hırtı bara sere serpe yayılmış bir şekilde bulacaklar.
Então, amanhã de manhã, vão encontrar o velho desgraçado, estendido no seu bar.
Sere benziyor.
Soa como cabeça.
Haftanın yedi günü çalışıyorum!
Trabalho sere dias por semana!
Bedenim o gürültünün içindeydi... Dışarıdan geçen bu... gürültü içinde ; sere serpe.
Meu corpo misturava-se ao alarido... aquele fluir do lado de fora, exposto.
Daha da iyisi yaşa... ve hizmet et.
Melhor ainda, vive... e sere.
Tanrı senin gibi insanları kullanır.
Deus sere-se de pessoas como tu.
Ama yaşamım ya da ölümüm, - - Camelot'a hizmet edecekse alın.
Mas se a minha vida, ou morte, sere Camelot, aceitai-a.
Mike Tyson bu nakavttan sonra bir daha ayağa kalkabilecek mi?
Seré que o Mike Tyson vai superar este knockout?
Önümüzdeki hafta SERE eğitimi var.
Agora, o teste de sobrevivência e resgate.
S.E.R.E'a hoş geldiniz!
Benvindos ao SERE.
S.E.R.E. eğitimini de başardı. - Biraz önce onaylandı. Gerçekten başarmış.
Ela passou no treino SERE, ela conseguiu.
Sen de bir asker olmak için çok iyisin.
É boa de mais para sere só militar.
Sanki bütün dünya sere serpe, seksapelinin farkında.
É o mundo inteiro, que se sente sexy na própria pele.
Gördüğün üzere, bir çok dergi senin yağ sürmeni istiyor, ve sere sepe açılmanı istiyor, belkide bir kız ile yere yatmanı.
A maioria das revistas só te quer com o corpo cheio de óleo as pernas todas abertas. Talvez em conjunto com outra rapariga.
Orada olmayı hakediyorduk ve ben de farklı düşünmüyordum.
e merecem estar ali y yo no seré la diferencia.
O Hollandalı kadın hâlâ gözlerimin önünde, biliyor musunuz, öylece sere serpe uzanmış.
Não paro de ver a holandesa, assim toda esparramada...
Onu sere sermek zorundayız. Bir yol bulmalıyız.
Teremos de aterrar nele, encontrar uma maneira de entrar!
Bu ev Buenos Aires, Moron'da, Blas Parera caddesinde 48 numarada bulunmaktadır. 1976 yılının aralık ayından 1978 yılının mart ayına kadar diktatörlük tarafından kayıp tutukluların merkezi olarak kullanılmıştır.
Situada na calle Blas Parera, 48, em Morón, Buenos Aires, a Mansão Seré foi centro clandestino de detenção durante a ditadura militar de Dezembro de 1976 até Março de 1978.
- HKDK rehberine calısmak haric.
- Excepto estudarem o manual do SERE.
- Brown? HKDK kursuna son gidişin?
- Brown, quando terminou o treino SERE?
HKDK taktikleri değişmiş miydi?
Acha que as tácticas mudaram, no SERE?
- HKDK kursu tatbikat mı?
- Acham que o SERE é só um treino?
Bu askerler HKDK'de çözülürse, onları ne bekliyor?
Se estes soldados cederem no SERE, que teriam como prenda de Natal?
Bu bir, ABD ordusu HKDK eğitim tatbikatıdır.
Este é o campo de treino do SERE do exército dos EUA.
Alfa Timi! HKDK'ye hoş geldiniz.
Equipa Alfa, bem-vindos ao SERE.
- HKDK'yi yöneteceksen yeni yöntemleri öğrenmelisin.
- Se quiser ser o chefe do SERE terá de aprender os novos métodos.
HKDK kursu ben bitirinceye kadar bitmez.
O treino SERE durará o tempo que eu quiser.
Ona tokat atmazsan bu belgeyle HKDK kursunda cakarsın ve birlikten atılırsın.
Você vai bater-lhe ou eu uso este documento para chumbá-lo do treino SERE, e será expulso da unidade.
HKDK bitmedi.
O SERE ainda não terminou.
HKDK, "hayatta kal, kurtul, diren, kaç" demek sanıyordum.
Pensava que SERE significava : "sobreviver, evadir, resistir, escapar."
HKDK kursunu geçtiniz.
Sobreviveram ao treino SERE.
Alfa takımı, SERE'e hoş geldiniz.
Equipa Alpha, bem-vindos ao SERE.
Bu adam, bizi SERE okulundaki cehenneme sokan adam değil mi?
O mesmo tipo que te fez passar pelo inferno na escola SERE?
Serena. Serena! Sere... serena, bekle.
Serena, Serena, espera.
Ya kürtajdan kurtardıkların, esrarkeş ve homoseksüel olmak için büyürse?
E se quem você salva do aborto cresce para sere sodomita ou usurário?
Biliyor musunuz, bu şere...
Este filho da...
Bir insan evladını öldürmüş olma ihtimâlinden dolayı kaygılanan tuhaf doktorlardan birisi olduğum için kusuruma bakma.
Desculpa-me por sere um daqueles médicos esquisitos que se preocupa com facto de matar um ser humano.
Bataklığın ortasında tepinir ve sere serpe yatar vaziyette bırakıldım.
Fui deixado esparramado e a chapinhar no lodo.
Ruh bilimci ve "Franny B. Kranny, sere's a Bird in Your Hair" adli klasigin yazari.
Psicóloga, conferencista e autora do intemporal clássico : Franny B. Kranny, Tens Um Pássaro No Cabelo!
Babam kahrolası Screamin'Jay Hawkins gibi sere serpe yere yuvarlandı
O meu Pai está esparramado no chão, fodasse, gritando como o Jay Hawkins,
Huysuzluk sana yakışmıyor.
Não é justo sere tão maldosa.
Ya, tabii sonra o da bizleri sere serpe yatarken şirin, minicik hayvanların çıplak vücutlarımızda gezindiği hayalini kursun.
Para ela nos ver deitados com os animaizinhos a subir pelos nossos corpos nús.
Harika bir SERE eğitimim var.
O meu treino SERE foi excelente.
Senin alet sere serpe kanepede dostum.
A tua pila está no sofá, meu.
En hızlı kertenkele avcısı olayım diye.
Para sere o caçador de lagartos mais rápido.
Hayır ama sere serpe yatanları gördüm.
Não, mas já vi muitos deitados.
Amcan tarafından korkunç bir şekilde tecavüze uğraman mı bizi gevşetecekti?
Achas que uma história sobre sere violado pelo teu tio iria desanuviar o ambiente?
İleri derece sere serebelar...
"Ataxia cerebral... grave".
Bir keresinde onu yolun ortasında sere serpe uyurken- -
Encontrei-o num estado miserável no meio da estrada a...
Mundo, Guantanamo'daki H.S.D.K. tatbikini düşünüyordum.
Mundo, estava a pensar naquele exercício SERE, em Guantánamo.
H.S.D.K.
SERE?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]