Açıkcası tradutor Russo
5,764 parallel translation
Açıkcası, o çocuklarla yattım, ama öyle lüks yerler değildi.
Внесу ясность, мы занимались сексом с парнем из таможни, но не на таможне.
Açıkcası Jenna'nın Monte'nin tipi olduğunu düşünmüyorum.
Честно говоря, я даже подумать не могла, что Дженна - тип Монти.
Biraz şişirilmiş bir rakamdı açıkçası ama çok da değil.
Возможно, я преувеличил, но ненамного.
Açıkçası bu konuda konuşmak istemiyorum.
Я не очень хочу говорить об этом, если честно.
Yani tecrübe sahibi olman açıkçası çok iyi, onlarla dilediğini yapabilirsin.
- Так что это очень хорошо, что у тебя есть опыт в этом, можешь делать все с ними так, как знаешь.
Londra'ya gidip kayıtları kontrol ettim ve açıkçası benim büyük, büyük, büyük, sanırım bir büyük daha var yani altı ya da yedi büyük herhalde.
Я съездил в Лондон и проверил записи, И, по всей видимости, я... Пра -, пра -, пра -, думаю..
- Açıkçası öyleymiş, evet.
- Видимо, блять, не знаю.
- Açıkçası öyle, evet.
- Видимо, блять, не знаю, да.
Açıkçası, buna benzer bir salgını hiç görmemiştim.
Никогда не видел подобной чумы.
- Açıkçası ne gördüğümüzü bilmiyoruz.
- Правда в том, что мы не знаем, что видели.
Açıkçası o aleti çalmak istiyormuş.
Она явно пытается украсть эту флешку назад
Açıkçası şu an her şey birbirine girmiş durumda.
Но если честно – всё стало слишком сложно.
Açıkçası ikisinden de biraz var.
Если честно – и то, и другое.
Açıkçası bence bu iyi oldu. Çünkü Danielle ne kadar iyi olursa olsun benim kadar iyi olmadığı kesin.
Если честно, думаю, это к лучшему, ведь как бы ни была хороша Даниэлла, уверена, я на порядок лучше.
Açıkçası bunu düşünecek vaktim bile olmadı.
Честно говоря, у меня не было времени, чтобы понять это.
Gerçi açıkçası ben de bu sabah öğrendim.
Хотя, сказать правду... Я сам только с утра узнал.
Ve açıkçası...
И, честно говоря...
Açıkçası, bu onun hoşuna giderdi.
- Именно этого ему бы и хотелось.
"Açıkçası bu şekilde yazılmış... bu iki adrese kim bakarsa baksın... aynı kişi tarafından yazıldığını düşünürler... bu zarfı yazan kişiyle.... kadavra notunu yazanın aynı olduğunu."
"Все, кто сравнит эти два адреса, сразу догадаются, что их и записку со словом" тело " написал один и тот же человек."
Açıkçası buraya senin için endişelendiğimizden gelmiştik Joe. Ama bu şekerler bana bomba gibi olduğunu söylüyor.
Я должен быть честным, Джо, мы пришли сюда, потому-что беспокоились о тебе, но эти ириски говорят о том, что у тебя все отлично.
Açıkçası.
- Честно.
'Neyse, yıkıldım açıkçası.
Если честно, я разбита.
- Hatırlamıyorum açıkçası.
- Если честно, я даже не помню.
Çünkü açıkçası...
Потому что, сами понимаете...
Açıkçası burada ne aradığımı bile bilmiyorum aslında.
Я даже не знаю, зачем сюда пришел.
Açıkçası Joe'yla beraber olduğun için çok mutluyum.
Честно, я рад, что ты с Джо.
- Açıkçası leydim, tereddütleri var.
- Надеюсь, она рада. - Честно говоря, миледи, она сомневается.
Açıkçası bayım, üzgünsünüz.
Сэр, очевидно, вы расстроены.
Açıkçası, bu küçük operasyonu devam etmesini sağlayan tek kişi olduğumu düşünüyorum. Biraz önce hayatını kurtardım, öyle değil mi?
Честно говоря, думаю, я единственный, кто держит эту маленькую операцию на плаву.
İyi bir çocuğa benziyorsun ve açıkçası pek de vaktin yok. Öyleyse neden gümbürtüyle ölmüyoruz?
Ты ведь отличный малый, и честно говоря у тебя нет времени, поэтому может объединим наши силы?
Açıkçası, siz ikinizin çok ortak noktası var. Eminim ki Zed bu büyük gezintiyi bitirmek için mutlu olacak.
так, ну чтож, у вас обоих много общего я уверена " ед с удовольствием продолжит вас знакомить с местными достопримечательност € ми
İsteseydim, ölümden sonra yaşam deneyimlerini araştırması için binlerce bilim adamını kiralayabilirdim. Fakat bu soruya cevap vermenin en iyi yolun bu olduğunu sanmıyorum. - Yani, açıkçası, o kadar zamanım yok.
≈ сли б € хотел, € мог нан € ть тыс € чи ученых чтобы изучать жизнь после смерти но € не думаю, что получил бы ответ и, честно говор €, у мен € нет столько времени
Ayrıca açıkçası, tongaya getirilmekten hiç hoşlanmam.
И по-правде говоря, мне не нравится, когда меня припирают к стенке.
- Açıkçası, onu suçlamıyorum.
- И честно сказать, я ее не виню.
Açıkçası, bunu duymamana şaşırdım.
Признаться, я удивлён что вы ничего об этом не слышали.
Açıkçası, baş parmaklarınızın yerinde kalması bir mucize olmuş.
Чудо, что вам не отсекли большие пальцы.
Açıkçası, bütün bunların bu kadar basit olmasına şaşırdım.
Честно говоря, даже удивительно, насколько все просто.
Açıkçası, kupayı ortaya çıkaran bendim, bu yüzden beni koruduğun için sana teşekkür etmek istedim.
Разумеется, это я достала кружку и хочу сказать спасибо, что меня прикрыл.
- Açıkçası, ayrıldık, ve o... bir anlık zayıflıktı.
- Мы, конечно, расстались, но это была... минута слабости.
Açıkçası pek dikkat etmedim.
Я не обратил внимания.
Açıkçası Tom... Artık mülkün tüm sorumluluğunu senle beraber üstlenmeliyiz.
Что означает, Том, теперь мы с тобой несем полную ответственность за поместье.
Reggie'nin var olduğuna açıkçası ikna bile olmuş değilim.
Я даже не совсем уверен, что этот Реджи существует.
Açıkçası Henry, tahmin ettiğimden daha hızlı ilerliyor bu.
Если честно, Генри, события развиваются куда быстрее, чем я себе представляла.
Açıkçası anne... Hükümetin ne düşündüğümüzle ilgilendiği yok.
Правда в том, мама, что чиновников больше не интересует наше мнение.
Yanılmışım açıkçası.
Очевидно, я была неправа.
Bu kadar şüpheci olduğum için üzgünüm ama açıkçası, cenaze töreninden beri, Odelle Ballard, tüm dünyada pek çok insan,
Извини, за мое недоворие, но честно говоря, эти похороны, и многие люди говорили, что Аделль Баллард мертва
Açıkçası beni vurmadığına şaşırdım.
Если честно, я удивлён, что нет.
Açıkçası Viktorya Dönemi'ndeki atalarımızın uğraştığından daha beter bir karmaşayla karşı karşıyayız.
Очевидно, это куда более опасное сочетание, чем всё, с чем приходилось иметь дело нашим викторианским предшественникам.
Açıkçası burası ilk yerimiz değil. Şu an beşinci oldu. Ama ne derler ; nerede yaşarsan yuvan orasıdır.
Это не первый, конечно, у нас уже пять таких, но, вы же понимаете, мы живём этим, так что для нас важно, чтобы всё было уютно.
Açıkçası şu anda bana tavsiye verecek durumda değilsin.
- Знаешь что, не тебе меня жизни учить.
Açıkçası ne düşündük hiç bilmiyorum.
Честно, я не знаю о чем мы думали.