Açıklayayım tradutor Russo
834 parallel translation
Bir kafeye gidelim de sana her şeyi açıklayayım.
Идем в кафе, и я все объясню.
İzin verin açıklayayım.
Если б Вы только позволили объяснить.
Tamam, senin gibi bir budalaya açıklayayım... tüm malları alıp doğru kuzeye gideceğiz ve ihtiyarı bırakacağız.
Ладно, для таких олухов как ты : возьмем его вещи и прямиком на север, а старый осел останется с носом.
- Pekala, açıklayayım.
Да, конечно.
Peder, izin verin açıklayayım.
Отец, я хотела объяснить это ему.
İzin ver de ben açıklayayım.
Позволь, я ей все объясню.
İlk olarak sizi tekrardan niye aramadı onu açıklayayım.
Может мне лучше сперва объяснить вам, почему она вам не перезвонила?
İzin verin açıklayayım.
Разрешите мне объяснять.
- İzin ver açıklayayım...
- Позвольте мне объяснять...
- Pekala, bunu açıklayayım.
- Скажем так.
- George, bırak açıklayayım.
- Джордж, позволь мне объяснить.
Bırak açıklayayım!
Дай только все объяснить...
Oh. Pekala, bende bu fırsatdan istifade birşeyler açıklayayım, Bayan...
Что ж, воспользуюсь случаем, чтобы кое-что объяснить вам, мисс...
Kendini aptal yerine koymadan önce, sana bazı şeyleri daha iyi açıklayayım.
Прежде чем выставишь себя дураком, кое-что тебе объясню.
Şöyle açıklayayım :
Я объясню это так :
- Ben açıklayayım, Bayan Halbestadt.
- Ничего страшного, г-жа Хальбештадт.
Ben Franklin Roosevelt'in çok büyük bir adam olduğunu düşünen cumhuriyete kalpten bağlı bir adamdım. Açıklayayım, Curtiss.
Раз уж так, Кёртис, поясняю :
Delirdin mi? İzin ver de açıklayayım.
Мне понадобится твой револьвер... завтра.
Sana bir şeyi açıklayayım.
Кончетта - коренная сицилийка. Она никогда не выезжала с острова.
- Sana şöyle açıklayayım.
- Бен, это совсем просто.
Açıklayayım sana.
- Просто это может все объяснить.
Sizi uyarmama izin ver, bırak açıklayayım...
Позвольте мне предостеречь вас, объяснить вам.
- Evet, size açıklayayım.
- Старик? - Да.
Açıklayayım, küçük bayan. Altı kredi.
Давайте посчитаем, милая дама.
Açıklayayım, kız bu yeri inşa edenlerin bilgisini anlatmak istiyor.
Это объяснимо, капитан, она говорит о записанном хранилище знаний основателей этого места.
Bırak da açıklayayım.
Сейчас объясню.
Brian, sana basit bir gerçeği açıklayayım...
Брайан, я скажу тебе одну вещь.
Teşekkür ederim. İzin verin, açıklayayım. Onun bu işte bir suçu yok.
Мне бы хотелось узнать одну маленькую деталь.
- Ben açıklayayım.
Что вы имеете в виду?
Buraya gel Bruno. Sana çekeceğimiz sahneyi açıklayayım.
Пойдём, Бруно, я объясню тебе сцену.
İzin verin açıklayayım...
Позвольте мне объяснить!
Gelin benimle, durumu açıklayayım.
Прошу, давайте спустимся, и я Вам расскажу.
- Bırak açıklayayım.
- Я сейчас все объясню.
Dersimi bir örnekle açıklayayım.
Повернись, я покажу тебе наглядный пример.
Size kıyafetimi açıklayayım beyler, bu çok eski bir Fransız geleneğidir.
Господа, я все объясню. Это старая французская традиция.
- Açıklayayım.
- Позволь мне объяснить.
Sana açıklayayım.
Я согласен с тобой.
Önce açıklayayım. Sonra alay et. Ama ondan evvel giderim.
Сначала выслушай, иронизировать будешь, когда я уйду.
Peki, şöyle açıklayayım...
Ну, к примеру...
Sana bir seyi açıklayayım.
Позвольте кое-что объяснить.
İzin verin de açıklayayım.
Позвольте разъяснить вам.
Açıklayayım.
Я объясню.
Niye olduğunu açıklayayım ;
Этот человек - предатель, и он должен быть наказан по законам Рейха военного времени.
Bari ben açıklayayım.
Ну, я бы хотел объяснить.Видите ли, мы только что переехали...
Açıklayayım...
Сейчас я тебе объясню.
- Benim fikrimi açıklayayım mı? - Evet.
- Сказать тебе?
Açıklayayım size.
Я объясню.
Size durumu açıklayayım!
Надо же, какие они раздражительные!
Bırak da açıklayayım.
Я тебе объясню.
- Bırak da açıklayayım.
Дай я объясню.
Hayır, izin ver açıklayayım.
Я объясню.