English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ B ] / Bağışlayın efendim

Bağışlayın efendim tradutor Russo

84 parallel translation
Bağışlayın efendim ama uğruna savaştığım toprak, kendim için değildi.
Простите, но земля, за которую я боролся, предназначалась не мне.
Bağışlayın efendim.
Прошу прощения, сэр.
Bu şekilde geldiğimiz için bağışlayın efendim. Gerçekten özür dileriz.
Простите, что мы звоним так несвоевременно в ваше жилище, мадам графиня...
Bu miktarla, uzayın ancak yüzde üçünü izleyebiliyoruz. Ve bağışlayın efendim, ama uzay çok büyük.
В связи с чем мы способны обозревать лишь около трёх процентов неба.
Bağışlayın efendim. Önemli değil, Bernardo.
Инoгдa кaжeтcя, чтo бecкoнeчнo.
Açık konuşmamı bağışlayın efendim. Ama üstlerine kusmak istiyorum.
Простите за грубость, сэр, но меня от этих вонючих педиков просто выворачивает.
Onu bağışlayın efendim,
Смилуйся на ним, Господь.
Bizi bağışlayın efendim.
Это ошибка, месье.
Beni bağışlayın efendim.
Прости, господин.
Bağışlayın efendim, misafirlerim var.
Извините меня, господин, у меня гости.
Bağışlayın efendim, ama askeri operasyona devam etmek durumu daha da kötüleştirir.
Но, при всем уважении к вам, сэр дальнейшие военные действия только усугубят дело.
Bunu söylediğim için bağışlayın efendim, ama neden onları hâlâ kapatmadığımızı anlamıyorum.
Простите, сэр, но я не понимаю, почему мы их не задерживаем.
Bağışlayın efendim.
Простите меня, сир.
- Bağışlayın efendim.
Прошу прощения, господин.
Bağışlayın efendim ama evli bir kadına miras kalması pek alışıldık bir durum değil.
Я прошу меня извинить, Но несколько необычно, когда всё наследство оставляют замужней женщине.
Bağışlayın efendim, haddime düşmez.
Простите сэр, не смею я.
- Bağışlayın efendim!
- Прошу прощения, милорд!
Bağışlayın efendim.
Просите, милорд.
Bağışlayın efendim ama sizi bulmak için çok uzun bir yoldan geldim.
Простите меня, Сир, но я проделала длинный путь в поисках вас.
Beni bağışlayın efendim ama kimse sizi olanlardan dolayı suçlamıyor.
Простите меня, сэр, но никто не винит вас за то, что случилось.
Bağışlayın efendim ama iyi kılıçlar olmadan nasıl başarılı oluruz?
Прости, командир, но как мы одолеем врага без добрых мечей?
Efendim, canımı bağışlayın efendim.
Сэр! Пожалейте меня, сэр!
- Beni bağışlayın efendim...
– Миледи, простите меня...
- Bağışlayın efendim.
О, простите меня, сэр.
Bağışlayın efendim.
Извините пожалуйста, сэр.
Eşlik edemediğim için bağışlayın efendim ama adamlarım kendilerinden bekleneni bilir.
Сожалею, что не смогу сопровождать вас, сир. Но мои люди знают, что от них требуется.
Bağışlayın ama efendim, o Bolşevik hanımla tanıştığınızdan beri... sizde bariz değişiklikler gördüm efendim.
Извините, мсье, но после знакомства с этой большевичкой... вы очень изменились.
Efendim! Beni bağışlayın.
Господин, простите меня!
Şu var ki, yaptığımız şey, bağışlayın ama efendim düşmanla işbirliği olarak yorumlanabilir.
То, что мы делаем, можно рассматривать, как, простите меня, сэр, сотрудничество с врагом.
Efendim, cüretimi bağışlayın.
Сир, простите мне мою смелость.
Beni bağışlayın, efendim. Ama bu kadar fazla miktarda basarsak, bu kaçınılmaz bir şey.
Но это неизбежно если мы продолжим печатать их с нынешней скоростью.
Bağışlayın beni efendim. Kararımı değiştirip tüm topraklarımı kiliseye bırakıyorum.
Простите меня, сир, я изменю свою волю и оставлю земли церкви.
- Sorduğum için bağışlayın, efendim, ama merakıma engel olamadım.
Извините, что спрашиваю, сэр. Но мне интересно.
Bağışlayın, efendim!
- Простите, мой господин.
Bağışlayın beni, efendim!
Простите меня, сир.
Küstahlığımı bağışlayın, efendim, fakat daha önce tanışmadığımıza rağmen, sizi her zaman bir baba olarak gördüm.
Простите мою смелость, сэр. Несмотря на то, что мы раньше никогда не встречались, я всегда считал вас своим отцом...
Beni bağışlayın ama efendim...
Прошу прощения, сэр, но...
Bağışlayın, efendim.
Прошу меня извинить.
Efendim, hançerini bu sevimli çalılığa saplayacak. Bağışlayın.
Господин, не желаете ли окунуть свой жезл в мои густые заросли?
Lütfen bağışlayın bizi efendim. Hey siz!
Э-эй!
Efendim, lütfen canımı bağışlayın!
Прощy, пощадите...
- Babamı bağışlayın lütfen Efendim.
Пожалуйста, освободите моего отца, сир.
Bağışlayın, efendim.
Простите меня, сэр.
Bağışlayın beni, Efendim.
Сэр.
Bağışlayın, hiçbir şey efendim. Ben sadece...
- Простите, не хотел тревожить, но...
Efendim lütfen onu bağışlayın.
Сэр, пожалуйста, пожалейте его.
Bağışlayın, Efendim.
Для меня большая честь, Ваша Милость...
Bağışlayın, efendim. Gereksiz yere konuşuyorum.
Простите меня сэр, я ушел от темы разговора.
- Efendim bağışlayın beni.
- Сэр, простите меня, отпустите меня.
Bağışlayın, efendim.
Прошу прощения, господин.
Bağışlayın beni efendim ama bütün adanın ortadan kaldırılması haddinden oldukça fazla görünüyor.
Прошу простить, сэр, но полное уничтожение целого острова кажется мне чрезмерным.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]