Better tradutor Russo
231 parallel translation
Bir adamı suçluyorsun ve emin değilsin.
- You'd better go. - Right row you've made!
"I'm Taking Mom to the Junior Prom Beause She's a Better Twister Than my Sister."
"Приглашаю свою мать с молодыми танцевать. Она твиста мастерица лучше, чем моя сестрица".
Bir düşünsen iyi olur
You better think
En iyisi
You had better
Biraz ağırolistersen Çünkü burası iyice ısındı
Better take it easy'Cause this place is hot
Biz galaksinin anneleriyiz Bizi görünce kaçsanız iyi olur...
* We're mothers of the galaxy You better scatter when you see
Sözlerine dikkat etsen iyi olur...
* So you better watch your lip
Dikkatli olsanız iyi olur!
* So you'd better watch out!
It is better tie him, Ona telefon edeyim de kimin geleceğini bilsin.
Я позвоню ему и предупрежу.
I have better things to do tonight than kill.
На сегодняшний вечер у меня есть занятие поинтереснее, чем убийство.
I hope I'll sleep better tonight
Я буду спать спокойно.
Ben ondan daha iyi yalan söylüyorum, değil mi?
I lie better than that, right?
Bu daha iyi.
That's better.
Tanrı biliyor ya, geleceğe göre üstünlüğümüz daha fazlayken yapmalıyız diyordu.
И ей-Богу, мы лучше сделаем это, когда у нас есть большее превосходство... And by God, we better do it when we have greater superiority чем то которым мы будем располагать в будующем. ... than we will have in the future.
Sanırım başka bir zaman yanıt versem iyi olur.
И я думаю, что я лучше отвечу при другом случае. And I think I'd better respond on another occasion.
BRIDGET JONES : MANTIĞIN SINIRI
# [Carly Simon] Nobody does it better
# When he tells me I better get in line #
"Рон Бургунди занял второе место в соревновании по еде сосисок"
Bu önemli olsa iyi olur.
This better be important.
- İyileştiğine sevindim.
- I'm really glad you're feeling better.
Oo Ike, seninle biraz yalnız kalmak ihtiyacım vardı. I like dada better. Aşk mektubunu aldım, sana karşılık yazdım.
ќу, јйк, я просто хотела провести секундочку наедине с тобой я написала тебе любовное письмо, и одно старое ќу, всего один поцелуй в тишине от класса.
Tanrı'ya ruhunuzu alması için dua etseniz iyi olur
Repent all you sinners,'cause your life is at stake, you better pray the Lord, for your soul to take.
tövbe edin günahkarlar çünkü hayatınız bir ipliğe bağlı
Heathens be warned, you better listen to me, or it's fire and brimstone, for eternity.
Tamam, dinle bakalım Eğer sen yaşlıysan ve bu genç tabanca soğuksa bana ne On yıl sonra bakalım, yaşlıdan daha iyi bir şey olacağım yeminle
Лондонская grime-сцена лишь один из примеров ] ладно, слушай man, I couldn't give a shit if you're older this young'n's bin colder give it ten years then I'm going to be known as a better than older I swear
Bunu yapmak için yeterince soğuğum, pek çok yaşlıdan daha iyiyim ve soğuğum
To do this I'm colder better than most out older
O, bilinçlerin aynı ortamda uyuşması. Ama tam olarak ne gördüğünü bilemem.
Это было лишь взаимопроникновение сознаний. { Someone think of a better replacement } что ты тогда увидел.
Öğleden sonra benim için de uygun olur.
L-l-later in the day works better for me, too. Well, thank you very much.
Onun, biraz tombul olduğunu bilmek sizi rahatlatır mı?
Would you feel any better knowing that, uh, she's kinda chubby?
Tanıdığım insanları düşünüyordum.. Hayatıma giren ve yaşamımı eskisinden daha iyi hale getiren.. Senin gibi insanlar.
I've just been doing some thinking about the people I know, the ones who've walked into my life and made it better than it was before...
İşlerim daha iyi olamazdı.
My business couldn't be better.
Daha iyi olabilirdi. Peki gidip köpekleri bağla.
Could be better.Right, go stick this on the dogs.
Artık hazır olsanız iyi olur
¶ Better get ready now ¶
Artık hazır olsanız iyi olur Bunu yıkacağız
¶ Better get ready now ¶ ¶ We gonna tear it down ¶
Birlikte şarkı söylemekten Daha iyisi yok
¶ There's nothin'better Than singin'along ¶
# Mama tried to teach me better But her pleading I denied # That leaves only me to blame cos Mama tried... #
# Мама пыталась преподавать мне лучше Но ее мольбы я отрицал # это оставляет только меня виноватым, Потому, что мама пыталась... #
Daha iyi bir açıklaması olan varsa duymak isterim.
If someone has a better explanation, Я хотел бы услышать.
Şimdi veda etmem benim için daha iyi olacaktır.
It would be better for me if I said goodbye now.
Daha iyisini bulana kadar Ben kazağımı örerken Sen de mektubunu yazarsın
and I'll knit a sweater while you write a letter unless we got better to do-hoo
- Daha iyi bir fikrin var mı?
Do you have a better idea?
Lance Hastings'den daha iyi bir başlangıç olabilir mi?
And what better place to start than Lance Hastings?
Alttaki kapıyı kapatıp Mandy'i daha iyi görebilir miyiz acaba?
Can we close the downstage door to get better eyes on Mandy,
Bir yazar olacaksan daha iyi bir altmetin hakimiyetin olmalı.
If you're going to be a writer, you have to have a better grasp of subtext.
- Daha iyisini yapabilirim.
- No, i can do better.
Birbirimizi ne kadar az tanırsak, o kadar iyi.
The less we know about each other, the better.
İyi bir nedenin vardır umarım.
There better be a good reason.
Byron iyi olanı yapmış.
Mm. Byron had it better.
Seri cinayetlerden daha iyi tanıtım şansı olur mu?
What better way to get publicity than a series of murders?
Kendini toparlasan iyi olur çünkü kasamızda kalan bayağı bir şey var.
Well, you better get your second wind, because we still have a lot left in our coffers.
Bana mı öyle geliyor yoksa bu les Paul'ün 800bin dolar olduğunu bilmek sesini güzelleştiriyor mu?
Is it just me, or does knowing this les Paul cost 800 grand actually make it sound better?
Kendini özel ve güzel hissetmeni sağlayan, bütün özelliklerini 48 saatlik, anlamsız seks için feda etmek...
Giving up something real and wholesome, that makes you feel like a better person, 48 часов жаркого секса
I have got better things to do
Лили Томлин
Böylece onu nasıl iyileştirebileceğimizi anlarız.
Then we can figure out how to help her get better.