English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ K ] / Kızarmış

Kızarmış tradutor Russo

1,516 parallel translation
- Kızarmış sosis beşliği.
- Дай горячую пять!
Ama şu kızarmış tavuk olsam çok kızardım.
Я бы расстроилась на месте той жареной курицы. Это фото ее так полнит.
Burnunda limon kokusu kızarmış Hindistan cevizi gibi utangaçlık.
Определенно цитрусовый, с нотами жареного кокоса.
O benim tereyağlı kızarmış yumurtamdan damladı, canım.
Это накапало с моего яичного бутерброда, милая.
İngiliz kahvaltısı, kızarmış ekmek ve kahve lütfen.
- Английский завтрак и кофе.
Bir peynirli hamburger ve kızarmış patates...
ОДИН ЧИЗБУРГЕР И КАРТОШКУ...
Çünkü biraz yüzün kızarmış.
А то ты немного порозовел.
- Kızarmış ekmek isteyen var mı?
Кто-нибудь хочет тосты?
- Efendim? - Bana gülmeyi kes, kızarmış avokado.
- Перестань смеяться надо мной, авокадо жареный.
Daha çok kızarmış soğan halkalarını ve mağazadan aldığımız 12 kutu kafeinli kolayı devirip oda arkadaşlarımla beraber, Zelda III'ü kırar ve Prenses'in her seferinde komik şeyler söylemesini sağlardık.
Нет, мы больше занимались поглощением чипсов и колы, пока мы с соседями по комнате взламывали "Зельда-3". Так, чтобы принцесса произносила смешные фразы, взятые из известных старых фильмов.
Harry Clearwater'ın ev yapımı kızarmış balık krakerleri.
Жаренная рыба по рецепту Гарри Клируотера.
hindistancevizi, kızarmış hamur.
Кокосовые, хворост.
Kızarmış güvercin,
Коктейль "Горящий птенец"
Kızarmış peynir istiyorum.
Я хочу сендвич с поджаренным сыром.
Tamam, bana mı öyle geliyor, yoksa burası kızarmış pofuduk gibi mi kokuyor?
Ладно, это только у меня так, или пахнет поджаренным Пушистиком?
Kızarmış bir karaciğer onu nasıl öfke nöbetine sokabilir?
Отказ печени вызвал приступ гнева? !
Nöbet esnasında beyin hafıza oluşturamayacak kadar kızarmış durumdadır.
Во время приступа мозг слишком замкнут, чтобы сформировать воспоминание.
Biz neye benziyoruz evlat, kızarmış sardalye mı?
Как это один? А мы кто? Пробки?
Bunlar kızarmış.
Это жареное!
Kızarmış patates.
Картошки-фри.
Nat, bana bir milk-shake ve ekstra kızarmış patates kızartması ver.
Нэт, дай мне коктейль и французский картофель фри с экстра сыром.
İhtiyacınız olan şey taze fikirler. Vincent tarafından hepimiz için günde iki öğün sağlanan kızarmış ekmekler gibi.
Вам нужны идеи, свежие, как горячий хлеб, который, кстати,
- Kızarmış kek bedava mı?
- Жареные клёцки бесплатно?
Hamburger, kızarmış patates ve soğan halkaları istiyorum o zaman.
Лады, гамбургеры, картошка и луковые кольца.
Hamburger, patates, kızarmış soğan halkaları.
Гамбургеры, картошка и луковые кольца.
O yediğin kızarmış yiyecekler seni öldürecek biliyorsun.
Знаешь, эта жареная херня тебя убьет.
Ne yazık ki bugün köfte günü ama yanında biraz kızarmış patates almayı başardım.
В столовке только мясные сэндвичи, но я выбила тебя немного картошки.
İçinden ekmek fırlayıp duruyor ve sen ona kızarmış ekmek diyorsun.
Из него выскакивает сырой хлеб, однако ты упрямо называешь это тостом.
Kızarmış ekmek mi yaptın?
Французский тост?
Kendimi bildim bileli favori yiyeceklerim hamburger ve kızarmış patates oldu..
Шлоссер : Моим любимым блюдом до сих пор остается гамбургер с картошкой-фри.
Çikolata, yeşil çay ve reçel var, Hill çok güzel kızarmış ekmek yapar.
Есть шоколад и зеленый чай и мармелад, для которого Хилл делает исключительные тосты.
Evet, limonata ve tavuk ve kızarmış patates gibi her şeye!
Да, все, например, лимонад, курица и печеный картофель! Тише.
Sanırım fırında kızarmış insan değildir. Bu ne demek oluyor, beyefendi?
Не жареных людей, я надеюсь.
Ama bu gece kızarmış balık gecesi. Yemek konusunda sızlanmıyorum.
Но это же гриль, тут не надо думать.
Ve eğer güzel oynamazsa akşam yemeği için kızarmış kurbağa bacağı var.
А если это не сработает, сегодня на ужин будут жареные лягушачьи лапки!
Yanlışlıkla restorana çıkarsak, boğazımıza kadar kızarmış tavuğa batarız.
Если попадем в ресторан, окажемся по колено в жареных цыплятах.
Gözlerin kızarmış.
Глаза красные.
Akşam yemeğinde 6 biftek, 6 elma dilim patates, 6-7 kutu kızarmış patates. Soslarıyla tabi. Carmen.
На обед - три отбивные, три килограмма картошки, другую хрень.
Kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeğinde pilav, kızarmış tavuk ve pizza yemen gibi.
Например, то что ты не отказываешься есть рис, жареную курицу и тортилью на завтрак, обед и ужин.
- Geleneksel Creole tavuğu tatlı pilav, şekerde kızarmış muz. Peki.
бананы, цыпленок по-креольски, рис.
Bazen de kızarmış bir yengeç kılığında dedikoducu bir cadalozun kasesine gizlenirim.
Печеным яблоком к куме в стакан Я заберусь, а чуть пригубит пива,
Kıçlar kızarmış ekmeklerin yanında mı?
Да, а сухарей в твоем ассортименте не будет?
Yüzün kızarmış.
Щеки твои румянцем сегодня горят.
Kızarmış mı, benzi mi atmış?
Она бледная или красная?
- ve ballı kızarmış ekmek.
И тосты с медом.
Amerika'dan arıyorum seni kızarmış sürtük!
Я звоню из Америки, сучья мелюзга! Это очень важно.
Bir keresinde bana kızarmış peynirli sandviç getirmiştin.
Ты однажды принес мне сэндвич с сыром.
Sadece kızarmış tavuk ve sebze işte.
Да просто... жареная курица с овощами и... макаронами.
Futbol oynamayı bilgisayarda oyun oynamayı güzel kızlarla takılmayı Karayipler'de tatil yapmayı kızarmış patatesi, Zouk ve Dancehall müzik dinlemeyi MTV izlemeyi ailem ve kardeşimle vakit geçirmeyi tüm gece arkadaşlarımla birlikte takılmayı köle ticaretinin yapıldığı diziler seyretmeyi mahallemi, İç Güvenlikle ilgili dizileri izlemeyi restoranda yemek yemeyi ve çılgınca şeyler yapmayı severim.
Я люблю играть в футбол. Люблю играть на компьютере. Люблю гулять с клёвыми девчонками.
Tıpkı kızarmış bir mürekkep balığı gibi ama boş konuşan cinsinden.
Она глупая, как моллюск, а эта роль не такая и простая.
Gözleri şeytanın siki kadar kızarmış üç öğrenciyi buradan geçerken gördüm. Tahmin et, ne oldu?
И что же я вижу?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]