Yapıyoruz tradutor Russo
8,655 parallel translation
- Peki şimdi ne yapıyoruz?
Так, а теперь что делаем?
Madem yapıyoruz, layığıyla yapalım dedim.
Если мы хотим сделать это, то сделаем как надо.
Biz zina yapıyoruz da.
У нас роман.
Hâlâ bilgi topluyoruz. Diğer ülkelerle işbirliği yapıyoruz.
Мы пока собираем информацию совместно с другими странами.
Onlara ulaşmanın tek yolu oraya gidip sınır muhafızlarına bağırmak ki onu da yapıyoruz, ama pek hızlı olmayacak.
Достучаться до них можно, только если подъехать туда и закричать что-то охранникам. Мы это делаем, но это слишком долго.
Yaşamak için tehlikeli bir şey yapıyoruz.
Опасным делом мы на жизнь зарабатываем.
Birlikte yapıyoruz.
Мы делаем.
Şimdi ne yapıyoruz, kardeşim?
Что теперь, братишка?
Bunu nezaketen yapıyoruz, tabii ki de.
Мы это делали из уважения, само собой.
- Ne yapıyoruz?
А что мы делаем?
Ama kendimizi evde hissetmek için elimizden geleni yapıyoruz.
Ќо мы делаем всЄ, что можем, чтобы чувствовать себ € как дома.
Kutlama yapıyoruz, Lou.
Сегодня мы празднуем, Лу.
- Bunu Jeanie için yapıyoruz.
- Это ради Джини.
Hanımefendi, dediğim gibi elimizden gelen her şeyi yapıyoruz.
Мэм, я же вам сказал, мы делаем всё, что можем.
Elimizden geleni yapıyoruz.
Мы делаем всё, что можем.
Barbarlar kapımıza dayanmışken biz bütçe kesintisi yapıyoruz.
Они сокращают бюджеты, а варвары у ворот.
Ve şimdi buradayız kardeşimle koşuyoruz, yürüyoruz her çeşit kardiyoyu yapıyoruz.
И вот я здесь, со своим братом - бегаю, плаваю, делаю разные кардиоупражнения.
İş yapıyoruz sanıyordum.
- Отвали.
İş yapıyoruz sanıyordum.
Думаю, все на мази.
Senin resmini yapıyoruz anneannesi.
Мы будем рисовать тебе картину, бабушка.
Gözlerin içini böyle yapıyoruz... çünkü gözler buralarda parlıyor.
Вот так мы рисуем глаза... Потому что в глазах, можно поймать отражение.
Ş imdi de yüz detaylarını yapıyoruz.
Теперь начнем рисовать лицо.
Ne yapıyoruz Yüzbaşı?
А дальше что, Кэп?
- Biz ne yapıyoruz? Ödevim bu Brendan.
Мы тоже.
Evet, bahis yapıyoruz biz.
Ну да, мы все.. делали ставки.
Bu sohbetin Afgan versiyonunu mu yapıyoruz çünkü New York'ta olsak beş dakika önce sadede gelmiştik.
У нас афганская версия этого разговора, хотя в Нью-Йорке мы бы перешли к сути пять минут назад.
Öldün! Elimizden geleni yapıyoruz, Ben!
Мы стараемся, как можем.
Biraz alışveriş yapıyoruz.
Покупки делали. То да се.
O zaman... partiyi yapıyoruz.
Значит, устроим вечеринку?
Evet, yapıyoruz.
Да, устроим вечеринку.
İşimizi yapıyoruz sen ne yaptığımızı sanıyorsun?
Теракт замышляем, что же ещё?
Bu, Bay Okuyama. Bu da, Bay Murakawa. İkisiyle de iş yapıyoruz :
Это мистер Окияма и мистер Муракава, мои деловые партнёры.
İşten daha fazlasını yapıyoruz.
Мы не только работаем.
- Ne yapıyoruz?
- Что мы делаем?
Yani ikimiz de burada boktan şeyler yapıyoruz, değil mi?
Мы с тобой оба в этом дерьме.
Biz konum belirleme işini yapıyoruz. Hava Kuvvetleri'ndeki arkadaşım Tasha cehennem ateşini yağdırır. Şu an yayında.
Мы пеленгуем координаты устройства, и моя подруга Таша из ВВС пускает ракету.
Şu anda zaten kolay yoldan yapıyoruz.
Вообще-то только что было по-хорошему.
- Ne yapıyoruz?
— Что мы делаем?
Antrenman yapıyoruz.
Мы тренируемся.
Bir şey mi yapıyoruz?
Мы что-то затеваем?
Bu şehri korumak için üzerimize düşeni yapıyoruz gölgelerin içinden.
Мы всегда защищали этот город оставаясь в тени.
Seks yapıyoruz.
Мы с ней занимаемся сексом.
Neden yayın yapıyoruz?
Почему от нас идет сигнал?
Ne yapıyoruz?
Что мы делаем?
Evet, şimdi ne yapıyoruz?
Вышла на минутку поговорить с ландшафтным дизайнером, и встреча превратилась в балаган?
Kılıç savaşı yapıyoruz.
Это было так давно.
Süper elemanım Sülük gibi yapışıyoruz birbirimize
Моя суперкоманда Держитесь вместе как склеенные
Hayır, hızlı bir giriş çıkış yapıyoruz.
Мы так, проездом.
- Burada ne yapıyoruz?
- Что мы тут делаем?
Evet, ben de öyle yapıyorum. Yani niye kutlamıyoruz hiç anlamış değilim.
Так я этим и занимаюсь, я не понимаю, почему тогда мы не празднуем?
Düzgün yap. Sürücü imzaları veya herhangi görsel bir kimliği saptayamıyoruz.
Мы не видим корабль и не можем определить источник сигнала.