405's перевод на турецкий
49 параллельный перевод
In Van Nuys there's stop and go traffic on the 405 southbound...
Van Nuys'ta da trafik yoğun 405 güney yolu tıkalı.
I mean, where exactly west of the 405 should we be staying away from?
Yani tam olarak 405'in batısının neresinde tam olarak güvende oluruz?
Bumper to bumper traffic already on the golden state freeway, Plus there's a sig-alert on the 405 southbound at crenshaw.
Golden State otoyolunda trafik çoktan sıkıştı, ayrıca Crenshaw'da 405 güney yönünde yoğunluk uyarısı var.
4-0-5. Suspect's coat was gray.
- 405, zanlının ceketinin rengi gri idi.
THEOPH ANES THE GREEK Summer-Winter-Spring-Summer 1 405-1 406
YUNAN THEOPHANES Yaz-Kış-Bahar-Yaz 1405-1406
What's the voltage Daslow stopped at? 405 volts.
- Daslow kaç voltta durmuştu?
Mr. Daslow, you participated 3 months ago in an experiment... inn which you applied electrical discharges up to 405 volts to someone.
Bay Daslow, 3 ay önce bir deneyde görev almış ve birine 405 volta kadar elektrik şoku göndermiştiniz.
If the advertisement wasn't published by a university but by an individual that would promise you several hundred dollars as a reward would you have still applied those 405V to Mr. Rivoli?
Bay Daslow, ilanı üniversite değil de yüzlerce dolar ödül vaat eden bir şahıs verseydi bu durumda da Bay Rivoli'ye 405 volta kadar şok gönderir miydiniz?
There's no suite 405.
405 numaralı oda yok.
Just another Monday in paradise. There's a fender bender on the 405, slowing things down...
Cennette bir başka Pazartesi 405. karayolundaki kaza, trafiği aksatıyor -
Like yesterday I was stuck in this humongous traffic jam on the 405 freeway
Aynı dün 405. otobandaki muazzam trafik sıkışıklığında mahsur kaldığım zamanki gibi.
As far as traffic is concerned, the SIG alert we had this morning, reported northbound on the 405 at Sunset, is still backing things up. - We'll have to wait while authorities...
Hava sıcaklığı ise merkezde yaklaşık 20 derece civarında sahil bölgesinde ise yaklaşık 23 derece civarında olacak.
- It's north of the 10, east of the 405.
- 10'un kuzeyi, 405'in doğusu.
So if you feel like skateboarding down the 405, she's wide open.
Bu yüzden, 405 numaralı otoyoldan kaymayı düşünüyorsanız... yol bomboş.
2 : 00am and there's traffic on the 405.
Saat sabahın 2'si ve 405'de trafik var. Oh!
- Will you take this to room 405, please? - Right away.
O sıralarda 11 yaşında falandın herhalde?
An a illicit exterior installation, uh,..... just below the Sawtelle-405 freeway overpass.
Aykırı bir dış görünüş tesisatı, uh,..... Sawtelle-405 yolunun hemen üstünden geçiyor.
Okay, but you know with traffic it's... it might - the 405
- Biraz erken... Tamam, ama biliyorsun trafik... 4 veya 5 olabilir
I know, it's crazy. I got to tell you, the traffic is a nightmare. The 405 is jammed.
Biliyorum, çok şaşırtıcı bir şey bu.Trafik tam bir kabus, 405 tıkandı.
They believed in many different gods and goddesses, but there was something else - something that in their culture was the equivalent of Egypt's fixation with order and precision,
Birçok farklı tanrıları oldu ama farklı bir durum vardı 405 00 : 36 : 12,767 - - 00 : 36 : 18,558 kültürlerinde Mısır'ın düzen ve standart anlayışıyla paralellik vardı,
Wait, she's getting in the 405.
Bekle, 405 yoluna giriyor.
- yeah, there's a traffic jam on the 405.
- Evet, 405'te trafik sıkışık. - Hanımefendi.
When?
405 no'lu yolda trafiğe takılmış.
He's stuck on the 405 right now, but he said we could wait...
Biraz beklememizi istedi ki... Hayır, beklemeyeceğiz Çavuş.
A silver Peugeot 405 is blocking the exit.
Gümüş renk bir Peugeot 405 çıkışı kapatıyor.
I pulled under the 405 overpass and I caught a few Z's.
405 Üstgeçidi'nde çevirme yaptım ve birazcık uyuyakaldım.
All eyes and hands will be stationed west of the 405.
Başkan akşam beşte Los Angeles havalimanına iniyor. Bütün ekstra göz ve eller 405'in batısına konuşlanmış olacak.
Also an accident is still blocking the 2 leR lanes on the M5 atthe Van Nuys exit... I ty to help provide an atmosphere as the women of the house.
Ayrıca 405'deki kaza, hala iki şeridi kapatmaya devam ediyor. M5 yönünden çıksanız iyi edersiniz. Evdeki kadın olarak ortama yardımcı olmaya çalışıyorum.
Ook at our freeways this morning trouble in the city area, southbound 405... disabled tractor trailer off to the right hand side...
Otoyolda bu sabah, şehir bölgesinde sorun var, 405 güney sınırında sağ şeritte çekici araç arızası...
It's 220 steps from the break room to room 405.
Hemşire odasından 405 numaralı oda, tam 220 adım.
The closest I've come to anything like that would be bumper-to-bumper on the 405 with Christian, who's in a bad mood'cause he's late for his massage.
Biz de bir keresinde son hızla giderken diğer arabaya çarpacaktık neredeyse çünkü Christian masajına yetişemediği için çok sinirliydi.
Like the 405 at rush hour. Ow.
Akşam trafiğinde takılmış gibi.
While I love My Ehemical Romance and I think we all kicked butt on that number, as our team leader and arbiter of all that is good, I...
967 00 : 40 : 05,405 - - 00 : 40 : 06,638 Ben My Chemical Romance'i severken ve bence tüm herkesi şutladıysak bu sırada, Takım kaptanı olarak Ve tüm hakemlerin en iyisdir, Ben... ben bunu söyleliyim
There's a room booked in the name of Josie.
405 numaralı oda Josie adına rezervasyonlu.
We could have the cops pick her up, tell them it's a Chapter 405.
Polisleri çağırıp onu yakalatırız ve onlara Kod 405'in yaşandığını söyleriz.
Finnair 405, you're clear for takeoff.
Finnair 405, kalkış yapabilirsiniz.
Someone just blew up a truck on the 405.
Birisi 405'te kamyon patlatmış.
She's down $ 405,000.
405.000 dolar borcu var.
That's the 405.
- 405 karşıda.
It's 405 East 87th Street.
405 Doğu 87. Sokak.
Uh, the 405's probably jammed.
Uh, 405 muhtemelen sıkışmış.
The 405 is always jammed- - it's L.A. You talk to her?
Onunla konuşmak 405 daima sıkıştı o LA nedir?
Be advised, just got word from headquarters there's a major pile-up on the 405.
Dikkat, merkezden 405. karayolunda yoğunluk olduğu haberini aldık.
Yes, sir. Several calls to Galveston, Texas. 405-5...
Evet efendim, Galveston-Teksas'a birkaç arama yapılmış. 405-5...
There are more helicopters outside my dad's house than when OJ took the white Bronco down the 405.
Babamın evinin etrafında O.J. Simpson olayındakinden daha fazla helikopter var.
The 405's a killer, even in a Bentley.
405 yolu tam bir felaket. Bentley'de bile.
Two weeks ago, my idea of danger was... rush hour on the 405.
İki hafta önce tehlike anlayışım mesai saati trafiğiydi.
Don't, 405 to the ocean's a dead zone.
Yapma. O taraf resmen ölü bölge.
Don't take the 405. Waze says it's packed.
405 i kullanma, kapalı gözüküyor.