A god перевод на турецкий
22,573 параллельный перевод
And he's a god.
Tam bir Tanrı gibi.
You are weak. Do you really think you can defeat a god?
Gerçekten bir ilahı yenebileceğini düşünüyor musun?
A god in an out-of-shape 50-year-old's body?
Formunu kaybetmiş, 50 yaşında bir bedende bulunan ilahı mı?
Yeah, powerful enough to tear through the fabric of magic itself--like, kill a god.
Büyünün dokusunu yırtabilecek, bir tanrıyı öldürebilecek kadar güçlü.
No one's spoken to a god in centuries.
Kimse asırlardır, bir tanrıyla konuşmadı.
We want to petition a god.
Bir tanrıdan talepte bulunmak istiyoruz
Um, a--a god?
Umm, bir tanrı?
You mean--you mean like "a god"?
Yani tanrı gibi bir tanrı?
You give it to the body of a god.
Tanrının vücudunda adağınızı sunacaksınız.
Signor Rinaldo is a god-fearing man.
Sinyor Rinaldo Tanrı'dan korkan bir adam.
Is this the work of a god-fearing man?
Tanrı'dan korkan adam bunu yapar mı?
You have a God complex, huh?
- Şakaydı. Özür dilerim.
We need the power of a god.
Bir tanrının gücüne ihtiyacımız var.
Fillory's magic belongs to no one, not even a god.
Fillory büyüsü kimseye ait değildir, bir tanrıya bile.
Thank God she was on a school trip.
Neyse ki okul gezisinde.
God, she is such a killjoy.
Tanrım, tam bir gıcık.
I mean, Fisher-Price probably has a secret basement, for God's sake.
Fisher-Price da muhtemelen gizli bodrumda üretilmiştir, Tanrı'ya şükürler olsun.
I swear to God, it sounds like she's reading off a practice script or something.
Elindeki yazanlara bakarak okumuyorsa ne olayım.
God, you're such a fucking liar, just like him.
Tanrım. Sen de aynen onun gibi yalancının tekisin.
That kind of opened my eyes and I realized, my god, for every great Stanford student there is 412 amazingly great, even better students in the world that don't make it to Stanford.
Bu da benim gözlerimi açtı. Şöyle dedim : "Tanrım, dünyada her bir müthiş Stanford öğrencisi için Stanford'a gelemeyen 412 muhteşem, daha iyi öğrenci var."
God, it's like a soap opera here when I'm gone.
Tanrım, ben gittiğimden beri sanki olaylar pembe diziye dönmüş.
Wu, why don't you look a little deeper the Church of the Word of God and see what you can find.
Wu Tanrının kelamı kilisesini araştırıp neler bulacağımıza bir bakalım.
God damn, you just got a jury verdict.
Lanet olsun, jüri zaten karar verdi ya.
May God bless you with a long life.
- Tanrı sana uzun ömür versin.
God, I'm such a fucking idiot.
Tanrım, ne kadar da aptalım. Angie, dur.
I mean, he kept rabbits for God's sake, and now you people are here telling me that you killed him because he was a drug smuggler.
Tanrı aşkına tavşan besliyordu... ve siz tutmuş onu uyuşturucu kaçakcısı olduğu için... öldürdüğünüzü iddia ediyorsunuz.
He had a congressman as a reference, for God's sakes.
Bir kongre üyesinin referansı vardı.
Nothing, God, don't be such a paranoid freak.
Hiçbir şey, Tanrım bu kadar paranoyak olma.
For a start, your belief in God.
Başlangıç olarak, Tanrı inancını.
Oh, God, unless it's a heart attack.
Yoksa kalp krizi mi?
A gift from God?
Tanrı'dan bir armağan mı?
Oh, my God, did you just punch a bird?
Aman Tanrım kuşa yumruk mu attın?
Thank God.
Allah'a şükür.
- "God is a woman."
"Tanrı bir kadındır."
I don't see how a bank honors God.
Bankanın Tanrı'yı onurlandırma tarafını göremedim.
God found a cause to send us this plague.
Tanrı bize bu vebayı bir sebepten gönderdi.
A man who would pull down the house of God?
Tanrı'nın evini yıkan bir adam?
The mandate for us to rule among ourselves is a gift from God.
Birisine yönetme yetkisi vermemiz Tanrı'nın bize bir armağanıdır.
Yet man has a tendency to mistake God's justice for revenge.
Ancak insanın, intikam için Tanrı'nın adaletini yanlış anlama eğilimi vardır.
God knows father could be a difficult man, but to do something as monstrous as this?
Babam acımasız biri olabilir. Ama bu canavarlığı o bile yapmazdı.
the completion of the Dome will be a glory to God.
Halk kubbe ile Tanrı'yı onurlandırmış olacak.
I'm the oldest of 14 children, and my poor mother... God rest her soul, lost a few too.
14 kardeşin en büyüğü benim ve zavallı annem........ ruhu şad olsun..
Oh, my God. There's a car coming behind me.
- Aman Tanrım, arkamda bir araba var.
- Oh, my God. - [woman] He car was found abandoned nearby at the top of Mulholland Dam. And found fully clothed wearing a black...
- Aman TAnrım.
I intend to leave a legacy, the standard of which was set by God when he created the Earth and man after his own image.
Bir miras bırakmak niyetindeyim. Bunun standardı Tanrı tarafından çizilmiş. Dünyayı ve insanoğlunu kendi suretinden yarattığı vakit.
God, now he wants to have a heart-to-heart.
Tanrım, şimdi samimi olmaya çalışıyor.
My older brother is a god.
Ağabeyim bir tanrı.
Cullen's a size nine. - Oh, God.
Cullen'in ayak numarası aynı.
God, you are such a stubborn old son of a bitch!
- İnatçı, orospu çocuğunun tekisin.
- Look, I'm-a show you. - Oh, God. As romantic as that sounds,
Bu tüm romantizmi mahvetse de, tatlı biriyle tanışmak istiyorum.
But when a man comes bursting through those doors, you be glad, Saj is on your side.
Ama şu kapıdan fırlayan bir adam size doğru geldiğinde... Saj'ın sizin yanınızda olmasından dolayı şükredeceksiniz. Oh God!
a goddess 27
godzilla 43
gods 123
goddess 52
goddamn 674
godspeed 213
godfather 112
godfrey 79
goddammit 380
god damn it 2125
godzilla 43
gods 123
goddess 52
goddamn 674
godspeed 213
godfather 112
godfrey 79
goddammit 380
god damn it 2125
god bless her 44
god bless you 669
god bless america 97
god takes your soul 34
god bless you all 27
godmother 26
god save the king 82
god dammit 105
god's plan 16
god bless 218
god bless you 669
god bless america 97
god takes your soul 34
god bless you all 27
godmother 26
god save the king 82
god dammit 105
god's plan 16
god bless 218
goddamn right 48
god be with you 127
god willing 209
god help me 206
god forgive me 81
god bless them 19
goddamn it 2002
god bless us 36
god damn 321
god in heaven 68
god be with you 127
god willing 209
god help me 206
god forgive me 81
god bless them 19
goddamn it 2002
god bless us 36
god damn 321
god in heaven 68