Amateurs перевод на турецкий
769 параллельный перевод
You guys are amateurs.
Amatörsünüz.
Then you must have been out with amateurs.
Herhalde amatördü onlar.
What is it that makes him or you think that an organization like this... made up of well-meaning amateurs... buck up against those tough military boys of Europe?
İyi niyetli amatörlerden oluşan böyle bir örgütün Avrupa'nın dirençli askeri güçlerini engelleyebileceğini ona ya da sana düşündürten şey nedir?
It's the well-meaning amateurs, you should call them who do the fighting when the war comes. Isnt it?
Savaş çıktığında savaşanlar da bu iyi niyetli amatörler zaten.
... as a group of well-meaning amateurs.
... iyi niyetli amatörlerden oluşan bir grup.
I'd like to ask anyone who has called us well-meaning amateurs... to stand up on the chair and tell me just why a well-meaning amateur... is any less reliable than a well-meaning professional at a moment like this.
Bize her kim iyi niyetli amatörler diyorsa şimdi ayağa kalkmalarını ve böyle bir zamanda iyi niyetli amatörlerin iyi niyetli profesyonellerden neden daha az güvenilir olduklarını açıklamalarını istiyorum.
We might give the amateurs a chance now.
Şimdi amatörlere bir şans verebiliriz.
Amateurs.
Amatörler.
All astronomers are amateurs.
Tüm astronomlar amatördür.
Are we an insurance company, or just a bunch of dimwitted amateurs... to write a policy on a mug like that?
Sigortacı mıyız yoksa aptallara poliçe yazan bir avuç ahmak amatör mü?
You amateurs.
Siz amatörler.
He won the amateurs!
Amatör şampiyon oldu!
Well, of course, with all these amateurs trying -
Tabii ki, bulmaya çalışan tüm o amatörlere karşın..
- Amateurs?
Amatörler mi?
I have respect for psychiatry and great contempt for meddling amateurs who practice it.
Psikiyatriye sonsuz saygım vardır... ama şu etrafta dolanıp, pratik yapan amatörlere de çok teessüf ediyorum.
- I can't bear amateurs.
- Amatörlere dayanamıyorum.
All murderers are amateurs, you know.
Bilirsiniz, tüm katiller amatördür.
Of course, a situation like that does tempt amateurs... but, you know, they can't stay the course like a professional.
Durum acemiler için pek parlak sayılmasa da..... usta olanlar işini biliyordu.
Don't worry. Tonight you'll make them look like amateurs.
Üzülme, senin yanında amatör kalacaklar.
That's all any of us are. Amateurs.
Hepimiz amatörüz.
I'm afraid they won't be stopped... by amateurs whose hearts happen to be in the right place.
Duygusal davranan amatörlerle onları durduramazsınız.
- Only amateurs are spotted.
- Sadece amatörler görülür. - Yani?
Someday those guys are going to stop taking you for amateurs, huh, Mr. Wilson?
Bir gün o adamlar seni amatör sanmağa başlayacaklar, Bay Wilson.
That's for amateurs.
Bu amatör işi.
We're not exactly amateurs.
Bizler de amatör değiliz.
And I have to work with these amateurs.
Ama bu amatörlerle çalışmak zorundayım.
YOU'RE NOT THE LEAST BIT LIKE AMATEURS.
Siz amatör falan değilsiniz.
My friend, after 20,000 years, murder is still a business... that's mainly in the hands of the amateurs.
Dostum, Kabil'den bu yana 20,000 yıl geçti ve cinayet hâlâ bir iş... üstelikte daha çok amatörlerce yapılan bir iş.
- We got beat by amateurs.
- Çaylaklar canımıza okudu.
Amateurs teaching amateurs how to be amateurs.
Amatörler amatörlere nasıl amatör olunacağını öğretiyor.
Amateurs, perhaps.
Amatörleri, belki.
Some well-meaning amateurs.
İyi niyetli birkaç amatör.
These amateurs are the curse of my life.
Bu amatörler benim başımın belası.
I don't want any amateurs who might get hurt.
Bir yerini incitebilecek amatörler istemiyorum.
You're telling me. You're blooming amateurs.
Bir amatör olarak bunu söylemeniz çok komik.
Amateurs?
Amatör mü? !
Amateurs bore me.
Amatörler canımı sıkıyor.
You probably don't know this, but Mr. Czentovic is a professional player and... naturally, doesn't play against amateurs.
Bilmiyor olabilirsiniz ama bay Czentovic bir profesyoneldir, - amatörlere karşı oynamıyor.
We're amateurs, buried here in Climax, Nevada!
Biz amatörüz. Climax, Nevada'ya gömülmüş durumdayız.
These amateurs, what they do to sell a song.
Ah, şu amatörler, bir şarkı satmak için yapmayacakları şey yok.
This time, with amateurs.
Bu sefer amatörlerle.
- Amateurs?
- Amatörler mi?
- Only amateurs.
- Yalnızca amatörlerle.
Amateurs?
Amatörler mi?
Oh, well. I suppose there are such things as gifted amateurs.
Yetenekli bir amatörsündür, umarım.
Even we amateurs know better than to tell the tricks of the trade.
Bu işin püf noktasını biz amatörler, sizlerden daha iyi bilirler.
Playing with amateurs, huh?
Amatörlerle oynuyordun ha?
I'm supposed to have at my command trained soldiers not a feeble bunch of half witted amateurs.
Kumandanın askerleri eğittiğini sanırdım. Birkaç çelimsiz, yarım akıllı amatörü değil.
I won't have amateurs here.
Burası amatörlere göre değil.
I'd say I'm on your side, and this is no job for amateurs.
Ben sizden yanayım ve bu iş amatörlere göre değil.
They were awful amateurs, and that's why you saw through them.
Feci halde amatördüler, bu yüzden ne iş çevirdiklerini anladın.