And i just thought перевод на турецкий
3,259 параллельный перевод
I just think we got off on the wrong foot at the press thing and I just thought we could go and talk.
Basın toplantısında olaya yanlış yerden başladık... oturup konuşabiliriz diye düşündüm.
And I just thought this might be the moment where we could discuss our relationship.
Ve bence bu ilişkimizi tartışmak için güzel bir an olabilir.
And I just thought maybe it might be worth, you know, having one last look at the lines before you go on.
Ben de belki devam etmeden önce son bir kez bakmak... iyi olur diye düşünmüştüm.
And I just thought, "well, she'll be safe."
Ben de "Güvende olacak." diye düşündüm.
I was thinking about Ted's awards banquet, and I just thought I'd help.
Ted'in ödül törenini düşünüyordum, ve yardım edeyim dedim.
And I was exhausted, and he kept getting worse, and I just thought maybe, you know, it would be better if he just...
Tamamen tükenmiş hissediyordum. Durumu gittikçe kötüleşiyordu. Bir an için, belki de daha iyi olacağını düşündüm onun- -
Yeah, you know, Nate kept this... crazy notebook, and I just thought if I could match his notes to the... something in the show, it might... I don't know... give me a clue to where he is.
Nate bu not defterini tutuyordu ben de notlarını dizidekilerle karşılaştırırsam nerede olduğuna dair bir ipucu bulabilirim diye düşündüm.
And I just thought, "why is that?"
Ben de " niçin acaba? diye düşündüm. Bu çok garip geliyor.
But, honey, someone brought this by our stoop, and I just thought you should be somewhere safe when you found out... With somebody.
Ama tatlım, birisi bunu bizim verandaya getirmiş ve ben de bunu sana güvenli bir yerde ve yanında biri varken vermeyi uygun gördüm.
And you never thought maybe... just maybe that I didn't do it?
Belki, ama belki öyle bir şey yapmamış olabileceğim aklına gelmedi mi?
Ever since what happened happened, any thought or, or memory of him has been something just to run my mind as far as fuck away from as I can get, and...
O olay olduğundan beri ona dair tüm düşünce ve anılar yasak elma gibi kaçınılacak bir şey oldu ve...
- I just thought you wanted to fire della, and obviously, I was right.
Delia'yı kovmak istediğini düşündüm. Görünüşe göre haklıymışım.
No, I know you live here, but I just thought since your dad's retiring and everything, maybe you...
Hayır, burada yaşadığını biliyorum ama babanın emekliliğinden beri her şey...
Max and I were just discussing this Blake case and... We thought there may be a way through Ruan Sternwood.
Max ve ben bu Blake davasını konuşuyorduk ve Ruan Sternwood'a çıkan bir yol olabilir diye düşündük.
We just Facebook each other, but I thought it was starting to get intense, and then she stopped responding.
Sadece Facebook'tan arkadaşız ve tam işler kızışmışken bir anda cevap vermeyi kesti.
Even if you get home late and I'm already asleep... just whisper in my ear one little thought you had today.
Eve geldiğinde uyuyor olabilirim. Yine de gelip tek bir düşünce bile olsa kulağıma fısılda.
And I thought, why not represent this damsel in distress after she just knocked off this animal stalker, son of a bitch, arm-robbing, fuckin'drug-dealing punk?
Ve ben de düşündüm ki o hayvan orospu çocuğu, soyguncu tacizcinin sikik uyuşturucu tacirinin eline düşmüş kızı neden temsil etmeyeyim ki dedim.
So, I was just, you know, passing, and thought I might have come back from the bridges that actually has...
Buralardan geçiyordum da basılmıştır diye düşündüm ve...
I was walking by, and I saw your name, and I thought, "I should just pop in."
Yürüyordum, sonra senin ismini gördüm, düşündüm de "İçeri girsem fena olmaz."
So... I just thought I would come and see if maybe you had a little baby...
O yüzden, buraya gelip şu küçük bebek şeylerinden- -
Reverend Zombie thought that by letting Crowley kill the three people that were responsible for his death somehow the curse will be lifted and I don't know he would just go away.
Saygıdeğer Zombi'ye göre eğer Crowley, ölümünden sorumlu 3 kişi öldürürse, lanet ortadan kalkacak yine de ben gideceğinden emin değilim.
I thought she and I, we just clicked so good, you know.
Öyle sanıyordum.
And at first, I swear, I thought you were just another hot piece of ass, but a virgin! Ohhh!
Biliyorum, yeminle, daha seni ilk gördüğümde başka bir karı diye düşünmüştüm, ama bir bakiresin!
I didn't think anyone would mind if I fiddle with things, just a bit and your thought experiment has hit what premise?
Biraz aylaklık etmem kimse rahatsız etmez diye düşündüm. Deneyinin öncülü neydi?
I've read about it though, and I thought it was interesting how... just a temporary hallucination can have a permanent effect on some people, on their... on their consciousness, just chemically.
Bu konuda bir şeyler okudum ve bence çok ilginç... Geçici bir halüsinasyon bazı kişilerde kalıcı bir etki yapıyor. Bilinç düzeylerinde yani.
I just thought I'd take advantage of a free ride, and when I felt like it, skip out.
Bedava seyahatin tadını çıkardım. Çok da hoşuma gitti. Kaçabilirdim.
I thought he was having a seizure, so I went down and tried to help, but, took my wallet and put it in your mouth so he wouldn't bite his tongue and he just..
Nöbet geçirdiğini sanıp yardım etmek için aşağıya indim. Dilini ısırmasın diye cüzdanımı çıkarıp ağzına koyacaktım.
And... I don't know, I just thought it'd be a perfect time to pop the question, so...
Ve... bilmiyorum, soruyu sormak için en kusursuz zaman olduğunu düşündüm.
Now at first I thought they were going to be decent and just drive you home... But then when they turned off toward the river, it was pretty clear that wasn't going to happen.
Başta onların dürüst olup seni eve bırakacaklarını düşünmüştüm ama nehre doğru döndüklerinde bunu yapmayacakları kesinleşti.
I've just realised that who I thought I was, Who my father and mother were...
Kim olduğum anne ve babamın kim olduğu...
They thought they could get away with murdering Palgrave just because he was old and nobody would care.
Sırf yaşlı olduğu ve kimsenin umurunda olmayacağı için Palgrave'i öldürmenin yanlarına kalabileceğini düşündüler?
Just for fun, I thought that we should make two teams and have a race to the campsite.
Sadece eğlencesine, iki gruba ayrılalım ve Kamp alanına kadar yarış yapalım.
It's just... I-I remembered the name Peyton and that he'd been kidnapped, and I thought she said her husband's name was Patrick.
Peyton ismi tanıdık geldi, kaçırıldığı da aklımda kalmış.
I know but I just wanted to tell somebody what I had done and I thought, "Why not go to a professional?"
- Biliyorum. Ne yaptığımı birine anlatmak istedim ve "neden bir profesyonel olmasın" dedim.
I thought so the other day as your wife was putting her clothes back on, but then it just slipped my mind and I forgot to mention it.
Karın elbiselerini giyerken Ben de geçen gün öyle düşünmüştüm sonra birden aklımdan uçup gitti ben de söylemeyi unuttum.
Yeah, I just thought it was gonna be kind of like a bummer, like, trying to re-create college, but I was, like, texting with Kelly, and the more I thought about it,
Evet, sıkıcı olur diye düşünüyordum. Üniversite günlerini yad etmek falan. Ama Kelly ile mesajlaşıyordum, üzerinde düşündükçe ben Gitmezsem üzülürüm sanırım.
I called a couple of hours ago, and I couldn't get an appointment for a month, so since I was just passing by, I thought I'd just drop in in case the senator happened to have...
Bir kaç saat önce sizi aramıştım ve bu ay içinde randevu alamamıştım, bu yüzden hazır yakınlardayken...,... belki senatöründe boş vakti vardır diye...
It's just I can't find her lipstick and I thought maybe it fell out of the Leviathan at home.
Rujunu bulamıyorum da. Belki de evde Leviathan'ımdan düşmüştür dedim...
We thought rather than a lot of coming and going, I'd just stay here for a while.
Biz de sürekli gidip gelmek yerine biraz burada kalırım demiştim.
I just thought you were gonna, you know, do this a few times for fun and then...
Sadece öyle olduğunu düşündüm. Birkaç defa eğlence için yaparsın...
I just picked up the Cranberry and thought I'd swing by to make sure you weren't doing something stupid.
Cranberry'i aldım ve aptal bir şey yapmadığından emin olmak için uğramayı düşündüm.
You know, I am just sitting here, looking at your style, and I am wondering why a hottie like yourself is still even giving him a moment of thought.
Burada oturmuş, giyim tarzına baktığımda senin gibi seksi birisinin niye hala onu düşündüğünü merak ediyorum.
Well, I always wanted to be this blonde, so I thought "What the hell," and I just went for it.
Hep böyle bir sarışın olmak istiyordum, boş ver deyip, yaptırdım.
I have to tweet this plow joke I just thought of And then I'm ready.
Demin aklıma gelen şu saban esprisini twitlemeliyim sonra hazırım.
And I thought you were different too, Gally, but you're just another fucking gringo looking down on me like all them others.
Ve senin de farklı biri olduğunu düşünmüştüm, Gally, ama sen de diğer tüm bana tepeden bakan kahrolası amerikalılar gibisin.
I was just in the neighborhood, and I thought...
Buradan geçiyordum da, sen aklıma...
I heard that you owned this place, and I thought, hey, I just got this new apartment, and I have very bad taste.
Çok kötüye. Senin burayı aldığını duydum.
Because you uh... when you came in and said you went to the pool, I just thought maybe... you'd been there a long time and... had to walk home or whatever...
Çünkü gelince havuza gittiğini söylemiştin ben de uzun zamandır oradasındır, yürümüşsündür falan diye düşündüm.
It's just been a little more overwhelming than I thought, you know, to confront the past and work it out with all of you.
Sadece, düşündüğümden daha yorucu oldu anlıyor musunuz, geçmişle yüzleşmek, sizinle işleri yoluna koymak.
I thought things were going so well between me and Jordan, and then Mads just totally goes behind my back...
Jordan ile aramda herşeyin iyi gittiğini düşünmüştüm, ama sonra Mads tamamen arkamdan iş çevirdi...
And it was just, I thought, like a good friendship letter.
Ben bunun güzel bir arkadaşlık mektubu olduğunu düşünmüştüm.
and i 3645
and i will 353
and i'm proud of you 44
and i'm grateful 35
and i said yes 53
and i'm starving 33
and i'm very sorry 29
and i'm not gonna lie 17
and i'm so sorry 99
and i'm an alcoholic 48
and i will 353
and i'm proud of you 44
and i'm grateful 35
and i said yes 53
and i'm starving 33
and i'm very sorry 29
and i'm not gonna lie 17
and i'm so sorry 99
and i'm an alcoholic 48
and i'm 661
and i'm really sorry 62
and i'm done 46
and i'm sorry 950
and i'm glad 37
and i'm tired 39
and i'm like 248
and i'm thinking 69
and i'm happy 32
and i'm going to 28
and i'm really sorry 62
and i'm done 46
and i'm sorry 950
and i'm glad 37
and i'm tired 39
and i'm like 248
and i'm thinking 69
and i'm happy 32
and i'm going to 28