Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ A ] / And relax

And relax перевод на турецкий

2,968 параллельный перевод
Try to take deep breaths and relax.
Derin nefes al ve rahatla.
Just sit in the sun and relax, everybody.
Herkes güneşlenerek rahatına baksın.
Find us something to watch. And relax, will you?
Bişeyler izle
But maybe, when you are the boss, uh, you will just keep your feet up and relax.
Ama belki de patron olunca ayaklarını havaya kaldırıp rahatına bakarsın sen.
So just sit down and relax.
Sadece otur ve rahatla.
Hence, chill and relax, Mr. Chaudhary.
Bu nedenle, rahatlayın Bay Chaudhary.
You gotta try and relax.
Rahatlamayı dene biraz.
All right, people, let's find a spot and relax.
Tamam, insanlar, olan bir nokta bulmak ve rahatlamak sağlar.
I just turn on the sunglasses and I hear my music and I just close my eyes and relax.
Gözlüğümü takıyorum, müziğimi dinliyorum, gözlerimi kapatıp gevşiyorum.
I just wanna invite you to get comfortable and relax.
Sizi rahatlamaya ve kendinizi daha iyi hissetmeye davet ediyorum.
Okay, sir, you're very sick. Just try and relax.
Çok hastasınız, dinlenmeniz gerek.
Just try and relax.
Sadece rahatlamaya çalış.
And relax.
Rahatladım.
Get some rest and relax.
Biraz dinlenmek ve rahatlamak için..
And relax.
Ve gevşe.
You just sit back and relax.
Sen sadece arkana yaslan ve rahatla.
And relax.
Hem rahat ol.
Just try and relax.
Sakin bir şekilde yatın.
They know that once they get there... they can relax and let their guard down a little... which makes it a perfect place to send the cops after them.
Oraya vardıkları vakit gevşeyip tetikte beklemelerine gerek olmayacağını bilirler. Bu polisleri peşlerine salmak için mükemmel bir yer oldukları anlamına gelir. Dizlerinin üstüne çök!
Once you've found your target, won their trust, and made a deal, it's natural to want to relax a bit.
Hedefinizi bulup güvenini kazanıp anlaşmayı bağladıktan sonra bir parça gevşemek gayet doğaldır.
Just relax and tell the camera a little bit about yourself.
Sadece sakin ol ve kameraya doğru biraz kendinden bahset.
But for your sake and for Shirley's, I think you just need to relax a little.
Ama hem kendi iyiliğin, hem Shirley'nin iyiliği için bence biraz rahatlamalısın.
Or if you prefer, relax and catch a show.
Ya da isterseniz rahatlayıp bir gösteri izleyin.
Relax. Okay? Sydney's gonna be great, Jabbar's gonna have fun, and you are going to be a very, very, big hit.
tamam? ve sen de çok çok parlayacaksın.
I had a hard day at school, I'm tired, and I'm gonna go relax now for half an hour.
Okulda zor bir gün geçirdim, yorgunum, ve şimdi gidip yarım saatliğine rahatlayacağım.
Just relax and--pbbbt!
Rahatla ve- - pbbbt!
Just relax and try to remember.
Rahatla ve hatırlamaya çalış.
Yes, it is, just relax and turn off your phone.
Evet, öyledir, sakinleş ve telefonunu kapat.
Just relax and enjoy it.
Sadece rahatla ve keyfini çıkar.
So sit back, relax, and most importantly, enjoy.
Arkanıza yaslanın, rahatlayın ve en önemlisi keyfini çıkartın.
I TAKE ATM CARD, GET YOU NICE DINNER AND NICE BOTTLE OF WINE SO YOU CAN RELAX.
Banka kartını alacağım ve sana güzel bir akşam yemeği ve güzel bir şişe şarap alacağım.
I'm sorry. It's just that naming the baby is the last planning we have to do before I can just relax and focus on the birth.
Bebeğe isim bulmak, doğuma odaklanmadan önce halletmemiz gereken son şey.
Lola's Pleasure Chest, GameStop and Relax the Back.
Ve Rahatlama kliniği.
Just try and relax, all right?
Rahatla sen.
Just relax and focus.
Sakin ol da kafanı buraya ver.
Like, I can relax, and... Stop expecting life to keep kickin me in the teeth like it always has.
Sanki rahatlayabilirmişim sanki hayat artık canıma okumaktan vazgeçmiş gibi.
You know, from what I saw I just think you need to keep your form in check and learn to relax.
Gördüklerimden sonra diyebilirim ki bence sadece formunu koruman ve sakinleşmeyi öğrenmen gerek.
You relax once, let down your guard... and it all goes away.
Bir kere gevşedik mi, savunmamız düşer ve her şey elden gider.
Now, relax, close your eyes and think.
Şimdi, rahatla, gözlerini kapa ve düşün.
Genie, just relax and follow the plan.
Genie, rahatla ve plana sadık kal.
Chill and relax.
Sakin olun ve rahatlayın.
I look at pictures of myself in my 20s when I obsessed over every little flaw, and I just want to shake the girl and tell her to relax and enjoy it.
Ufak tefek her şeyi kafaya taktığım 20'li yaşlardaki fotoğraflarıma bakıyorum ve o kızı silkeleyip rahatlamasını ve hayatın tadını çıkarmasını söylemek istiyorum.
Relax. Just hold the chart and jot down a few things.
Sakin ol.Haritayı al ve bişeyler karala.
Help you relax, and maybe- -
Rahatlamana yardımcı olur, belki de..
And you think I need you to show me what? How to have fun, relax?
Nasıl eğlenip rahatlayacağımı öğrenmek için sana ihtiyacım olduğunu mu düşünüyorsun?
Ooh, it makes the muscles relax, and that keeps the meat nice and tender.
Kasları gevşetiyor ve eti güzelleştirip taze tutuyor.
Why can't you just relax and see where things go?
Neden gevşeyip işlerin nereye varacağını beklemiyorsun?
Hopefully he'll jump in and we can all relax.
Umarım bu anlaşmaya atlar ve bizde rahatlarız.
Try to relax, and let me know if there's any changes in your physiology.
Dinlenmeye çalış. Fizyolojinde bir değişiklik olursa haber ver.
Look, let's go out to dinner... so we can relax and talk.
Hadi beraber yemeğe çıkalım biraz kafa dağıtır ve laflarız.
I know this is gonna feel counterintuitive, but you've gotta relax and just feel the ship.
Biliyorum bu mantığa aykırı ama rahatlaman ve gemiyi hissetmen gerek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]