Annabeth перевод на турецкий
376 параллельный перевод
How's Annabeth holding up?
Annabeth ne durumda?
Like I said to Annabeth, your wedding day.
Nikahınızda Annabeth'e öyle demiştim.
Did Annabeth get to sleep?
Annabeth yattı mı?
Sit up with Annabeth.
Annabeth'le otururum.
It should read : "Katherine Markum beloved daughter of James and Marita, deceased stepdaughter of Annabeth, sister to..." "Sister to Sara and Nadine."
Şöyle yazıIsın : "Katherine Markum James ve müteveffa Marita'nın sevgili kızı Annabeth'in üvey kızı kızkardeşleri Sara ve Nadine'in ablası."
Annabeth got a craving for cigarettes.
Annabeth sigara istiyor.
And poor Annabeth and Jimmy, you know those things.
Zavallı Annabeth ve Jimmy'yi bu tür şeyleri.
I been sitting out here over the last few years waiting on Katie to get back from someplace.
Son birkaç yıIdır burada oturup Katie'nin bir yerlerden dönmesini beklerdik. Gece yarısına doğru Annabeth'e :
About midnight, I'd say to Annabeth, "I'm gonna sit on the porch for a while."
"Biraz verandada oturacağım." derdim.
Annabeth said you were here.
Annabeth burada olduğunu söyledi.
Michelle Annabeth Flaherty, I love you more than I could ever explain at this particular moment.
Michelle Annabeth Flaherty seni şu anda anlatamayacağım kadar çok seviyorum.
James Emanuel Levenstein and Michelle Annabeth Flaherty, I hereby pronounce you husband and wife.
James Emanuel Levenstein ve Michelle Annabeth Flaherty sizi karı koca ilan ediyorum.
Emily Annabeth Locke, in ten thousand words or less.
Bin veya daha az kelimede... Emily Annabeth Locke.
I think you should know that Anna-Beth Jenkins over at the Mandalay Bay, She got outstanding marks, so maybe you should, um,
Piper, şunu bil ki Mandalay Bay'deki Annabeth Jenkins çok yüksek puanlar aldı.
Annabeth's the one dealing with the police.
Polisle sürekli konuşan Annabeth'ti.
Annabeth Wurmbrand, Mars Wurmbrand's widow.
Annabeth Wurmbrand. Mars Wurmbrand'ın dul eşi.
Annabeth.
Annabeth.
Annabeth!
Annabeth!
- Annabeth, where are you?
- Annabeth, neredesin?
- Annabeth!
- Annabeth!
I'm gonna go get Annabeth.
Ben Annabeth'i getireyim.
Don't look, Annabeth!
Sakın bakma, Annabeth!
Annabeth, that was great, great demigod driving.
Annabeth, harikaydın, tam bir yarı-tanrı işi!
Excuse me. Annabeth.
Afedersiniz!
Annabeth, I am so proud of you.
Annabeth, öyle gurur duydum ki seninle.
I've spent the whole day training AnnaBeth, and she knows all my dance moves, and she's ready to step into my place.
Bütün dans hareketlerini biliyor ve yarın yerime geçmeye hazır.
And no offense, AnnaBeth, but you couldn't execute a Spanish waltz if you had a year to practice.
Annabeth alınma ama, 1 yıl çalışsan dahi, Gelin-Damat halayı bile oynayamazsın.
All right, Annabeth, now what is it that you want to tell us about that Dr. Hart?
Pekala, Annabeth Dr. Hart ile ilgili söyleyeceğin şey neymiş?
Oh, my goodness, Annabeth, I can feel myself aging.
Aman Tanrım Annabeth, yaşlandım burada. Özür dilerim.
Continue your reconnaissance, Annabeth.
Keşiflerine devam et, Annabeth.
It is called tough love, AnnaBeth.
Buna "Zor Aşk" denir, AnnaBeth.
- He's describing Annabeth.
- Annabeth'i tarif ediyor.
The victim was Annabeth York, 31, a member of Ambassador Fanshawe's technical staff.
Kurban, Annabeth York, 31 yaşında, Fanshawe büyükelçiliğinde bir teknik personel üyesi.
I'm also sensing that you cared deeply for Annabeth.
Annabeth çok değer verdiğinizi hissediyorum.
Look, Annabeth was trying to contact me the night of the party.
Bakın, Annabeth parti gecesi benimle bağlantı kurmaya çalıştı.
The kid Annabeth just cleared of murdering his girlfriend?
Çocuk Annabeth, kız arkadaşını öldürmekten onu aklamamış mıydı?
We also have evidence that Annabeth York had new information regarding his case.
Annabeth York'un kendi davasıyla ilgili yeni bilgilere ulaştığına dair kanıtlar var.
Annabeth was my savior.
Annabeth hayatımı kurtardı.
I sense you, Wignall, at the party, in the closet, hiding after you strangled Annabeth York.
Seni hissediyorum, Wignall. Partide, Annabeth York'u boğduktan sonra dolapta saklandın.
Annabeth came to you at the party.
Partide Annabeth sana geldi.
Annabeth knew the witnesses were right about the car.
Annabeth tanıkların araba konusunda haklı olduğunu biliyordu.
You, sir, strangled Annabeth York, and, you, sir, strangled Sarah Peele.
Annabeth York'u boğan, sizdiniz, bayım,..... ve Sarah Peele'i boğan da, sizdiniz, bayım.
Annabeth?
Annabeth?
And my niece Annabeth.
Ve yeğenim Annabeth.
- No one calls me Annabeth.
- Kimse bana Annabeth demez.
I love you, but you and Annabeth need to go home.
Seni seviyorum ama sen ve Annabeth eve gitmelisiniz.
Annabeth will dismember me if we leave without saying good-bye.
Hoşça kal demeden gidersem Annabeth beni doğrardı.
What, Annabeth?
Kimi, Annabeth mi?
- I told them how much you loved Katie... - Annabeth. ... because you created her.
Katie'yi ne kadar çok sevdiğini çünkü onu senin yarattığını ve bazen ona olan sevginin sana kalbin sevgiden patlayacakmış hissini yaşattığını söyledim.
We'll find a wonderful one somewhere, I promise.
Michelle Annabeth Flaherty ile James Emanuel Levenstein evleniyor Bir yerde mutlaka güzel bir gelinlik bulacağız. Söz veriyorum.
However,
- Yalnız bütün günü Annabeth'i çalıştırarak geçirdim.