Any questions перевод на турецкий
4,852 параллельный перевод
I mean, you didn't ask her any questions?
Yani, ona hiç bir soru sormadın?
Any questions?
- Sorunuz var mı?
Any questions?
- Sorusu olan?
Does anybody have any questions?
Sorusu olan var mı?
- Don't ask any questions.
- Soru sorma. Hemen git!
If you have any questions, you know how to reach me.
Eğer herhangi bir sorun olursa bana nasıl ulaşacağını biliyorsun.
- I won't ask you any questions.
Sana hiç soru sormayacağım.
Any questions?
Sorun var mı?
You're not required to answer any questions right now, Mr Jenkins.
Şu an sorulara cevap vermek zorunda değilsiniz bay Jenkins.
Are there any questions?
Sorusu olan var mı?
If you have any questions about your husband, you should ask him.
Hayır, konuşamayız. Kocan hakkında herhangi bir sorun varsa bunu ona sormalısın.
If you guys have any questions at all throughout the day, don't hesitate to ask.
Gün boyunca kafanızda soru işaretleri olursa sormaktan çekinmeyin.
John, do you have any questions?
John, sormak istediğin bir şey var mı?
Feel like I've never asked any questions, and now I have so many.
Şimdiye kadar hiç soru sormamışım gibi hissediyorum. Şu anda aklımda sorular uçuşuyor.
You just raise your hand if you have any questions.
Eğer sorun olursa elini kaldırman yeter.
- You have any questions?
- Başka sorunuz var mı?
You got any questions?
Herhangi sorun var mı?
Alright, you guys got any questions?
Pekâlâ, sorularınız var mı?
- Any questions?
- Sorusu olan?
So, do you have any questions for me?
Senin bana sorun var mı peki?
Listen, I'll be in town a few more days if you have any questions. I'm staying with the boy's family near the church.
Bir kaç gün daha buralardayım, eğer soracağınız bir şey olursa kilisenin yanında, çocuğun ailesi ile birlikte kalıyorum.
I'm not asking any questions.
Çarşaflar temiz. Soru sormayacağım.
Any questions?
Sorusu olan var mı?
Do you guys have any questions?
Peki sizin herhangi bir sorunuz var mı?
Robbie said to, until he got back, so nobody'd ask any questions.
Robbie dediki, geri gelene kadar, hiç kimse soru sormasın.
- Any questions?
- Sorusu olan var mı?
Any questions?
Soru var mı?
Do you have any questions?
Soracağın bir soru var mı?
Are there any questions? "
Sorusu olan?
And, again, my number is on the sheet, if you have any questions.
Sorunuz olursa eğer, telefonum kartta yazılı.
- What? - Please don't ask me any questions.
- Lütfen soru sorma.
Not gonna take any questions now.
Artık soru almıyorum.
Any questions?
Sorusu olan?
Any questions?
Sorunuz var mı?
And the previous shot of you asking any relevant questions is this.
Ve bundan önce de bu konuyla ilgili soru sorduğun hâlin şöyle bir şey.
They didn't ask me any questions.
- Onların yaşındayken hiç onların yaptığı gibi birilerini evime davet etmedim. - Bana hiç soru sormadılar.
Don't ask questions if you don't want any answers.
- Cevabını duymak istemiyorsan soru sorma.
I'm not gonna answer any more questions without Beth.
Beth olmadan başka bir soruya cevap vermeyeceğim.
The primal questions of any marriage.
Her evlilikteki kaçınıImaz sorular.
You know, I don't think I should answer any more questions till I have a lawyer present.
Avukatım olmadan daha fazla konuşmayacağım.
- I won't ask you any more questions. - Great. Are we done?
- Sana başka soru sormayacağım.
Listen, before you ask me any more questions from the Icebreaker Handbook, here's the 411.
Dinle, Buzkırıcı Rehberinden daha fazla soru sormadan önce, İşte 411.
Could you, um, just stay in town for the next month or so... just in case I have any other questions for you? Sure.
Önümüzdeki birkaç ay şehirden ayrılma sana sormamız gereken sorular olabilir.
Any other questions?
Başka soru var mı?
Any other questions?
Başka sorusu olan var mı?
If you have any further questions, please ask any uniformed military personnel stationed throughout the area.
Başka sorularınız varsa, lütfen alanda konuşlanmış üniformasız ordu mensuplarından yardım alın.
The state keeps asking questions, I can't really give any answers.
Hükümet, cevabını veremeyeceğim sorular sorup duruyor.
Don't bother asking me any more questions, because I can't answer them.
Daha fazla soru sorarak beni bunaltmayın. Çünkü cevap veremem.
- She said we couldn't ask any of our own questions.
- Kendi sorularımızı soramayacağımızı söyledi.
I cannot answer any of your questions. .. without first consulting my lawyer.
Avukatım olmadan..... sorularınıza cevap veremem.
If you have any more questions for June...
June için daha fazla sorun varsa...