Apply перевод на турецкий
3,831 параллельный перевод
That does not apply here.
Bu buraya uymuyor.
Attractive nuisance does not apply here.
Burada "çekici bela doktrini" uymuyor.
You can either drink it or apply it.
İçerek yada uygulayarak kullanabilirisiniz.
You said that quants analyze a vast amount of data and apply them to numerical models, right?
Bu analistlerin, çok fazla veriyi analiz ettiklerini ve onları sayısal modellere dönüştürdüklerini söylemiştin değil mi?
Take what you've learned and apply it?
Öğrendiklerini uygula.
Now, all I have to do is apply a little pressure under your jaw.
Şimdi tek yapmam gereken çenenin altına birazcık baskı uygulamak.
Normal rules don't apply to Jacs. Yeah.
- Jacs'e normal kurallar uygulanmaz.
Normal rules don't apply to Jacs.
- Jacs'e normal kurallar uygulanmaz.
I just don't see why it should only apply to certain lives.
Anlayamadığım şeyse sadece belirli kişilerin bu haktan yararlanabiliyor olmasıydı.
Then your program doesn't apply to me.
Programın benim için geçerli değil demektir.
And then you're gonna apply it with a sweeping motion.
Ve dairesel hareketlerle yedirmeye başlayın.
Then I can apply to whatever school she's going to, and we can be together.
Böylece o nereye giderse oraya giderim. Hep birlikte oluruz.
The oldest daughter Sera had a 4.0 GPA, but she didn't apply to a single college back east.
Büyük kızı Sera'nın 4.0 not ortalaması var doğu bölgesinde bir üniversiteye başvurmamış.
Apply the same principle that led you there, and you will find that there's far more buried inside Grayson Global than meets the eye.
Seni buraya ulaştıran prensibi uygula, fark edeceksin ki Grayson Global'da gözle görülenden çok daha fazlası var.
Or rather drops coin for more pleasing form to apply balming tongue.
Ya da tatmin olmak için para sayıyor diyelim.
The advance directive doesn't actually apply during surgery.
Bu talimat ameliyatları kapsamıyor.
Yes, it's in our discretion to apply the guidelines as we see fit, depending on the unique set of facts.
Evet, yetkimizde, uygun gördüğümüz takdirde standart kuralları uygulamak vardır,... eşsiz bir dizi gerçeklere dayanarak.
I just went in there to apply for a business loan.
İş kredisi için başvurmaya gittim bankaya.
Not that many women apply, plus it's a very physically demanding job.
"Çok kadın" başvurmuyor artı bu fiziksel güç gerektiren bir iş.
But why apply it to a case that's already solved?
Ama neden çözülmüş bir dava üzerinde uyguluyorsun?
It's hard to explain to him that different rules apply to him, than to others.
Bir çocuğa, kendisi için farklı kuralların geçerli olduğunu açıklamak zor.
We're just gonna apply some electricity to your heart. Whoa, whoa, whoa.
- Kalbine elektrikle müdahale edeceğiz.
It would also apply to tortoises, maybe to all animals and plants, wherever they occurred.
Kaplumbağalar için geçerli olan şey - belki de tüm hayvanlar ve bitkiler için de geçerliydi. Oluştukları yere göre.
Help us, we'll apply to reduce your sentence.
Sen bize yardım et, biz de cezai indirimin için müracaat edelim.
If I ever caught a jockey using one, - I'd apply it to his testicles.
Bir jokeyi kullanırken yakalasam testislerinde kullanırdım.
That was how Percy chose to apply the technology.
Percy, teknolojiyi o şekilde kullanmak istedi.
Did the FDA apply their food standards to Thief?
FDA gıda standartlarını Thief için de uyguladı mı?
- Well, uh... - It doesn't apply it to supplements, - is that correct?
- Takviyelere uygulamıyor, bu doğru mu?
Did she apply for a Ph.D. There? She was one of a bunch of internal applicants that got rejected. Yeah.
Doktora için başvurmuş mu?
If you want a professional card, your father will have to apply for it.
Bir çalışma izni istiyorsan, bunun için baban başvurmak zorunda kalacak.
If you apply C Max formula. Then it can be derived at.
Eğer, C Max formülünü uygularsanız, kesin kazanırsınız.
Like a salesman. Go to every office and apply for a job.
Tıpkı satıcılar gibi, git ve her iş yerini dolaş.
But in a world of time-shifted content, the older rules no longer apply.
Ama artık her şeyin zamana dayalı olduğu bu dünyada eski kurallar artık geçerli değil.
So far, none of the conventional ways of getting oneself killed apply.
Şimdiye kadar kendini öldürmek için motivasyon olacak bir şey yok.
None of this stuff's ever gonna apply to my real life.
Burada yaşananların gerçek hayatıma etkisi olmayacak.
No, what I found is a site where we can apply for a small business grant.
Hayır. Küçük iş yeri olarak kredi için başvurabileceği bir site buldum.
You know- - Maybe he can mince down to the bank and apply for a $ 12,000 loan for a new furnace.
Belki de bankaya gidip yeni ocak için 12 bin dolarlık borç alabilir.
Or did that only apply as long as liv didn't have any flaws?
Bir hata yaptığı anda onu yalnız mı bırakacağız yoksa?
As both a Special Cyborg and a recognized wizard-class programmer, new regulations apply to you under the revised Weapons Act.
Hem özel bir sayborg hem de sihirbaz sınıfı bir programcı olarak... Savunma Bakanlığı... yeni düzenlemeler gereğince Gözden Geçirilmiş Silah Kanunu'na tabisin.
Only when you appreciate the difference can you ascertain whether different propositions apply or not.
Farklılığı, ancak farklı önermelerin uygulanıp uygulanamayacağını saptadığınızda takdir edebilirsiniz.
I can't apply the henna.
Kınan yanmıyor.
We're going to carefully apply the epoxied surface to the frame.
paneli dikkatlice yüzeye yanaştırıyoruz çerçeveye.
How can something that applies to Bart apply to me?
Bart için geçerli olan bir şey nasıl benim için de geçerli olur?
Gentlemen, there is nothing that says white men need not apply.
Beyler, hiçbir yerde beyazlar katılamaz yazmıyordu.
Just one now but the same conditions apply.
Şu anda yalnız bir tane ama aynı koşullar geçerli.
I can apply for schools here, but I'd basically have to start over, and lose all the work I've already done.
Buradaki okullara da başvurabilirim ama bu bildiğin sil baştan başlamak gibi olur.
I do his laundry, I apply to colleges for him, and what the hell does Karen do?
Üstünü başını yıkıyorum adına üniversitelere başvuru yapıyorum, peki Karen ne yapıyor?
Those laws do not apply to us.
- O yasa bizim için geçerli değil.
Does this article apply to Mr Segers, in your opinion?
Sizce bu madde Bay Segers için geçerli mi?
How about you guys apply some fiendish logic to this?
Biraz da buna şeytani mantık kullanmaya ne dersiniz?
And does that apply on the job, too?
Görev başındayken de böyle mi olur?