Australia перевод на турецкий
2,539 параллельный перевод
Perhaps no continent on Earth has been more limited by the wind than Australia.
Belki de dünyadaki hiçbir kıta, rüzgar tarafından Avustralya kadar sınırlandırılmamıştır.
Australia's Red Centre couldn't be a harsher place to live. it could be mistaken for the surface of Mars.
Avustralya'nın Kızıl Merkezi, yaşamı bundan daha zor hale getiremezdi. Eğer şu tuhaf çalışar da olmasa burası Mars yüzeyi sanılabilir.
It's a huge natural monument right in the centre of Australia.
Bu Avustralya'nın tam göbeğinde dev bir doğal anıt.
Mount Conner sits at the geographical and spiritual heart of Australia.
Conner Dağı, Avustralya'nın coğrafik ve ruhani kalbindedir.
The incredible thing about the atmosphere above central Australia is that there's a giant circular wind pattern thousands of feet above my head.
Orta Avustralya'nın üzerindeki atmosferin harika yanı başımın üzerinde bulunan bu devasa dairesek rüzgar kalıbıdır.
Giant dust storms regularly engulf eastern Australia.
Dev toz fırtınaları, düzenli olarak Avustralya'yı kasıp kavurur.
The differing fate of Australia and China is down to large-scale wind patterns over continents that are stable over thousands of years.
Avustralya ve Çin'in farklı kaderleri kıtalar üzerinde binlerce yıl sabit kalan büyük ölçekli rüzgar kalıplarının bir sonucudur.
Australia down here. the winds blow in the opposite direction - from east to west.
Tüm bu bölgenin batıdan doğuya giden insanlar tarafından iskan edildiği düşünülürdü ancak bu bölgede rüzgar ters yönde esmektedir. Yani doğudan batıya doğru.
Our ancestors were kicked out of Australia.
Atalarımız Avustralya'dan kovulmuştu.
There's Canada, Australia... 16. Take my word for it.
Canada'ya, Avustralya'ya gidersin... 16 ülke, bana inan.
I think you let me go because you went to Australia, and you didn't want anyone to know you were there.
Bence gitmeme izin verdin çünkü Avustralya'ya gittiğini kimsenin bilmesini istemiyordun.
Claire Littleton from Australia?
Avustralya'dan Claire Littleton mı?
Take it with you when you return to Australia
Avustralya'ya dönerken yanında götürürsün.
And went to Australia at fifteen
Ve 15 yaşımda Avustralya'ya gittim.
I have to go back to Australia for a while
Bir süreliğine Avustralya'ya gitmem gerekiyor.
You mind us using him while you are back in Australia?
Avustralya'ya döndükten sonra bize bahsettiğin o muydu?
When I was 14, I went on an expedition to Australia with my cousin Michael, the one that was later killed by New Guinea tribesmen.
14 yaşındayken, daha sonra Yeni Gine'de öldürülen kuzenim Michael ile birlikte Avustralya seferine çıkmıştık.
In Australia, clearing large areas of bush for farmland has allowed salt to infiltrate the topsoil, damaging around 6o, ooo square kilometres.
Avustralya'da, geniş tarlalardaki çalıların temizlenmesi üst toprağın tuzlanmasına 60.000 kilometre kare alanın zarar görmesine sebep oldu.
Check out this video from the concert in Australia two years ago.
2 yıl önce, Avustralya'da çekilen konser videosuna bakın.
Anyway, talking about emails and that, right? Nick, who's emailed from australia- - melbourne- -
E-postadan bahsetmişken Nick, bize Avustralya--Melbourne'den göndermiş.
Do you really have to go to Australia all summer?
Bu yaz gerçekten de Avustralya'ya gitmek zorunda mısın? Oh...
To Australia?
Avustralya'ya mı?
Ivy and her mom are going to Australia this summer, you know.
Ivy ve annesi bu yaz Avustralya'ya gidiyorlar, biliyorsun.
For our trip to Australia.
Avustralya gezimiz için.
Look, honestly, this trip to Australia is the only thing I'm focusing on right now.
Bak, açıkçası, Avustralya gezimiz, son günlerde odaklandığım tek şey.
I've been thinking, and I really don't think you should be selling all your stuff to come to Australia.
Bir süredir düşünüyorum, Avustralya'ya gelmek için eşyalarını satmamalısın.
You know what? If that's what you think, then you just really shouldn't be coming to Australia at all.
Eğer böyle düşünüyorsan benimle Avustralya'ya gelmemelisin.
I mean, what if we get to Australia and, you know, we don't even get along?
Diyorum ki ya biz Avustralya'ya gidersek ve orada anlaşamazsak?
Australia just kinda became like this marriage.
ve ve bir şekilde Avustralya benim için evlilik gibi gelmeye başladı.
How could you even ask if you could go to Australia?
Avustralya'ya gidip gidemeyeceğini nasıl sorarsın?
So the water in Australia goes down the drain counterclockwise.
Avustralya'da su, tersine akar.
We're going to Australia.
Avustralya'ya gidiyoruz.
And it'd be nice if you'd still come to Australia'cause I'd really like you to.
Ve benimle hala Avustralya'ta gelebilirsen çok mutlu olurum. Çünkü bunu çok istiyorum.
What makes you think you're going to Australia?
Avustralya'ya gidebileceğini sana düşündüren nedir?
Look, this is an opportunity for me to go to Australia.
Bak, Avustralya'ya gitmem benim için bir fırsat.
Like, down under and not Australia?
Avustralya değil de aşağıdakilere mi?
Either we fight the Japs up here or we hand them Australia.
Ya, kalıp Japonlarla savaşarız, ya da Avustralya'yı onlara bırakırız.
Australia, here we come.
Avustralya, biz geliyoruz.
Dixon, it honestly killed me when you had to leave Australia.
Dixon, Avustralya'dan ayrılman gerektiğinde cidden çok kötü hissettim.
That's awfully close to Australia.
Orası Avustralya'ya çok yakın.
JIMPA collected the money and transferred it to Switzerland and Australia through its 30 shell companies in Europe.
Jimpa Avrupa'da kurduğu 30 paravan şirket vasıtasıyla, topladığı paraları İsviçre ve Avustralya'ya göndermiş.
Well, there was that one time you were on tour in Australia... Uh-huh. And it hit me, mom and dad had Sydney and Joel and I had dinner reservations, and we never made it to the dinner reservations.
Bir keresinde sen gezi için Avustralya'ya gitmiştin Sydney annemlerdeydi ve Joel'le benim de akşam yemeği için rezervasyonumuz vardı ama bir türlü yemeğe gidemedik.
My address is 27 Holroyd Place, Perth, in the State of Western Australia.
Adresim 27 Holroyd Place, Perth,... Batı Avustralya.
This was three days ago, Western Australia.
Bu üç gün önce Batı Avustralya'da oldu.
What's the capital of Australia?
Genel kültür. - Australya'nın baş kenti neresidir?
Australia.
Avustralya'da.
- Well, I would say everywhere but with... - to have a look at different culture would be a very good way to better understand how different culture could have coped with rock art, for example, in Australia, in North America,
Her yere diyebilirim.. Farklı kültürlere bakmak, onların kaya resimleri ile nasıl başa çıkmış olduğunu anlamak için, iyi bir yol olurdu. Avustralya'da, Kuzey Amerika'da, veya Güney Afrika'da.
or in South Africa.
In Australia, in North America, or in South Africa.
Aborigines in Australia who lived until recently almost like Stone Age people.
Taş Devri insanlarıyla neredeyse aynı hayatı, günümüze kadar yaşatan Avustralya'daki Aborjinler.
In north Australia, for example, in the 1970s, an ethnographer was on the field with an aborigine who was his informer, and once they arrived in a rock shelter.
1970'lerde Kuzey Avustralya'da, muhbiri olan Aborjinler ile birlikte, bir etnograf, sahadaydı.
I guess cougars do live in Australia.
Anlaşılan pumalar Avustralya'da keyfine bakıyor.