Blimey перевод на турецкий
582 параллельный перевод
Blimey, that's one tough bloke.
Vay. Ne güçlü biri bu!
- Blimey, there's Irv.
- Blimey, bak lrv.
Blimey.
Vay canına.
Blimey.
Vay canına!
Blimey.
Kahretsin.
- Oh, blimey.
- Tanrım.
Blimey, you know everything, you do.
Vay canına, sen de her şeyi biliyorsun.
Blimey, it's Eliza!
Amanın, bu Eliza!
- Blimey.
- Amanın.
- Blimey! He's trying to rob him.
- Hadi, yakalayalım şunu.
Blimey, it works.
Vay canına, çalışıyor.
- Blimey, look at them lovely tarts!
- Vay canına, tartların güzelliğine bak!
Blimey,'Erman's a ruddy marksman, ain't he?
Vay, Herman iyi nişancıymış, değil mi?
Blimey, he won't lurk no more.
Bak sen, artık yatamayacak.
Blimey, what a moniker.
Vay canına. Ne isim ama.
Blimey. Cook's tour.!
Vay anasını, aşçı turu!
Blimey.
Vay anasını.
Blimey, George is dying on us.
Vay canına! George bizim için üzülüyor.
Blimey, but it's hot.
Vay canına, epey de sıcakmış.
Blimey they're bigger.
Lanet olsun, bunlar daha büyük. Geldim!
This envelope has been steamed open and resealed. Blimey so it is.
Vay canına, gerçekten öyle olmuş.
And did he give you anything? " Blimey, he never gave me nothing.
Size bir şey verdi mi? " Bana hiçbir şey vermedi.
Blimey, guv'nor, why?
- Vay canına, neden?
Oh, Blimey.
Vay canına.
Blimey, you're not going to the bank after the stuff's left the country, are you?
Vay canına! Altınları kaçırdıktan sonra bankaya dönmeyeceksin değil mi?
"From the woods of Windsor Castle." Blimey!
"Windsor Şatosu ormanından." Vay canına!
- Blimey!
- Olamaz!
- Blimey.
- Vay canına!
Blimey, Sarge, he must live hereabouts.
Vay canına, Çavuş, Buralarda oturuyor olmalı.
Blimey, I don't know.
Bilmem ki.
Blimey.
Blimey.
Blimey!
Vay anasını!
Blimey!
Vay canına!
Blimey!
Tanrım!
Come back here, you blimey...
Buraya gel, seni...
Blimey, you know everything, you do.
Vay anasına, sen her şeyi biliyosun.
Blimey, it's Eliza.
Vay anasına, bu Eliza.
I don't care if you were all dead. Blimey!
Hepiniz geberin!
Thieving three bottles of whisky, blimey.
Üç şişe viski çalmak, vay canına!
Blimey.
Vey canına!
Blimey, you could hide a regiment down here.
Vay canına, buraya bir alayı gizleyebilirsiniz.
I told her. I says, "Blimey, girl, you ain't as ugly as I thought."
"Sandığım kadar çirkin değilmişsin," dedim.
- Blimey! Is that me?
- Bu ben miyim?
Blimey! She looked dead guilty. Know what?
O kadar suçlu durdu ki söylediğime pişman oldum.
Blimey! Your hands ain't half cold.
Ellerin buz gibi.
Blimey! Do we Look it?
Evli duruyor muyuz?
Blimey, they nearly collided at the Gasometer hairpin.
Gasometer virajında neredeyse çarpışıyorlardı.
Blimey!
Hay aksi!
Blimey who?
Vay canına, kim?
Blimey, no there isn't.
Vay canına, gerçekten hiç cam kırığı yok.
Blimey!
Kahretsin!