Boner перевод на турецкий
893 параллельный перевод
Can't I stay away for one day without somebody pulling a boner?
Bir gün gelmeye göreyim hemen birisi hata yapıyor, öyle mi?
We tried to hook you! What a boner!
Biz de seni yolmaya kalktık!
- Lf anybody pulled a boner, you did.
- Ne halt ettin.
I'd hate to pull a boner in front of you, Geoff.
Senin önünde ölmek istemem, Geoff.
I hope we're not pulling a boner.
Umarım üçkâğıt yapmıyorsundur.
We already pulled one boner out in the ice.
Zaten buzdan dışarı çıkarmakla bir hata yaptık.
That's the boner that cost me the triple.
Bu hata bana pahalıya mal oldu.
Now, you pulled a boner tonight, and you know it.
Bu gece büyük bir pot kırdın ve sen ne olduğunu biliyorsun.
If any mug pulls a boner, I'll flood the room with a torrent of oratory.
Eğer o salaklardan biri bir hata yaparsa, odayı kızgın lav akıntısına boğarım.
- I said I'm getting a boner.
- Sertleşiyorum, diyorum!
I don't like to look like I'm hustling, and there I was next to you with a boner.
l don't like to look like l'm hustling, and there l was next to you with a boner.
What are you trying to say, that Norm pulled a $ 15,000 boner?
Sammy, Norm'un 15 bin dolarlık pot kırdığını mı söylemeye çalışıyorsun?
You got a boner too?
Seninki de mi çelik?
I'm getting a boner now!
Sertleşiyorum!
Come on, little boner.
Hadi küçük serseri.
Come on, you little boner.
Hadi seni küçük serseri.
How many you want, Little boner?
Kaç tane istersin, küçük serseri?
Got a little boner for Miss Orozco?
Bayan Orozco'ya tutuldun mu?
If we were dreaming I'd have a boner.
Hayır, rüya olsa benim şeyim kalkmış olurdu.
"Boner."
"Ahmak."
I heard that it gives you a boner to shoot a man.
Duyduğuma göre birini öldürünce sizin alet kalkarmış.
I think it's good if a man's work gives him a boner...
İnsanın böyle bir işi olması bence çok hoş.
What a boner.
Salak herif.
You pulled another burger boner.
Ha ha! Sahneye çık Wicker.
A few months ago, Garry got his first boner.
Bir kaç ay önce, Garry ilk kez sertleşmiş.
I had a boner with a capital "O".
Abi, müthiş hazırdım.
Who are you supposed to be, Boner Man?
Bu da ne böyle, iskeletor mu?
My old pal Boner!
Eski dostum Boner!
- Something's wrong with your ball, Boner. - Hey, hey, hey!
Topunda bir hata var galiba, Boner.
OK, now, Boner, who killed my partner?
Pekâlâ Boner, ortağımı kim öldürdü?
All right, beat it, Boner.
Pekâlâ, defol Boner.
To pump Boner.
Boner'ı pompalamaya.
You're going on report for mistreating Boner.
Boner'a kötü davranışını rapor etmelisin.
- A fucking boner on that one.
- Neredeyse boşalıyordum.
It's not my boner.
Benim hatam değil.
But he pulled his own boner.
Ama yine de kendi hatasını yaptı.
Now, if this man's name had been "George Boner"...
Bu adamın ismi "George Boner" olsaymış...
Well, he might have felt a little better about himself, and we wouldn't have had any trouble over there in the first place.
( Boner : sertleşmiş penis )... kendisi hakkında daha iyi hissedebilirmiş,... ve bu sorunlarla en baştan uğraşmak zorunda kalmazdık.
Oh, it's another one of those boner drug commercials. Oh, yeah, yeah. Heh.
Hala kurtadam değil miyiz?
"double vision, blurriness, dizziness, confusion..." "And a boner that goes on for four hours." [Both laughing]
Şey, hadi biraz kız bulmaya gidelim.
Looks like Chuck's going to bury his boner.
Galiba Chuck kemiğini gömecek.
She said, "Bill, you're giving me a nipple boner."
O da bana ; "Bill göğüs uçlarımı sertleştiriyorsun." dedi.
She doesn't give you a boner?
Seni taş gibi yapmıyor mu.
Did you have a conversation after lunch about how seeing Meredith gave you a boner?
Yemekten sonra, Meredith'in... sizi taş gibi yaptığı hakkında... arkadaşlarınızla konuştunuz mu?
Isn't the term "boner" a slang for erection?
"Taş olma", argoda "ereksi yon" anlamında kullanılmıyor mu?
You had a conversation about having an erection? A boner?
Ereksi yon olmak konusunda... bir sohbet yaptınız mı?
Oh stop, Dan I'm gonna pop a boner
Kes şunu, Dan, yoksa çadırı kuracağım.
Hacker enemy number one. Real boner.
Bir numaralı hacker düşmanı.Gerçek bir aptal.
- I'm getting a boner.
- Ne?
- Boner! - That's great!
Kalkmış.
What a boner!
Ne salak herif.