But she's перевод на турецкий
26,801 параллельный перевод
She passes under the light She passes under the light at the point which a construction crew outside start using a jackhammer, and it vibrates the building very slightly but enough.
Avizenin altından geçiyor o sırada dışarıdaki inşaat ekibi bir kaya matkabı çalıştırmaya başlıyor ve bina hafifçe titriyor hafif ama yeterli.
But what if she's...
Ya o...?
You know, we keep thinking of Dara as being ruthless and methodical, but you know what, she's also emotional.
Dara'yı hep acımasız ve sistemli biri olarak görüyoruz. Ama aynı zamanda duygusal biri.
Yeah, but she's still out there.
Evet ama hala serbest.
I know she's your sister, and blood is thicker than water, but the cops don't know what happened last night and we do.
Onun kız kardeşin olduğunu biliyorum, akrabalık herşeyden önemli, ama polisler dün gece ne olduğunu bilmiyor ve biz biliyoruz
But now I don't have to care or worry where she is, so... there's that.
Artık onun nerede olduğunu düşünmek zorunda değilim... İşte böyle.
My daughter and I hid in a closet, but one of those men must have had the plague, because after, she...
Kızım ve ben dolaba saklandık. Ancak adamlardan biri mikrop kapmış olmalı. Çünkü sonra...
Raf is my right hand, and she's got great stuff for a girl her age, but she's not family.
Raf, benim sağ kolum onun yaşında bir kız için harika işler çıkarıyor,... ama o aileden biri değil.
No, everything she predicted has come true, and I don't know if she's gonna be there, but I know that they'll have archived her work wherever she taught.
Hayır, beklediği her şey gerçekleşti ve orada olacak mı bilmiyorum ama bize öğrettiği şeyleri orada arşivleyeceklerini biliyorum.
Did y'ever meet a lady who's, like, just laughing and then she starts crying, but then she goes back to laughing?
Neler olduğunu söyler misin?
But she's meant to protect you, not be your servant. - Or your slave. - I know.
Onun seni koruması gerekiyor, senin hizmetçin olması değil..... yada kölen.
But she's helping us here.
- Ama o bize yardım ediyor.
She thinks it's gonna fix everything, but it won't, and we'll be on to the next perfect place.
Taşınmanın her şeyi düzelteceğini düşünüyor ama düzeltmeyecek ve bir sonraki mükemmel yere doğru yola koyulacağız.
And she's a bitch, but our methods are similar.
Sen ise cadısın, ama yöntemlerimiz benziyor.
But she's still here.
Ama o halen burada.
I know bringing this little girl into the world wasn't easy, but now that she's here...
Bu küçük kızı dünyaya getirmek kolay değildi biliyorum ama madem şurada duruyor...
I understand that Eleanor violated our trust, but please, when you're talking to Michael, try to think about what she's had to go through.
Eleanor'un güvenimize ihanet ettiğini doğru ama rica ediyorum Michael ile konuşurken onun şu an içinde bulunduğu kötü ruh halini de anlamaya çalış.
No, we're stumped, but, uh, don't sweat it, champ. She's definitely one of ours.
Hayır biz de şaşkınız ama kafana takma şampiyon, bu kız kesinlikle bizden biri.
The one that was supposed to be here but got sent down to us instead? She's on the train.
Burada olması gereken ama yanlışlıkla aşağıya gönderilen kız?
- But we have to move. She's leaving town.
- Acele etmeliyiz, şehri terk ediyor.
But what I heard was, she was depressed.
Ama duyduğuma göre depresyondaymış.
But she's of little consequence.
Ama o çok da önemli değil.
That means she's into me, but I'm keeping it cool.
Kızın bende gönlü var ama ben ağırdan alıyorum.
Never seen her in my life, but if she's some big deal,
İlk defa görüyorum.
And she went, "But her son's autistic."
Dedi ki, "Ama oğlu otistik."
But she cleaned it up, and that's enabling, and that's fucking bullshit right there. "
Hayatımı kolaylaştırıyor ve bu saçmalığın daniskası. "
But in America, and only in America, she's too young to have a beer.
Ama Amerika'da ve sadece Amerika'da o kız bira içmek için fazla küçüktür.
If you want to say she's only getting her shot because she's a woman, go ahead, but let's be real.
Oynamasının tek sebebinin bir kadın olduğu için olduğunu düşünüyorsanız, öyle düşünün. Ama gerçekçi olalım.
She tops out in the high 80s, which has gotten a lot of attention, but it's still low by Major League standards.
130km civarında hızla top atışıyla ilgi çekmeyi başarsa da yine de Major Lig standartlarının altında kalıyor.
Yeah, but she's still here.
Evet ama hala burada.
I'm not sure what sport she's playing, but it sounds like good TV to me.
Onun oynadığı spordan emin değilim ama bana iyi bir TV gibi geldi.
While she's in her charge cycle, she has no neural control, but the platform itself provides a physical connection.
Şarj olduğu zamanlarda nöral olarak hiçbir kontrolü yok. Ama platformun kendisi fiziksel bir bağlantı sağlıyor.
But we can't trust anything she's telling us.
Ama onun bize dediği hiçbir şeye güvenemeyiz.
But she's just a projection. How can she create a virus?
Ama o sadece bir yansıma, nasıl virüs oluşturabilir ki?
But before we even entered Mars's atmosphere it was like she was trying to push us away.
Fakat biz daha Mars atmosferine giremeden o bizi uzaklaştırmaya çalışıyor gibiydi.
She slept with her professor, Colin Handke, but there was no pregnancy or abortion.
Profesörü Colin Handke ile yatmış hamilelik olmamış ya da kürtaj.
Helen Smith may not act it, but she is the queen bee of the Nazi social scene.
Helen Smith öyle davranmasa da O Nazi sosyal çevresinin kraliçe arısı.
She's probably right, but I need to get in good shape.
Muhtemelen haklı. Ama iyi şekil almam gerekiyor.
But she's not around anymore.
Ama artık ortalıkta değil.
- It would be if she were alive. But now that she's dead...
Hayatta olsaydı öyle olurdu ama öldüğü için...
But Ms. Zane fought to have this case taken on, and she's the reason we're even here today.
Ama Bayan Zane bu davayı açabilmek için savaştı ve bugün onun sayesinde buradayız.
It's Shawn. But all she could say was she saw her before lunch.
Ama bir tek onu oğle yemeğinden önce gördüğünü söylüyor.
Actually, she would say we were broken up, but I think she needs to stop focusing on the past and realize what's truly important is our future.
Aslında ayrıldık demişti ama bence geçmişe odaklanmayı bırakıp asıl önemli olanın geleceğimiz olduğunu fark etmesi gerek.
Actually, she would say we were broken up, but I think she just needs to stop focusing on the past and realize what's truly... Okay, cool.
Aslında ayrıldık demişti ama bence geçmişe odaklanmayı bırakıp... iyi tamam.
She's going through the same thing I am, but she doesn't know it.
Benimle aynı şeyleri yaşıyor ama onun haberi bile yok.
But she's staying here.
O burada kalıyor.
She got it fired up, but it's awfully quiet out there.
Çalıştırdı, ama etraf çok sessiz.
Then either he lied or she did, and it wasn't him because he may be an asshole, but as he likes to put it, his word is his bond.
- O zaman ikisinden biri yalan söyledi. Nathan olamaz çünkü pislik olabilirmiş ama ona göre sözünü ne olursa olsun tutarmış.
But if you do it this way, and she finds out, then you lose that shot, because she's never gonna trust you again.
Ama eğer böyle yaparsan ve öğrenirse o son şansını kaybedeceksin ve bir daha asla sana güvenmeyecek.
Ms. Pearson's gone for the evening, but I can take down your information and she'll get back to you in the morning.
Bayan Pearson ayrıldı ama not alabilirim o sabah size döner.
But that's not gonna do us any good, because she doesn't want anything to do with me.
Ama işimize yaramaz çünkü benimle alakalı hiçbir şey istemiyor.
but she's gone 43
but she's not here 34
but she's alive 25
but she's okay 23
but she's not 85
but she's right 32
but she's gonna be okay 20
but she's dead 36
she's my sister 210
she's my cousin 38
but she's not here 34
but she's alive 25
but she's okay 23
but she's not 85
but she's right 32
but she's gonna be okay 20
but she's dead 36
she's my sister 210
she's my cousin 38
she's a teacher 19
she's crazy 250
she's an angel 39
she's a doctor 61
she's my friend 189
she's a student 17
she's my girl 23
she's a bitch 68
she's a nurse 43
she's my niece 28
she's crazy 250
she's an angel 39
she's a doctor 61
she's my friend 189
she's a student 17
she's my girl 23
she's a bitch 68
she's a nurse 43
she's my niece 28
she's my mother 114
she's my best friend 111
she's beautiful 582
she's nice 199
she's not here 659
she's my wife 185
she's 3411
she's my daughter 242
she's my girlfriend 101
she's awesome 57
she's my best friend 111
she's beautiful 582
she's nice 199
she's not here 659
she's my wife 185
she's 3411
she's my daughter 242
she's my girlfriend 101
she's awesome 57