Carbon dioxide перевод на турецкий
517 параллельный перевод
On Earth, much of the greenhouse gas carbon dioxide is chemically bound to the rocks.
Dünyada, sera gazı karbondioksitin çoğu kayalarla kimyasal bağ oluşturuyor.
But when it got to about 400 degrees Celsius, this carbon dioxide started baking out of the rocks and into the atmosphere.
Ancak sıcaklık 400 dereceyi bulduğunda, Bu karbondioksit fırınlanarak atmosfere doğru uçtu.
With an atmosphere of water vapour and carbon dioxide, this cycle kept going and going and the runaway greenhouse effect has left Venus dry, lifeless, and a scorching 480 degrees Celsius.
Karbondioksitli ve su buharlı bir atmosferde, Bu döngü sürekli devam eder. Ve bu kontrolden çıkmış sera etkisi venüsü kuru ve yaşamsız bıraktı,
This is being stewed up here and a lot of it is coming out as nitrogen and carbon dioxide from the volcano, which goes into the atmosphere, re-dissolves in the oceans, goes back through living material again.
Burada pişiyor ; ve birçoğu, volkandan azot ve karbondioksit olarak çıkıyor ; çıkanlar oradan atmosfere gidiyor ve okyanuslarda yeniden çözünüyor ; ve yeniden yaşayan materyale dönüyor.
It probably was the atmosphere which was dominated by carbon dioxide.
Muhtemelen atmosferde karbondioksit baskındı.
Increase the carbon dioxide.
Karbondioksiti artırın.
Green, carbon dioxide.
Yeşil ise karbon dioksit.
- Carbon dioxide? - Mmm.
- Karbon dioksit mi?
It wouldn't be possible to fill, say, an empty oxygen cylinder with carbon dioxide?
Boş bir oksijen silindirine karbon dioksit doldurulmuş olamaz mı?
Well, the patient would be getting carbon dioxide instead of oxygen. He'd die of, well, lack of oxygen.
Hasta oksijen yerine karbon dioksit almış olsaydı oksijen yetersizliğinden ölürdü.
Green for carbon dioxide.
Yeşil karbondioksiti temsil ediyor.
It would melt and give off carbon dioxide which would dispel the air.
- Eriyince, karbon dioksit açığa çıkar. Bu da havayı yok eder.
There are dust clouds above the shore... and another source of carbon dioxide.
Yukarı kıyılarda toz bulutları var, ve başka bir karbon dioksit kaynağı.
Here's the absorption pattern of lots and lots of carbon dioxide :
Bu, çok fazla miktarda karbondiokside ait soğurma tayfı :
But later, spectroscopic observations revealed the characteristic absorption lines of an enormous amount of carbon dioxide.
Fakat tayf ölçümleri daha sonra muazzam miktarda karbondiokside ait soğurma çizgileri gösterdi.
These clouds are near the top of a great ocean of air about 100 kilometers thick, composed mainly of carbon dioxide.
Bu bulutlar, devasa bir hava okyanusun tepesine yakın, yaklaşık 100 kilometre genişliğindedir ve başlıca karbondioksitten meydana gelir.
An atmosphere 90 times as dense as ours made of carbon dioxide, water vapor and other gases lets in visible light from the sun but will not let out the infrared light radiated by the surface.
Karbondioksit, su buharı ve diğer gazlardan meydana gelen bizimkinin 90 katı kadar yoğun bir atmosfer güneş ışığının girmesine izin verir ama yüzeyden yansıyan kızılötesi ışınların dışarı çıkmasına izin vermez.
Here, the carbon dioxide and water vapor make a modest greenhouse effect which heats the ground above the freezing point of water.
Burada, karbondioksit ve su buharı yer kabuğunu donma noktasının üzerinde tutan ılımlı bir sera etkisine sebep olurlar.
At the same time, we are releasing vast quantities of carbon dioxide increasing the greenhouse effect.
Aynı zamanda, çevreye çok fazla karbondioksit salıyoruz ve bu sera etkisini artırıyor.
We burn fossil fuels, like coal and gas and petroleum putting more carbon dioxide into the atmosphere and thereby heating the Earth.
Kömür, benzin ve petrol gibi fosil yakıtları kullanarak atmosfere daha fazla karbondioksit salıyoruz ve bu Dünya'yı ısıtıyor.
"And, to me, carbon dioxide " has always been a gas. "
"Görüşümce karbondioksit gazdan başka birşey değildir."
Within its centre, the oxygen is being consumed in every cellar and every ground-floor room, to be replaced by the gases of carbon monoxide, carbon dioxide and methane.
Merkezinde... yere yakın seviyedeki oksijen tükenerek... yerini karbon monoksit, karbon dioksit ve metan gazlarına bırakmakta.
When the carbon dioxide content of inhaled air is greater than 30 %, it will cause diminished respiration, fall of blood pressure, coma, loss of reflexes and anaesthesia.
Solunan havadaki karbon dioksit oranının... % 30'u aşması... nefes darlığı... düşük kan basıncı... koma... ve refleks ile... bilinç kaybına sebep olur.
Corpuscles releasing carbon dioxide in return for oxygen coming through on the other side.
Alyuvarlar karbondioksit veriyorlar karşılığında öteki taraftan gelen oksijeni alıyorlar.
Andromeda grows best in carbon dioxide and hydrogen incubated under X rays.
Andromeda en çok karbondioksit ve hidrojen'de büyüyor..... X ışınlarının altında yatıyor.
With all the yelling, blowing off carbon dioxide, the kid should have too little acid.
Bütün o ağlama ile, havaya karbondioksit veriyor, çocukta çok az asit olmalı.
And the things he was interested in were the things of the countryside, the things in Manchester - water, marsh gas, carbon dioxide.
Ve ilgilendiği şeyler genelde Manchester'daki su, bataklık gazı,... karbondioksit gibi şeyler ve kırsal hayatla ilgiliydi.
Why when carbon dioxide is made, why when methane is made, are there these constancies of weight?
'Neden karbondioksit ya da metan için de aynı şey geçerli? ' 'Ağırlığın sürekliliği mi söz konusu?
If a given quantity of carbon an atom... combines to make carbon dioxide, it does so with two atoms of oxygen.
Belli bir orandaki bir atomluk karbon,... karbondioksit oluşturmak için birleştirilirse iki atom da oksijen ortaya çıkar.
Free hydrocarbon radicals, excess nitrogen, carbon dioxide. And, not poisonous but very damn curious...
doğal halde hidrokarbürler, aşırı miktarda azot, normalin üstünde karbon dioksit, zehirli olmayan... fakat acayip derecede tuhaf.
Forty-one men exhale a lot of carbon dioxide.
Kırk bir adam sürekli karbondioksit Üretiyor..
Under the microscope, you can see minute pores through which the plant breathes, taking in carbon dioxide and giving out oxygen.
Mikroskop altında bitkinin karbondioksit alıp oksijen verme yoluyla nefes aldığı ufak gözenekleri görebilirsiniz.
- Traces of oxygen, carbon dioxide.
- Oksijen ve karbondioksit kalıntıları var.
Inert nitrogen, high concentration of carbon dioxide crystals, methane...
Atıl nitrojen, karbondioksit kristallerinde yüksek yoğunluk, metan...
Now, you inhale your carbon dioxide, and that's all there is to it.
Şimdi sadece karbondioksit soluyorsun, çünkü torbada sadece o kaldı.
They are great and beautiful machines, powered by sunlight taking in water from the ground and carbon dioxide from the air and converting them into food for their use and ours.
Güneş enerjisinden yararlanan harika ve büyük makinalar olup, topraktan suyu havadan karbondioksidi alarak bunu kendisi ve bizim için besine çevirir.
In the process, we exhale carbon dioxide which the plants then use to make more carbohydrates.
Karbondioksidi solunumla dışarı veririz, bitkiler de bunu karbonhidrat yapmak için kullanırlar.
But there would be carbon dioxide in the air even if there were no animals.
Fakat hayvanlar hiç olmasayı havada yine karbondioksit olurdu.
I'm losing my carbon dioxide.
Karbondioksit kaybediyorum.
So, who would like to tell us something about carbon dioxide?
Karbondioksit konusunda kim bir şeyler söylemek ister?
- Carbon dioxide.
- Karbondioksit.
Carbon dioxide is formed during respiration, combustion and decomposition.
Karbondioksit, solunum, yanma ve ayrışma sırasında ortaya çıkar.
There it trades off carbon dioxide for oxygen.
Karbondioksit ile oksijen burada yer değiştirir.
Carbon dioxide is exhaled... and oxygenated blood continues passing through the veins... into the left atrium... through the left ventricle, passing out again.
Karbondioksit dışarı verilir... oksijenli kan ise damarlardan geçerek... sol kulakçığa... oradan da sol kapakçığa gelir, ve tekrar dışarı çıkar.
we just bleed off some of the carbon dioxide and that'll dislodge the valve, which is obviously stuck.
Önce karbondioksiti boşaltacağız, sonra bu sıkışmış vanayı acacağız.
That fire extinguish er uses carbon dioxide which produces a muc h, much greater cold.
Bu yangın söndürücü ise çok çok daha soğuk üreten karbondioksit yayar.
predominantly carbon dioxide with traces of methane and ammonia.
Metan ve amonyak izleriyle birlikte ağırlıklı olarak karbon dioksit.
It probably consists mainly carbon dioxide.
Muhtemelen temel olarak karbon dioksitten, oluşuyor.
I am detecting life readings from the planet surface as well as areas of thermal radiation and carbon dioxide emissions indicative of combustion.
Kaptan, gezegen yüzeyinden yaşam sinyalleriyle beraber, termal radyasyon alanları... ve tutuşma bulgusu olan karbondioksit emisyonları saptıyorum.
On Earth the forests and oceans absorb the carbon dioxide we exhale.
Yeryüzü'nde ormanlar ve okyanuslar nefes verdiğimiz karbondioksiti emer.
Fire extinguisher, carbon-dioxide spray type.
Yangın söndürme aracı, karbondioksit sprey tipi.