Chumhum перевод на турецкий
208 параллельный перевод
Suing the search engine Chumhum.
Arama motoru Chumhum'ı dava ediyoruz.
And why do you blame Chumhum for this, sir?
Neden bunun için Chumhum'ı suçluyorsunuz, Bayım?
But Chumhum gave my IP address to the police.
Ama Chumhum, IP adresimi polise verdi.
Chumhum is a worldwide company like Yahoo, Google, Facebook.
- Kurabiyelerinizden mi? - Chumhum uluslararası bir firma aynen Yahoo, Google, Facebook gibi.
Chumhum could not have anticipated the repercussions of our actions.
Chumhum, hareketlerimizin sonuçlarını tahmin edemezdi.
So you need to dig through all of Chumhum's writings, public statements, anything that contradicts... - Got it.
Chumhum'ın bütün yazılarına, beyanatlarına bununla çelişkili olan her şeye bakmanı istiyorum.
Every statement made by every board member of Chumhum, and not a single one mentions China.
Chumhum yönetim kurulu üyelerinin verdiği bütün beyanatların hiçbirinde Çin'den bahsedilmiyor.
I'm CEO of Chumhum.
Chumhum'un CEO'suyum.
We need to get Chumhum to stop these practices in China.
Chumhum'ın Çin'deki uygulamayı bırakmasını sağlamak zorundayız.
You want Chumhum to stop handing over dissident names to China?
Chumhum'ın karşıt görüştekilerin isimlerini Çin'e vermesinden vazgeçmesini istiyorsunuz.
He wants Chumhum out of China so he can move in and monopolise it.
Kendi girip, pazarı monopolize edebilmek için Chumhum'ın Çin'den çıkmasını istiyor.
It was the chess piece logo from Chumhum.
Chumhum'dan satranç taşı logosuydu.
Mr. Fellner, you know that Chumhum has - many software products that use the same logo? - Yes.
Bay Fellner, Chumhum'un aynı logoda birçok yazılım ürünü olduğunu biliyorsunuz değil mi?
And this was because Chumhum itself couldn't sell software to the Syrians?
Chumhum bunları kendisi direk olarak Suriyelilere satamadığı için mi?
And did Chumhum know you were reselling software to Syria?
Peki Chumhum bu yazılımları Suriyelilere sattığınızı biliyor mu?
Your social networking Web site, Chumhum- - did you not turn over the addresses of Chinese dissidents to the Beijing...?
Sosyal web siteniz, Chumhum,... karşıt görüşlü Çinlilerin adreslerini Pekin'e havale etmediniz mi?
I work on the Chumhum help desk.
Chumhum'da yardım masasında çalışıyorum.
So, Chumhum is helping the Syrian government arrest and torture protesters.
- Demek ki, Chumhum, Suriye Hükümetine protestocuları tutuklamasında ve işkence etmesinde yardım ediyor.
Well, a week earlier, we were approached by a sales rep from Chumhum, Mr. Gross's company.
Bir hafta öncesinde, Chumhum'dan satış temsilcisi ile görüşmüştük,... Bay Gross'un şirketinden.
Yes, but Wicked Savage also took out Chumhum ads.
Evet, ama Wicked Savage, Chumhum reklamlarını da aldı.
I said, Wicked Savage also took out Chumhum ads.
Dedim ki, Wicked Savage, Chumhum reklamlarını da aldı.
Then, Your Honor, we subpoena Chumhum for records on their algorithm.
O halde Sayın Yargıç, Chumhum'u algoritmalarındaki kayıtlar için dava ediyoruz.
The algorithm is the key to Chumhum's success.
Algoritmalar Chumhum'un başarısına giden anahtardır.
- onto the first page of a Chumhum search engine result.
- Chumhum arama motoru sonuçlarında müvekkilimi ilk sayfaya getirme garantisi. - Anlıyorum.
This is a preliminary hearing to discuss - the subpoena of Chumhum's algorithm.
- Chumhum algoritması davasını görüşmek için ön duruşma yapıyoruz.
And did the plaintiffs hire you to get their product on the first page of a Chumhum search?
Peki davacılar sizi, ürünlerini Chumhum aramasında... -... ilk sayfada göstermek için mi işe aldı?
And the Chumhum algorithm just countered that gaming...
Chumhum algoritması da bu oyuna karşılık vererek...
In Chumhum's advertising department.
Chumhum reklam bölümünde.
And did you tell anyone at Chumhum about the plaintiff's
Peki Chumhum'da kimseye davacının...
There is a question of Chumhum's purchase of Wicked Savage.
Chumhum'un Wicked Savage'i satın almasıyla ilgili bir soru var.
And did you know that his company Chumhum is worth $ 86 billion?
Chumhum şirketinin 86 milyar dolar değerinde olduğunu biliyor muydunuz?
- So... have you claimed ownership of Chumhum?
Chumhum'un sahipliğini iddia ettiniz mi?
You're reluctant to reveal the Chumhum algorithm to the court.
Mahkemede Chumhum algoritmasını açığa çıkarmaya pek isteksizdiniz.
And did Mr. Gross, or anyone from Chumhum, ask you for evidence as to the truth of your accusation?
Ve Bay Gross ya da Chumhum'dan herhangi birisi suçlamalarınızın doğruluğunu ispat etmek için sizden kanıt istemedi mi?
Uh... from Chumhum?
Chumhum'dan mı?
Chumhum has millions of pages.
Chumhum'un milyonlarca sayfası var.
Do you know what the first search result is when you type "Will Gardner" into a Chumhum search engine?
Chumhum arama motoruna "Will Gardner" yazıldığında ilk çıkan şeyin ne olduğunu biliyor musunuz?
Neil Gross, president of Chumhum? Yes.
- Chumhum'un başkanı Neil Gross mu?
If they divorce, she gets nothing and she has to immolate herself on an altar of Chumhum's choosing.
Şayet boşanırlarsa, hiçbir şey alamaz ve Chumhum seçimi uğruna kendini feda etmek zorunda kalır.
And Chumhum's technical support facility is there.
Chumhum'un teknik destek faaliyetleri de orada.
The couple will be domiciled in Mountain View, California, which is the location of Chumhum's headquarters.
Çift, Chumhum'un karargâhının bulunduğu California'daki Mountain View'a yerleşecek.
CARY : The shares of Chumhum that Neil Gross offered you in the prenup, they'll be worthless if you divorce.
Neil Gross'un evlilik sözleşmesinde teklif ettiği hisseler,... boşandığınız takdirde değersiz olacaklar.
Nothing in Chumhum's 2011 10-K, either.
Chumhum'un 2011 10-K'sında da bir şey yok.
I was reviewing Chumhum's SEC filings, and there's a recurring joint venture expense, hidden in a footnote, for $ 112,000.
Chumhum'un SPK'daki dosyalarını gözden geçiriyordum,... tekrarlanan bir ortaklık harcamasına rastladım,... dipnota saklanmıştı, 112.000 dolar.
The Chumhum retainer of $ 54.6 million, no risk collar, minus the $ 12.2 million payout, we are now completely debt free.
Chumhum avukatlık ücreti 54,6 milyon,... risksiz yürütme, 12.2 milyon dolar ödemeyi çıkarırsak,... şu anda tamamen borçsusuz.
Profit participants in the firm just came into Chumhum.
Şirketteki kâr ortakları daha yeni Chumhum'a katıldı.
You bring Bishop, I bring Chumhum.
Sen Bishop'u getirdin. Ben Chumhum'u getirdim.
I just got a call from Brewer McGower at Chumhum.
Chumhum'dan Brewer McGower'dan telefon aldım.
To see if Chumhum is happy.
Chumhum'un mutlu olup olmadığını görmek için.
Why? Chumhum needs some work on a case.
Chumhum bir dava üzerine bazı çalışmalar istedi.
Now, you don't have to tell us when you take in a new client... you're a partner now... but when it infringes on territory occupied by Chumhum...
Bize, yeni müvekkil aldığın zaman bildirmek zorunda değilsin... artık bir ortaksın ama bu Chumhum'un bölgesine müdahale ederse...