Cicero перевод на турецкий
363 параллельный перевод
- Is that Bayonne or Cicero there?
- Şu Bayonne mu Cicero mu?
The place was your father's plant at Cicero, Illinois.
Mekan babanızın Cicero, Illinois'deki fabrikasıydı.
And here, Mr. Stevenson would mail me... or telephone his instructions from Cicero.
Bay Stevenson direktiflerini oraya Cicero'dan postalar veya telefonla bildirirdi.
By the way, a code name has been assigned to him'Cicero'.
Bu arada, kendisine bir de kod adı verildi'Çiçero'.
He is to be referred to as Cicero.
- Artık Çiçero olarak anılacak.
- Cicero?
- Çiçero mu?
Except the surprising fact that Herr Ribbentrop has ever heard of Cicero.
Ribbentrop'un, hayret verici bir şekilde, Çiçero adını duymuş olması hariç elbette.
You have been assigned a code name, Cicero.
Sana bir kod adı verildi, Çiçero.
Cicero.
Çiçero.
24 hour after the Cicero documents reached Gestapo headquarters Moyzisch was summoned to Berlin to report to General Kaltenbrunner.
Çiçero belgelerinin Almanya'daki Gestapo merkezine ulaşmasından 24 saat sonra Moyzisch, General Kaltenbrunner'a rapor vermek üzere Berlin'e çağrıldı.
What's the real identity of Cicero?
Bu Çiçero'nun gerçek kimliği ne?
Cicero is most uncooperative.
Ne yazık ki efendim, Çiçero işbirliğine yanaşmıyor.
When will you see Cicero?
Çiçero'yla yeni bir görüşme ayarladın mı?
- Well if Berlin doesn't know how to utilize Cicero, I most certainly do.
- Pekala... Berlin Çiçero'dan nasıl faydalanacağını bilmiyorsa da ben biliyorum.
Obviously Cicero is paying the bills for the Countess.
Kontesin faturalarını Çiçero'nun ödediği ortada.
The unknown Cicero and the well known Countess well known for her anti-German sentiments.
Bilinmeyen Çiçero ve iyi bilinen Kontes Almanya karşıtı görüşleriyle iyi bilinen.
Colonel von Richter, just what will convince you that Cicero is what he says he is, a spy selling us genuine documents of great value for a great sum of money?
Albay, sizi, Çiçero'nun söylediği kişi bir casus olduğuna, bize değeri yüksek... gerçek belgeleri yüksek bir fiyata sattığına ikna edecek şey nedir?
A talk with Cicero might help.
Çiçero'yla bir sohbetin yardımı dokunabilir.
I think it's preferable that Moyzisch remain our only contact with Cicero.
Çiçero'yla tek bağlantımızın Moyzich olması bence daha iyi.
I've come to Ankara to relieve you of all the responsibility in our relations with Cicero.
Ankara'ya, sizi Çiçero'yla aramızdaki münasebetlerin tüm sorumluluğundan azad etmeye geldim.
All documents from Cicero will be sent directly to Berlin.
Gelecekte, Çiçero'nun sağladığı tüm belgeler doğrudan Berlin'e gönderilecek.
During the next five weeks Cicero sold the Germans 35 top secret documents which brought his growing fortune to 155,000 pounds sterling.
Takip eden 5 hafta boyunca Çiçero Almanlara servetini 155.000 pound'a çıkaracak olan 35 çok gizli belge sattı.
And yet despite the unerring accuracy of the information gathered from the documents German Intelligence refused to act upon it out of fear that Cicero might be a British plant.
Belgelerden elde edilen istihbaratın şaşmaz doğruluğuna rağmen Alman İstihbaratı, Çiçero'nun bir İngiliz ajanı olabileceği korkusuyla harekete geçmeye yanaşmıyordu.
In replay your query concerning authenticity documents obtain from Cicero, am firmly convinced material genuine.
Çiçero tarafından sağlanan belgelerin gerçekliğine dair sormuş olduğunuz sorunun cevabı, materyalin hakiki olduğuna inandığımdır.
Cicero lives within British Embassy obviously has access to top secret information.
Çiçero İngiliz Büyükelçiği'nde yaşamaktadır ve belli ki üst düzey istihbarata erişebilmektedir.
Cicero?
Çiçero?
Cicero probably left anything incriminating lying about.
Dostumuz Çiçero geride kendisini ele verecek bir şeyler bırakmamıştır...
In short Cicero could be any one of us.
Özetle, Çiçero her hangi birimiz olabilir.
Cicero has not appeared once.
Çiçero bir kez bile görünmedi.
How easily Cicero acquired the documents he wanted to sell.
Çiçero kendi satmak istediği belgeleri ne de kolay ele geçiriyordu.
And I'm afraid, Moyzisch, that your friend Cicero has just about outlive his if any.
Ve korkarım Moyzisch, dostun Çiçero kendisinkini yitirmek üzere eğer vardıysa.
You are to protect Cicero from the British at all costs until we get that film.
Filmi ele geçirene dek, Çiçero'yu hayatınız pahasına İngilizlerden korumalısınız.
After that, Moyzisch, it will be up to Cicero to protect himself from the British and from us.
Daha sonra Moyzisch, kendisini korumak Çiçero'ya kalacak İngilizlerden ve bizden.
It isn't likely you will choose to kill Cicero on a crowded street or in front of a policeman.
Çiçero'yu kalabalık bir caddede ya da polisin gözü önünde öldürmeyi tercih etmeyeceksiniz.
We want Cicero, and we want him alive so he can tell us just how much the Nazis have found out.
Biz Çiçero'yu istiyoruz ve onu canlı istiyoruz. Böylece bize Naziler'in ne kadarını öğrendiğini söyleyebilir.
Cicero and the British?
Çiçero, İngilizlerle mi?
In the restaurant, they passed Cicero a note.
Dahası, restoranda Çiçero'ya bir not ilettiler.
'Have just received personal letter from Countess Anna Staviska naming Cicero as British agent.
'Kontes Anna Staviska'dan almış olduğum bir mektup Çiçero'nun İngiliz ajanı olduğunu dile getiriyor.
Calpurnia's cheek is pale, and Cicero looks with such ferret and such fiery eyes as we have seen him in the Capitol being crossed in conference by some senators.
Calpurnia'nın beti benzi uçmuş. Cicero'nun gözleri de nasıl alev alev yanıyor. Mecliste gördüğümüz gibi tıpkı, senatörlerle tartışıp çatıştığı zaman.
Did Cicero say anything?
Cicero bir şey söylemedi mi?
O Cicero, I have seen tempests, when the scolding winds have rived the knotty oaks, and I have seen the ambitious ocean swell and rage and foam, to be exalted with the threatening clouds.
Bak bana Cicero, ben çok fırtınalar gördüm. Meşeleri söktüğünü gördüm hırçın rüzgarların. Azgın okyanusları gördüm köpükler içinde gemi azıya almış bulutlara karşı.
Farewell, Cicero.
İyi geceler Cicero.
But what of Cicero?
Cicero için ne dersiniz?
Cicero being one.
Cicero da var içlerinde.
- Cicero?
- Cicero da mı var?
- Cicero is dead, and by that order of prescription.
- Cicero da ölmüş aynı fermanla.
East Cicero, Illinois.
Doğu Cicero, Illinois.
Your tongue is old but sharp, Cicero.
Dilin yaşlı ama sivri, Cicero.
I don't like Cicero's implication.
Cicero'nun imasından hoşlanmıyorum.
Faber est suae quisque fortunae, said Cicero.
"Faber est suae quisque fortunae", demiş Cicero.
- Cicero Grimes.
- Cicero Grimes.