Cile перевод на турецкий
283 параллельный перевод
Selfish, merciless... I suffered a lot, I even fell ill.
Ben çok çile çektim, hasta oldum.
Isn't that precisely why you've been suffering all this time?
Bunca zaman bu kadar çile çekmenin nedeni de bu değil miydi?
I've been drifting and dreaming, and now I seem to be living through the struggle and the bitterness again.
Bense yıllarca sürüklendim, hayaller kurdum, ve şimdi yine aynı çile ve ızdırapları yeniden çekiyor gibiyim.
Then he started tormenting me.
Sonra Johannes bana çile çektirmeye başladı.
"The things I've suffered for you".
"Senin için çektiğim onca çile."
No ordeal like the end of Camille
# Camille'in sonu gibi bir çile de yoktur.
Beth, I know this has been a terrible ordeal for you, but I had no alternative.
Beth, bu senin için büyük çile biliyorum ama başka şansım yoktu.
You'd think being a doctor and seeing so much of pain and suffering... that I've got problems enough for one man.
Bir doktor olup da o kadar acı ve çile gördükten sonra sanarsın ki bir adama yetecek kadar sorunlarım var.
I can make a joke that this whole sorry business... is worth it for the trouble I've caused you.
Sana çektirdiğim onca çile için özür dilesem şaka gibi gelecektir kulağa.
It excites him to see us suffer.
Bizim çile çektiğimizi görmek onu heyecanlandırıyor.
He still connects you with the pet shop where he was so miserable.
O hala seni çok çile çektiği evcil hayvan dükkanı ile ilişkilendiriyor.
Some gave strength to people at the time of the worst ordeal.
Bazıları en kötü çile anında insana güç verir.
Miracles are born out of silence, not in this confusion!
Hem mucizeler çile çekmekten doğar. Bu karmaşanın ortasında görülmez!
Alas, we are born to suffer.
Heyhat, çile çekmek için doğmuşuz.
It is Friday, the day of Our Lord's Passion
Bugün Cuma yüce Rabbimizin Çile Günü
Six skeins of white wool.
Altı çile beyaz yün.
How long will we have to pay for the sin of being born in Montelepre?
Daha ne kadar Montelepreli olduğumuz için çile çekeceğiz?
What I've had to put up with
Bu çektiğim çile nedir.
We drew lots
Yeterince çile çektik.
Suffered rather badly in concentration camps during the war, which rather adds to our embarrassment.
Savaş sırasında toplama kamplarında çok çile çekmiş. Bu da bize daha çok sıkıntı veriyor.
I know how you suffer, but no one suffers more than I.
Ne çileler çektiğinizi biliyorum ama en çok çile çeken de benim.
I am the man whose life and soul are torture.
Ben tüm yaşamı ve ruhu çile dolu bir kulum.
I didn't realize they were such a trial to you.
Onlar yüzünden çile çektiğini hiç düşünmemiştim.
Work is part of suffering of life and suffering tempers the soul.
Çalışmak, hayatta çekilen çilenin bir parçasıdır ve çile çekmek ruhu olgunlaştırır.
Better to sit around in a warm place then to strain together with others.
En iyisi sıcak bir yerde oturup hepberaber çile çekmek.
And so much suffering makes me high
# Ve çok çile çekmek beni heyecanlandırıyor. #
For years, I've suffered.
Yıllardır çile çekiyorum.
" Then came another trial :
" Sonra başka bir çile :
There is great suffering.
Büyük bir çile var.
"I've no grievances. Give me any punishment as you wish"
"Bana eziyet vermez aşkım için çektiğim çile"
Our kind is suffering, in this world and the next.
Bizim gibilerin kaderinde dünya ahiret çile çekmek var.
It's really heavy.
Hergün çekilir mi bu çile! ?
This ordeal is putting human endurance to the test.
Bu çile, insan sabrını zorluyor.
* For suffering and pain *
Çile ve acı için de.
He could never wear a cilice.
Asla dikenli zincir ( * ) giyemezdi. ( Opus Dei mezhebinin bir çeşit çile ayini )
I have worked and slaved and suffered for this house every bit as much as you have!
Asla! Ben de en az senin kadar bu ev için çalıştım, çırpındım... ve çile çektim.
I would've returned to Berlin earlier, with a passion, but I was afraid I'd get taken again at Germany's border to the castle.
ama Alman sınırındaki kalede çile çekmeye razı olmadım. Oh, Luise, bunu nasıl özlemişim.
- Misery and hell, eh?
- Çile ve cehennem ha?
My fleeing will have been as useless as my sacrifices and suffering.
Çektiğim onca çile verdiğim onca emek boşa gitmiş olacak.
Madness or death is the fate of the unfortunate native who is subjected to the ordeal by the priest of his tribe.
Delilik ya da ölüm,... pek çok yerlinin sonu, kabîle râhiplerinin emriyle bu çile ve korku dolu yolla olmuştur.
I want to discipline myself for about 3 years.
Üç yıl kadar çile doldurmayı düşünüyorum.
I don't understand why Buddha came to this world and give us such suffering.
Buda bu dünyaya gelip niçin bize böyle bir çile vermiş anlamıyorum.
The show to see is The Passion on the mountain by hot new director, Daniel Coulombe.
Dağdaki Çile yeni bir yönetmen : Daniel Coulombe. Daniel Coulombe konservatuvarda birinci olmuştu.
... worked on his Passion for years.
... dört yıI boyunca Çile'ye çalıştı.
- I mean... having to play the Passion on the mountain... isn't it somewhat ridiculous?
- Yani... Dağlarda Çile'yi oynamak... biraz komik değil mi?
I am thy father's spirit... doomed for a certain term to walk the night... and for the day confined to fast in fires.
Ben senin babanın ruhuyum... Geceleri dışarda dolaşmaya... Gündüzleriyse alevlerde çile doldurmaya mahkumum.
Did me brother have you doing penance all night again?
Bütün gece günahlarının kefareti için çile mi doldurdun yine?
The more confusd we are the easier it goes
"Zefere giden yolda çile çeken kutsaldır!"
Hopelessness, despair, cruelty.
Çaresizlik, çile, zulüm.
- Hmpf! - How can they let us suffer like this?
Böyle çile çekmemize nasıl izin verebilirler?
Luigi. Are you gonna stop moping'around?
Çile çekmeyi bırakacak mısın?