Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ C ] / Clinics

Clinics перевод на турецкий

350 параллельный перевод
That's why we have to get the care facilities, prisons, clinics and insane asylums to support us unequivocally.
Bakımevleri, klinikler, ve deli hastaneleri.. .. şüphesiz bizi desteklemeli.
One of the best clinics in the country.
Orası ülkenin en iyi kliniklerinden.
Raymond Halder, owner of a chain of clinics, is also the head of the largest drug counterfeiting ring in the U.S.
Raymond Halder kendisi klinikler zinciri sahibi aynı zamanda Amerika'daki ilaç sahteciliği halkasının da başı.
Halder Clinics reports every dime of income.
Halder Klinikleri her kuruşu yasal olarak raporlamışlar.
I'm Raymond Halder of the Halder Clinics.
Ben, Halder Klinik'lerin sahibi Raymond Halder.
You know, if these people were trying to sell me counterfeit drugs, I owe you my thanks and the thanks of my patients at the Halder Clinics.
Eğer bu insanlar bana sahte ilaç satmaya çalıştılarsa ben ve Halder Klinik'teki hastalar size teşekkür borçlular.
I'm Raymond Halder, Halder Clinics.
Ben Raymond Halder, Halder Klinikleri.
Perhaps I could help you determine if the Dilatrin you have in your clinics is counterfeit or real.
Kliniklerinizde bulunan Delatrin'in gerçek mi yoksa sahte mi olduğunu belirlemenize yardımcı olabilirim.
With someone like you on the staff of Halder Clinics, we could eliminate the problem of counterfeit drugs once and for all.
Halder Kliniklerinde sizin yeteneğinizde bir personel olsa sahte ilaçları imha etme problemini çözmüş olurduk.
Give me a chance to sell you on Halder Clinics.
Halder Klinikleri sizi tanıtmam için bir şans verin.
One of his own clinics is around the corner on 16th Street.
Kliniklerinden birisi 16. caddenin köşesinde.
Respectable baronets from colleges do not seduce female patients in clinics.
Heyetin saygıdeğer bir baroneti klinikte kadın hastaları taciz etmez.
When clinics or hospitals heard that she was Jean Zay's wife, they didn't have the courage to admit her.
Hastane ve klinikler onun Jean Zay'in eşi olduğunu duyunca onu kabul edecek cesareti bulamadılar.
The rich who go mad are not here, they're hidden in private clinics... of course it's understandable... just imagine if poor people realized that even the rich go crazy!
Gerçek deliler burada değil. Onlar özel kliniklerde tutuluyorlar. Ve elbette bu anlaşılabilir bir şey.
Clinics have been established at the following locations :
"Klinikler aşağıdaki yerlerde kurulmaktadır :"
He believed in free clinics.
Klinikler parasız olmalı derdi.
Free clinics for worker's suburbs.
İşçi mahallelerinde ücretsiz klinikler.
And don't forget our own premises dental and medical clinics staffed by the world's finest professionals.
Diş hekimimizin muayenehanesini ve en ünlü uzmanlardan oluşan kardrosuyla, kliniklerimizi de unutmamak gerek.
He also said that you could work in the clinics archives.
Ayrıca senin kliniğin arşivinde çalışabileceğini söyledi.
We are, as you might have guessed, in charge of St. Anna Clinics archives, the largest hospital archives in Europe and one of the largest in the world.
Siz de tahmin etmiş olmalısınız. Biz Azize Anna Kliniği'nin arşivinden sorumluyuz. Burası Avrupa'nın en büyük hastane arşividir.
Cryonics clinics have been developed to meet this demand.
Cryonics * klinikleri bu talebi karşılamak için kurulmuştur.
Oh, Jake, on your way out check out our file of free clinics nearby.
Jake, çıkarken bu civardaki ücretsiz kliniklerle ilgili dosyaya bakmayı unutma.
At least 11 Underground Army members have been in the D.C. area and we suspect them in at least 100 bombings of abortion clinics porno houses, gay clubs all over the country.
Bu hafta, Gizli Ordu'nun 11 üyesi başkentteydi kürtaj uygulayan kliniklere porno, eşcinsel kulüplerine suikast düzenleyebilirler.
Check all the clinics.
Tüm klinikleri kontrol et.
We're getting food banks, medical clinics, shelters for the homeless...
Burdan çıkarımız aş evleri, tıbbi klinikler, evsizler için barınaklar- -
All worked in abortion clinics.
Üçü de kürtaj kliniklerinde çalışmış.
All the clones worked in abortion clinics.
Bütün kopyalar kürtaj kliniklerinde çalışmış.
No clinics.
Kliniği unut.
This lists conferences and clinics you are required to attend.
Tüm stajyerlerin gelmesi gereken... ... konferans ve kliniklerin listesi burada.
Check hospitals, clinics, shelters.
Hastaneler, klinikler, barınaklar.
I was in one of their clinics, but then I escaped.
Onların muayenehanelerinden birindeydim ama sonra kaçtım.
"Great Benefit would be financially justified in investing in bone-marrow clinics."
Great Benefit, kemik iliği kliniklerine yatırım yapmak üzere finansal olarak hazırlanmalıdır. "
Other clinics?
Başka klinikler mi?
Clinics, halfway houses, treatment centers, detox units.
Klinikler, bakım merkezleri, uyuşturucuyla mücadele birimleri.
Word's getting out we're handling the overflow from three different clinics now.
Diğer üç kliniğin fazlalarını da biz alıyoruz.
Blowing up clinics. Bastards!
Klinikleri bombalamak.
- I'll give you names of clinics.
- Size bazı klinik isimleri verebilirim.
We figure abortion clinics are a good place to meet loose women.
Biz kürtaj kliniklerini bir sürü kadınla tanışmak için uygun bir yer olarak görüyoruz.
My graduate advisor believed we should experience prisons, clinics, halfway houses.
Tez danışmanım mümkün mertebe farklı yerlerde tecrübe kazanmamızı istiyordu. Hapishaneler, klinikler...
He either has his company... start payin'out phoney claims to fake clinics we set up... or he pays hesh the 250 grand he owes him... which we know he cannot do... or It's a rainy night in lyndhurst.
Sana verdiğim parayla Cadillac sürüyorsun ve daha mı istiyorsun? Bütün plan değişti. Şunu sakın unutma.
Either his company pays out phony claims to fake clinics we set up or he pays Hesh the 250 grand he owes him which we know he cannot do.
Ya şirketi, kuracağımız hayali kliniklere sahte talepler için para öder ya da Hesh'e borcu olan 250 bini öder ki ödeyemeyeceğini biliyoruz.
- I'll get a list of STD clinics.
- Sana kliniğin numarasını bulayım.
They send volunteers to... Wow. ... set up clinics and educate people about HIV.
Klinikler kurmak ve insanları HIV hakkında eğitmek için gönüllüleri yolluyorlar.
We also found matches at four separate clinics and hospitals.
Dört ayrı klinik ve hastanede aynı kayıtlardan bulduk.
In private clinics.
Özel kliniklerde.
Instant word comes that Father is dead... that the Council is leaderless. Bombs that have already been planted will be set off... at Prozium clinics and factories around Libria.
Peder'in öldüğü ve Konsey'in lidersiz kaldığı duyulunca Prozium klinik ve fabrikalarına yerleştirilen tüm bombalar patlayacak.
Instead of free clinics...
Bedava klinik yerine...
the clinics are all sick and tired of this case.
Bir o sıkılmadı.
I mostly conduct clinics, you see, and- -
- Ben genellikle klinikler ile çalışırım- -
But even the very best of health clinics can only trade on a temporary basis.
Ama en iyi sağlık klinikleri bile sadece geçici kaynaklar üzerinde spekülasyon yapabilirler.
I don't care how many clinics he's saving.
Kaç kliniği kurtardığı umurumda değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]