Clinique перевод на турецкий

It must be Friday, Kel, because if it was Saturday it would be "Essence de Free Clinique."

Bugün cuma olmalı Kell, cumartesi olsa "bedava klinik" kokusu olurdu.

But my roommate, he lent me his Clinique because he's from Chestnut Hill and he's got...

Oda arkadaşım bana Clinique'ini verdi, çünkü o...

It's from a Clinique ad I did.

Yeraldığım Clinique reklamına ait.

She's one step above working at the Clinique counter.

Onun işinin güzellik salonununda çalışmaktan farkı yok ki.

Some Calvin Klein 720-count sheets, the entire Clinique skincare line, some aromatherapy candles, a loofah...

Calvin Klein çarşafları, bütün Clinique yüz bakım serisi, aroma terapi mumları, kese...

Clinique for men.

"Erkek kliniği"

And yet, on any given day, you can remember which department store is giving away a free Clinique bonus.

Herhangi bir günde hangi mağazanın Clinique indirimleri verdiğini hatırlıyorsun ama.

I swiped the new fall colors at the Clinique counter at Macy's.

Macy'nin Clinique rafındaki yeni son bahar renklerini yürütmüştüm.

Patient come to my clinique : I had collywobbles, it's appendicitis

Hastam kliniğe geldiğinde karın ağrım var diyecek, apandisit teşhisi koyacaktım.

.. Lancôme, Dior, Shiseido, Chanel, Clinique,..

Lancome, Dior, Shiseido, Chanel, Clinique,..

Every woman who's ever purchased $ 75 worth of Clinique products... - has some tote bags.

Clinique'ten 75 Dolar değerinde malzeme alan her kadının bir taşıma çantası vardır.

A little Clinique.

Clinique cilt bakımı.

- Clinique, let me holler at you for a second.

Clinique, seninle bir şey konuşacağım. - Ne?

Clinique here gonna take you in the other room and fuck the gay out of you.

Clinique seni yan odaya götürüp eşcinselliğini bitirecek.

- Clinique gonna make it work!

Clinique işe yaratacak.

Clinique gonna take you out the room and fuck the gay out of you.

Clinique öbür odada seni, eşcinselliğin kalmayana kadar, düzecek.

Hey, Clinique. How you doing, baby?

Nasılsın Clinique?

All right, let's scoot away from the clinique counter for a minute...

Tamam tamam, karşı saldırını bir dakika beklet...

Clinique, just hear me out.

Clinique, şimdi duydum.

Clinique is putting the screws to me.

Clinique beni sıkıştırıyor.

It's Clinique Happy.

Evet. "Klinik'ten Mutluluk."

- Clinique.

- Klinik vaka.

Clini - clinique.

Clinique.

- Gigantism runs in Clinique's family.

- Dev hastalığı Clinique'in ailesinde.

- Yes, Clinique, really.

- Evet, geleceğim.

- I must go, Clinique.

Bırak öyle olsun. - Gitmem lazım Clint.

My mother worked in an M-Clinique, in cosmetics.

Benim adım Clint ve ben mesaj taşırım.

They call me all my life Clinique, even before I Sat

İnsanlar bana buradan çok önce Clint diyorlardı.

Clinique is very intelligent.

Clint akıllı bir adamdı.

You know, in the past, I was the face of Clinique, a French-Canadian anal rejuvenation clinic.

Biliyor musunuz, eskiden Clinique'in yüzüydüm, bir Kanadalı Fransız anal gençleştirme kliniği...

Clinique, Lancôme, MAC.

Clinique, Lancôme, MAC.

The clinique lady says I have witch undertones.

Clinique kullanan bayanlar benim soluk tenli bir cadı olduğumu söyleyecekler.