Computer перевод на турецкий
20,755 параллельный перевод
It'll decrypt Ryan's computer passwords.
Ryan'ın bilgisayar şifresini kıracaktır.
All we have to do is get inside his computer and see what we find.
Tek yapmamız gereken bilgisayarına girip ne bulacağımıza bakmak.
Well, if that's what you're worried about, I'm pretty sure that computer's on fire.
Eğer endişeniz buysa ordaki bilgisayarın yandığından oldukça eminim.
- Yeah, I'll put it down when you tell me what the hell you're doing with my computer.
- Bilgisayarımla ne halt ettiğini söylediğinde indireceğim silahımı.
What did you give me to put on Ryan's computer?
Ryan'ın bilgisayarına ne koydurdun?
Did you give your computer a girl's name?
Bilgisayarına bir kızın adını mı verdin?
I want my life back, and given your new relationship with your computer, it's time you get yours back, too.
Hayatımı geri istiyorum, ve bilgisayarınla olan ilişkine yeni bir isim vermen, seninkini de geri almanın zamanı geldi.
And what's she doing on his computer?
Ve bilgisayarıyla ne yapıyor?
Wait till you see what the computer lab boys found on Jordan's hard drive.
Bilişimdeki çocukların Jordan'ın laptopunda ne bulduğunu görene kadar bekle.
I'm not allowed a computer, much less a window to the world.
Benim bilgisayara erişim izim yoktu. Dünyaya eksik bir pencereden baktım.
Just get off my fucking computer.
Bilgisayarımdan çıkın.
Our computer's broke.
Bilgisayarım bozuldu.
I thought if a computer isn't working, you try and get it fixed.
Düsündüm ki eger bilgisayar calismiyorsa, düzeltmeye ugrasırsın.
You had all my recipes on that FileMaker program on your computer.
Bilgisayarında dosya olusturma programı icin bütün tariflerim var.
I'll get us a new computer tomorrow.
Yarın bize yeni bir bilgisayar getiriyorum.
Then I can see if we can pull your recipes up from Ike's computer, and that way they...
sonra bakalım tariflerimiz işe yarayacak mı? Ike'ın bilgisayarından, sonra
Ike's computer!
Ike'ın bilgisayarıı!
My computer is off the network, and... and this computer didn't mirror that computer.
Bilgisayarımının internet baglantısı yok ve bu bilgisayar digerini kopyalamıyor.
What if you can access my e-mail account from this computer through iCloud?
Eğer sen benim e-mail hesabıma iCloud üzerinden erişebiliyorsan?
I don't even own a computer.
Bilgisayarım bile yok benim.
Well, I know you said your computer was broken, so...
Güzel, bilgisayarının bozulmuş olduğunu biliyordum, ve...
One night, y-you say all our computer stuff is broken, and you...
Bir gece, t-tüm bilgisayar şeylerinin bozulduğunu söyledin, ve sen...
Right now, the people of Denmark are working on a biometric computer superstructure which will allow people all around the world to identify the trolls in their communities.
Şu an, Danimarka halkı biyometrik bir bilgisayar kompleksi üzerine çalışıyor. Bu kompleks, dünyanın her yanından insanların kendi toplumlarındaki trolleri tespit etmesine yardımcı olacak.
Gonna help me get my office computer set back up.
Ofis bilgisayarımı kurmama yardım edecek.
She said he mostly uses the computer to download photos of old ships.
Bilgisayarı genellikle eski gemilerin fotoğraflarını indirmek için kullandığını söyledi.
- The computer's right here.
- Bilgisayar şurada.
Like computer chips.
Bilgisayar çipleri gibi.
- She's just going to the computer.
- Bilgisayara gidiyor.
You opened a stolen beta on your personal computer?
Çalıntı betayı kişisel bilgisayarında mı açtın?
I told you to stop FaceTiming me while I'm on the computer.
Ben bilgisayardayken beni FaceTime'dan arama demiştim.
I'm at my computer, freestyling, just kind of jammin'out, you know, before I knew it I had thrown together the greatest video-chat app the world has ever seen.
Öylesine takılıyordum, zaman öldürüyordum. Farkına varmadan dünyada görüp görebileceğin en iyi görüntülü görüşme uygulamasını uyduruverdim.
You should see all the things he's posted on his computer!
Bilgisayarında yayınladığı şeyleri bir görsen!
And if you get back on that computer, you are done!
Ve o bilgisayara dönersen, bittin!
Your brother was being punished for using the computer, and you decide to just leave with him? !
Kardeşin bilgisayarı kullandığı için ceza aldı, ve sende gidip onu geri çıkartmaya mı karar verdin?
Get off of that computer right now!
Şu bilgisayarın başından hemen kalkın!
Get off that computer!
Kalkın bilgisayarın başından!
You boys better not be on that computer!
Umarım o bilgisayarın başında değilsinizdir!
You dare lock me in the pantry so you can play on your computer? !
Bilgisayarda oynamak için beni kilere kilitlersin ha!
You're both grounded from the computer... forever!
İkinizde bir daha asla bilgisayar... kullanmayacaksınız!
A manual On how to hack the computer of a cherokee automobile.
Cherokee aracındaki bilgisayarı... nasıl kıracağına dair kullanım kılavuzu.
I was thinking, like, a computer camp, or something?
Düşündüm de, bilgisayar kampı da olabilir mi?
Right, computer camp, where you went last year.
Doğru, geçen sene gittiğin kamp gibi mi.
No more zoning out on your computer games, skulking round town doing God knows what.
Daha fazla bilgisayar oyunlarına dalmak yok, İnatçılığından bildiğini okuyor.
So, why do you have all that stuff on your computer?
Peki, neden bilgisayarındaki tüm o şeyleri yapmıyorsun?
I'm not at my computer, but soon as I get back.
Laptop yanımda değil ama geri döner dönmez...
Janet left her computer signed in to an e-mail account, but it looks like it was just for work.
Janet bilgisayarını bir e-mail hesabına açık bırakmış ama görünen o ki, sadece iş için kullanıyormuş.
Toyman Jr., you're the computer expert.
Oyuncakçı Jr., sen bilgisayar uzmanısın.
And you-you are freaking me out for an evil blonde computer face.
Ve sen de bilgisayardan görünen kötü bir sarışın olarak beni korkutuyorsun.
Which means we lost our best hacker while we're dealing with a living extraterrestrial computer.
Yaşayan bir dünya dışı bilgisayar ile karşı karşıyayken, en iyi hackerımızı kaybettik demek oluyor bu.
Okay, so, an alien living computer is trying to infiltrate the US military.
Tamam, uzaylı bir canlı bilgisayar ABD ordusuna sızmaya çalışıyor.
You need to shut down its on board flight computer.
Uçuş bilgisayarını kapatman gerek.