Decor перевод на турецкий
334 параллельный перевод
As for the flowers, and the decor, give them the best of everything.
En lüks kutlama ve servisi yapın.
Clumsy elephants have ruined my decor.
Sakar filler dekorumu mahvettiler.
The costumes and the decor are the most beautiful Ratov has ever done.
Kostümler ve dekor, Ratov'un bu zamana kadar yaptıkları içinde en güzelleri.
I said I'm your subject! You know that a beautiful painting completes the decor.
Dekoru tamamlayan harika bir tablo.
Your appearance, the decor of the room, things like that.
Görünüşünüz, odanın dekoru, buna benzer şeyler.
... sculptured portals, ranks of doors, galleries... transverse corridors leading to deserted salons... encrusted with the ornamentation of another age... silent rooms, where footsteps are absorbed... by carpets so heavy, so thick... that one hears no step... as if the very ear were far away... far away from this numb, barren decor... far from this elaborate frieze beneath the cornice... with its branches and garlands... like dead leaves... as if the floor were still sand and gravel, or stone slabs... over which I advanced once again... as though to meet you... between richly panelled walls... stucco, moldings, paintings... framed prints amidst which I advanced... among which I found myself already... waiting for you... very far from the setting I stand in now... before you, waiting again... for one who will not come again... who will no longer keep us apart... tear you from me.
... oymalı girişler, sıra sıra kapılar, galeriler... başka bir çağdan kalma süslemelerle bezenmiş... metruk salonlara götüren birbirine dik koridorlar... sessiz odalar ; çok ağır, çok kalın halıların... ayak seslerini yuttuğu... adımların duyulmadığı... sanki dalıp gitmiş sırdaşlar... bu cansız, yavan dekordan çok uzaklara... kornişin altında, ölü yapraklar gibi dal ve çelenkleriyle... özenle hazırlanmış... bu frizden uzaklara... üzerinde bir kez daha yürüdüğüm zemin sanki hâlâ... kum ve çakıl veya taş döşeme... sana kavuşmak için adeta... zengin ahşap kaplamalı duvarlar arasında... ustuka, silme, tablolar... aralarından geçtiğim çerçeveli gravürler... seni beklerken içlerinde çoktan... kendimi bulduğum... şu an senin huzurunda bulunduğum mekândan... çok çok uzaklarda ; ve yine beklerken... bir daha gelmeyecek birini... artık bizi ayıramayacak birini... seni benden koparan.
"Disjointed decor, cheap shock effects."
'Aynı dekor, ucuz şok efektler.'
I know, but I'm looking for one with a red decor.
Biliyorum fakat kırmızı mizansen ile dekor edilmiş olanı arıyorum.
Now, don't expect anything lavish in the way of decor.
Dekor yönünden beklentiniz olmasın.
The hotel gets free decor, the guests can look at good paintings the painter can make a sale, and Mom gets a commission.
Otel bedava dekor sağlar, müşteriler iyi resimler görür sanatçı satış yapar ve annem komisyon alır.
All we need is two ballet girls to complete the decor.
Dekoru tamamlamak için tek eksik iki balerin kız.
Anyway, the decor of my drawing room is much more appropriate. And tasteful.
Ayrıca, benim resim odamın dekoru daha güzel ve zevkle döşeli.
What a nice decor.
Ne güzel bir dekor.
As for the decor, it is discreet without being elegant... the seating comfortable, and the atmosphere intimate... whilst the lighting subtly enhances... even the most ravishing companion.
Dekorunun tarzı yok ama mütevazi. Sandalyeler rahat, ortam sıcak. Aydınlatma, yanınızdaki en göz alıcı misafirinizi bile daha da güzel gösteriyor.
I'm sorry for your decor, Colonel.
Burada bazı şeyler pekiyi görünmüyor.
... brilliant decor, naives, public's childish credulity, all of that are things of the past.
... parlak dekorlar, naiflikler halkın çocukça saflığı, bütün bunlar geçmişte kaldı.
I don't know why, but I love this decor.
Neden bilmiyorum ama bu dekoru seviyorum.
But if you really want a regiment of the line that is really saying something about interior decor, then you've got to go for the Durham Light Infantry.
Ama eğer birinci sınıf bir alay istiyorsanız iç dekorasyonda gerçekten bir şey diyen bir alay o zaman mutlaka Durham Hafif Piyade birliği.
its own territory. Urbanism is this takeover of the natural and human... environment by capitalism, which... logically developing into absolute domination, can and must... remake the totality of space... as its own decor.
Urbanism is this takeover of the natural and human... takip ederek artik kendi özel dekorunun içindeki boslugun bütünlügüne yeniden biçim verebilir ve vermelidir.
Thus its decor becomes... everywhere inflammable as a high school in France.
Dekoru en az Fransiz okulu kadar yanici hale gelmektedir. "
The decor includes flags of all nations...
Dekor bütün ulusların bayraklarını içeriyor...
- Certainly not the decor, was it?
- Dekordan kaynaklanmadığı kesin.
We can change anything, Minister. The furniture, decor, office routine...
Mobilya, dekor, alışılmış programlarımız neyi isterseniz değiştirebiliriz.
Nice decor, though.
Dekor güzelmiş ama.
It's even better. The decor is rather gloomy.
- Burası bayağı kötü görünüyor.
Maybe not in the hotel, but with decor, looking like it.
Belki otelin içinde değil, ama dekorlar sayesinde, ona benzer bir yerde.
Boys, enjoy the decor.
Çocuklar, keyfinize bakın.
Matches the decor.
Ortama çok uygun.
Well, it's not the accommodations, General, it's the decor.
Bu konfor değil General, bu bir dekor.
You think I could sell this elegant decor for a measly 75 bucks?
Bu nadide parçaları sadece 75 kağıda satacağımı mı sanıyorsun?
Yes, the Mambo... goes best with this decor.
Bu arabanın dekoruna... en çok mambo yakışıyor.
Or is it the decor?
Yoksa dekordan mı?
Federation decor.
Federasyon dekoru.
– And rather a fabulous taste in decor.
- Dekorasyon zevki de güzel.
If you spent as much money on the meal, Mr Spica, as you waste on the decor, your taste in good food must surely improve.
Dekor için harcadığınız kadar parayı, yemek için harcarsanız, yemek zevkiniz daha da gelişecektir.
it's their last decor.
Bu, onların son dekorudur.
Lovely decor.
Güzel dekor.
Nice decor.
Güzel dekor.
We need something that complements my decor and pleases Dad.
Hem salonuma hem de babama uygun bir şey bulmalıyız.
- The romantic decor was a trap.
- Romantik dekor bir tuzaktır. - Buyurun.
What tasteful decor!
Ne kadar zevkli bir dekor!
And so in the opinion of this critic, Mickey's Good Time Tavern is anything but... dismal decor, perfunctory service... and cuisine only marginally preferable to hunger.
Eleştirmen görüşü Mickey'nin Keyifli Zaman Tavernası'ndan uzak durmanız yönünde. İç karartıcı dekor, baştan savma servis ve sadece açlığınızı gideren bir aşçılık.
I'm checking the decor, the lighting, the traffic flow.
Dekoru, ışıkları, trafik akışını kontrol ediyorum.
I didn't come for the decor.
Dekorasyonu görmeye gelmedim.
Well, thank you for the thought, Dad, but it doesn't really fit in with the decor of my apartment.
Baba düşündüğün için teşekkürler ama evimin dekorasyonuyla pek uymuyor.
The decor, the music, the menu- - all authentically Enaran.
Dekor, müzik, menü... Hepsi Enaran'da.
A pure pine coffin with hand carvings. The inner lining is made of rayon as well as the decor. This comes with a flower arrangement.
El oyması çok moda ve iç kaplaması dekora uygun suni ipekten bir tabut Ve de çiçek düzenlemesiyle birlikte
- The décor.
Dekor için.
- The decor, the panelling...
Dekor, lambriler...
I need to talk to you about Mr. Hart's rules on office décor.
Seninle Bay Hart'ın ofis dekoru kuralları hakkında konuşmam gerekiyor.
Either way, the décor needs work.
Her iki durumda da dekor çok kötü.