Deva перевод на турецкий
394 параллельный перевод
We're giving Mr Regis some last aid
Bay Régis'e biraz deva bulalım dedik.
Here's Jericho, alias the Trumpet, alias the Sandman, alias Sweet Dreams, because he cures nightmares.
Karşınızda Jericho, namıdiğer Trompet, namıdiğer Uyku Perisi namıdiğer Tatlı Düşler, çünkü kabuslara deva bulur.
Canst thou not minister to a mind diseased, pluck from the memory a rooted sorrow,
Kafanın derdine de deva bulamaz mısın? İçimize kök salmış bir düşünceyi, söküp atamaz mısın aklımızdan?
But there's nothing wrong with me that a million dollars won't cure.
Bir milyon dolar deva olmasada zararıda olmaz.
Marriage isn't the answer to everything.
Evlilik her derde deva değil.
- There's one who can help.
- Derdine deva var.
Friends, I have here in this valise nostrums, cure-alls, panaceas, unguents, oils and healing waters.
Dostlarım, bu valizde her derde deva, derhemler, yağlar ve iyileştirici sular var.
In good time I shall offer to the public my secret herbal elixir, the certain cure for aches and shakes, for languishments of the limbs and troubles of the trunk.
Oraya vardığımda halkın arasına karıştım ve, onlara her derde deva olacak bu yılanı anlatmaya başladım. Evet, bu yılan sayesinde bütün rahatsızlıklarınızdan kurtulabilirsiniz.
All of us have cause to wail the dimming of our shining star... but none may help our harms by wailing them.
Parlak yıldızımızın sönmesi hepimizi derinden üzdü, ama ağlamak da derdimize deva olmaz.
We got all kinds of nostrums and remedies.
Bizde her türlü kocakarı ilacı ve deva vardır.
The Soviets are supposed to look after us, but that solves none of our immediate problems.
Sovyetler bize bakacaklarını söylüyorlar ama bu bizim hiçbir derdimize deva olmuyor.
These paintings, surely, are full or our ingenuity, of our brotherly feelings which make life so beautiful and friendly, but... I am trembling to say it, like a comical character in Chekhov, or a boy talking about love for the first time with his father, in these paintings there are our errors, we should take them off these walls and put them in the depot,
tabii ki şu resimler ustalıkla resmedildi, kardeşlik duygularımızla, hayatı güzel ve samimi oluşturan duygularla, fakat, titreyerek onu söylüyorum, Çehov'un komik kahramanı gibi, yada bir delikanlı gibi, ilk deva babasıyla aşktan bahsettiğinde... şu resimlerde, hatalarımız var,
Oh, yes, sweet Jesus, I tell you, faith healer.
Şimdi de dua ile deva saati.
It is most precious as a blessed balm the savior of princes, the harbinger of happiness, yea the stuff and pith of all we hold most dear.
Çok değerlidir, kutsal bir deva olarak prenslerin kurtarıcısı, mutluluğun müjdecisi en büyük değerlerimizin esasıdır.
No, now, that don't help me an awful lot, does it?
Hayır, bundan sonra fazası bana deva olmaz, değil mi?
The universal panacea.
Yaygın hastalıklara deva.
~ And calms the troubled breast ~
# Sıkıntılı yüreklere deva verir.
"You're the medicine for all sorrow"
"senin ilaçların her derde deva"
Our remedy is here.
Burası Ankara. Burada her derde deva bulunur, ceylanım.
I just don't believe in psychiatry... as a panacea for everybody.
Sadece psikiyatrinin her derde deva olduğuna inanmıyorum.
It's a cure for whatever ails you.
Her türlü rahatsızlığı deva.
We're getting a bottle of good-for-what-ails-you.
Bir şişe her derde deva alacağız.
You try to cure everything with leeches.
Sülüklerle her şeye deva bulmaya çalışıyorsun.
Hopefully I've got enough time to find a cure for all my troubles.
Umarım bütün dertlerime deva bulacak kadar zamanım olacak.
I don't want to go on with this.
Buna deva metmek istemiyorum.
A cure-all.
Her derde deva.
Now, if the department does any parading, on the Fourth or Veterans Day, these are your best bet.
Teşkilat tören geçidi yapacak olursa, Bağımsızlık ya da Gaziler Günü'nde, bunlar derdinize deva. - Harika, ha?
I had my own problems and I had no idea that Sherman McCoy was the solution I was looking for.
Bazı sorunlarım vardı... ve Sherman McCoy'un dertlerime deva olacağını bilmiyordum.
The gift that keeps on givin'.
Her derde deva bir hediye.
Listen, captain, is it all right if I have a go at doing this, yeah?
Baksana kaptan, bunu yapmaya deva etsem sorun olmaz değil mi?
But it may be the answer. With good will and hard work.
Ama iyi niyet ve yoğun çalışma derdinize deva olabilir.
A cup of java with all the fixings.
Bir fincan kahve her derde deva.
We start to date too quickly and we want to be sure that that's not panacea for the pain.
Hemencecik randevuya çıkarız çünkü bunun her derde deva olduğuna inanırız.
"panacea for the pain"!
"Her derde deva" imiş!
Proceed at your own discretion, Mr. Stevens.
Bildiğiniz gibi deva edin bay Stevens.
The target's velocity doesn't match our predictions. Hurry up and re-calculate. Continue the operation.
Hedefin hızı bizim tahminlerimizle uymuyor acele edin yeniden hesaplayın operasyona devam.inişe deva edin
Diseases desperate grown by desperate appliance are relieved, or not at all.
Amansız derde amansız deva bulacaksın, ya da hiç dokunmayacaksın.
I - You Japanese think it cures everything.
Onun her derde deva olduğunu sanıyorsunuz.
Carry on, everyone.
Herkes deva etsin.
I got Pogue and that government fella in there, workin'on a cure.
Pogue ve hükümet görevlisi virüse deva arıyorlar.
" Soma? Just one gram and you won't give a damn.
Soma, bir gramı bütün dertlere deva...
When I get that feeling I need sexual healing.
Bu hisse kapıldığımda ihtiyacım cinsel deva.
It's healing.
Deva. Tamam mı?
- Surely waits in Poteidia.
Her derde deva ilaç mutlaka bulunur Potedaia'da...
We should leave this useless planet immediately, find a place where I can get relief from this cursed.
Bu işe yaramaz gezegeni derhal terketmeliyiz, ve bu lanete deva bulabileceğim bir yer bulalım.
Deva we saw your bowling. Now take the bat. Goli, throw the ball.
Deva atışını gördük.
My job is to examine heretical sicknesses where the commonsense of medicine cannot be applied. Huh? My name?
İşim, tıbbın deva bulamadığı ateistik rahatsızlıkları incelemek.
I just know this man is the answer to my problems.
Bu adamın derdime deva olacağını biliyorum.
I'm Deva.
Adım Deva.
Deva Singh Sodhi.
Deva Singh Sodhi.
Come, Deva.
Gel Deva.