Development перевод на турецкий
3,532 параллельный перевод
The American Land Conservancy provided permanent public access and eliminated all future development...
Amerika Kaynak Koruma Teşkilatı umumi erişim sağladı ve tüm gelecek gelişimini elimine etti...
All future development.
Tüm gelişimi.
You're still digging out from the hit you took when Teddy's development went bust.
Teddy'nin iflastan vurduğu parayı yiyorsunuz hâlâ.
Lisa has a degree in early child development.
Lisa'nın ufak çocuk gelişimiyle ilgili eğitimi varmış.
Everything from hair color to the likelihood of getting certain kinds of cancers, the genes that are responsible for the development of your brain- -
Saç renginden tutun da kanser olma ihtimaline kadar beyin gelişimine kadar bu genler etkili.
I will deal with anyone, and in its work from Algeria to Zimbabwe, the Conrad Knox foundation will deal with anyone, however unpopular they may be, in the cause of food aid, agricultural development, the decommissioning of arms.
Conrad Fonu ne kadar popüler olmasa da yiyecek yardımı tarımsal gelişim ve silahsızlandırmayla ilgili herkesle görüşür.
"development... lab." Â
"geliştirme... laboratuvarı."
So, who's ready to Zolt into our high-tech development lab?
Pekala, yüksek teknoloji geliştirme laborattuvarımız Zolt'a kim hazır?
Wait a minute... development lab?
Bir dakika bekle... geliştirme laboratuvarı mı?
It could be a development opportunity for her.
Bu ona kendini geliştirme fırsatı sunuyordu.
It's not as if skill development is a fringe benefit.
Kabiliyet gelişimi bir ek ücretmiş gibi davranamazlar yani.
It's called development assistance now.
"Kalkınma yardımı" deniyor artık.
Why not think of it as development assistance?
Kalkınma yardımı olarak neden düşünmedin?
Yes, but development assistance...
Evet ama kalkınma yardımı...
Now it's development assistance.
Şimdi de kalkınma yardımı.
His focus was child development and mathematics, specifically, number sequences.
Çocuk gelişimi ile matematikle ilgilenmiş, özellikle de sayı dizileriyle.
The Alpern development group.
Alpern İnşaat Grubu.
This report from the Community Development Commission and this one here from City Planning.
Bu Kamu İşleri'nin raporu. Bu da Şehir Planlama'dan.
I can pull together a list of development firms, - start making some phone calls.
Bu işle ilgilenen firmaların bir listesini hazırlayıp birkaç arama yapabilirim.
To that end, we have employed the development firm of Young and Mortensen.
Bu yüzden kalkınma planları için Young and Mortensen şirketiyle çalışmaya başladık.
He works in product development, which is, like, perfect for me because I love products, and he's Jewish.
Ürün geliştirme departmanında çalışıyormuş, bu benim için mükemmel. Ürünlere bayılırım ve çocuk da Yahudi.
Well, it's time to feed Ernie, and at this stage in his development, he needs to drink whole milk, but the bar only has 2 %.
Ernie'nin beslenmesi. Gelişiminin bu döneminde sürekli süt içmesi gerekiyor. Ne yapayım?
The other thing I hear quite a lot of is that I will deal with anyone and in its work from Algeria to Zimbabwe the Conrad Knox Foundation will deal with anyone however unpopular they may be, in the cause of food aid agricultural development, the decommissioning of arms.
En çok duyduğum şeylerden bir diğeri de Cezayir'den Zimbabwe'ye kadar herkesle görüşmem. Conrad Fonu ne kadar popüler olmasa da yiyecek yardımı tarımsal gelişim ve silahsızlandırmayla ilgili herkesle görüşür.
Being with child and the development of the baby in the womb.
Bebekli olmanın belirtilerini ve bebeğin rahimdeki gelişimi.
This evening we're going to discuss development.
Bu akşam gelişmeyi konuşacağız.
Madison 25 is the centerpiece of the whole development.
Madison 25 bütün bunların merkezinde.
I must have the barber-shop, it is the only way for us to begin our development along the street.
Berber dükkanını ele geçirmem lazım sadece bu şekilde tüm sokağa yayılmak mümkün olacak.
Point is, I prefer working in new drug development.
Konu şu, ben yeni ilaç geliştirme alanında çalışmayı seviyorum.
Shipped it to research and development in Minneapolis.
Minneapolis'teki ArGe'sine göndermiş.
Though residents of the poverty-stricken Lennox Gardens are slated to occupy the foreclosed homes of those being asked to leave in middleclass neighborhoods, not all believe they'll be able to return to the refurbished development as promised by the mayor.
Ancak evlerini terketmeye zorlanıp, orta halli mahallelere taşınmaları istenilen Lennox Gardens'ın fakir sakinleri tekrar Başkan tarafından vaad edilen yenilenmiş gelişime tekrar dönebileceklerine inanmıyorlar.
The Hammerback Research and Forensic Development Center at Chelsea University.
Chelsea Üniversitesi'nde Boyun Yastığı Araştırma ve Forensik Gelişim Merkezi.
She was on the development team.
Geliştirme ekibindeydi.
Pasteur's gamble went far beyond the development of a vaccine for rabies.
Pasteur'ün kumarı kuduz aşısını geliştirmekten çok daha öteye gitti.
It's just we're getting the human development talk today.
Bugün okulda'İnsan Gelişimi'ni öğreneceğiz.
This latest development will surely get Count Dooku's attention.
Bu son gelişmeler kesinlikle Kont Dooku'nun dikkatini çekecektir.
With all the strange happenings stopping development!
Bu tuhaf olaylar yüzünden tüm gelişme duruyor.
The first section that Dodgson closed was research and development.
Dodgson'un kapadigi ilk bölüm, arastirma-gelistirme bölümüymüs.
An introduction, development, turn and "vomit".
Giriş, gelişme ve "kusma".
They may have been separated by thousands of years of human development, but on both sides, their tastes, their needs, proved humanly familiar.
İnsani gelişmişlikten binlerce yıl ayrı kalmış olmalarına rağmen, iki tarafta, lezzetleriyle, ihtiyaçlarıyla insani olarak tanışmışlardı.
No return address, and this recent development.
Gönderenin adresi yok ve bu yeni gelişme.
There was a new development.
Yeni bir gelişme vardı.
Over a decade of research and development went into the New Benjamin's security features.
On yılı aşkın araştırma ve geliştirme çalışmalarımız Yeni Benjamin'in güvelik özelliklerinde hayat buldu.
For him, learning to ask challenging questions was essential to the development of a mature civilisation.
Ona göre zorlu soruların cevabını öğrenmek olgun medeniyet seviyesine erişmek için gerekliydi.
What's happening here is another major development in early human history.
Burada olan şey, erken insanlık tarihinde... başka bir büyük gelişme.
Brain development has kicked into high gear, so it's important that Charlotte get all the right nutrition.
Beyin gelişimleri şu an son viteste, o yüzden Charlotte'ın iyi beslenmesi lazım.
This product is the result of years of research and development.
Bu ürün, yıllar boyu süren araştırma ve gelişmenin sonucu oluştu.
I studied early-childhood development.
Bak, dostum. Video bitti.
It's with a great deal of gratitude and hope for the future that we announce this agreement between Kung Industries and Rousseau Electronics for commercial development in this breakthrough nanotube technology.
Mutlu ve umut dolu bir gelecek için nanotüp teknolojisini geliştirmek üzere Kung Sanayi ve Rousseau Elektronik ortaklığını, sizlere açıklamaktan gurur duyuyoruz.
Your delays have impacted an entire generation of missile development.
Gecikmeleriniz yüzünden tüm füze geliştirme süreci aksadı.
- Weapons development... bombs!
Silah geliştirme... Bombalar!
She'll oversee the development of the suites.
Ameliyathanelerin yenilenmesinin yönetimi kendisinde.