Dig it перевод на турецкий
1,682 параллельный перевод
Well, it's called retro, and the chicks dig it, trust me.
Buna "retro" deniyor ve kızlar bayılıyor, güven bana.
Why doesn't he go dig it in front of his house?
Niye kendi evinin önünü kazımıyor?
Kind of dig it.
İçine gömülürüm.
Okay, dig it... No blasters.
Tamam, anladın mı - - Işın silahı yok.
# Come on # # Dig it, dig it, come on #
# Hadi # # Yap, yap, hadi #
# Dig it, dig it, come on #
# Yap, yap, hadi #
And don't bury it where dogs can dig it up.
Ve sakın gömmeyin, köpekler kazıp çıkarırlar.
Okay? Chicks dig it.
Kızlar onlara bayılıyor.
People seemed to dig it, so I wrote another and one after that.That's when hollywood came knocking at my back door.
İnsanlar bayılmış gibilerdi. Ben de bir tane daha yazdım. Sonra bir tane daha.
Can you dig it out?
Onu çıkartabilir misin?
We'll dig it up.
Orayı kazarız.
You dig it.
Sen kaz.
Aside from the obvious, because chicks dig it, that's why
Aleni sebebi yanında, çünkü kızlar orada çalışır da ondan.
See, the weird thing is... I kind of dig it, you know?
En garibi de hoşuma gidiyor biliyor musun?
Anyway, he seemed to dig it.
Herneyse, beğenmişe benziyordu.
It's not like you can just dig it out.
Öyle hemen bulunabilecek bir şey değil.
Well, you know, let's go and dig it up.
Tamam, gidip çıkaralım.
"You have until next fall to dig it up."
Önümüzdeki sonbahara kadar vaktiniz var.
Only one man's gonna walk away from this thing, and I promise you it'll be the lightning quick dude with the big yellow things in his hands. Dig it?
Burdan bir kişi sağ çıkacak ve emin olun o kişi BEN olacağım!
Chicks dig it.
Kızlar buna bayılır.
If you wuss out, we will dig it up.
Bir korkak gibi davranırsan, geri kazacağız.
Anyway, I thought you might dig it.
Her neyse, senin ilgileneceğini sanmıştım.
You'll absolutely dig it.
Kesin bayılacaksın.
It uses it's water jet to dig in the sand.
Su fıskiyesini kullanarak kumu kazar.
There's the whole world to dig this hole in, but no, it has to be right next to my house.
Bu deliğin kazılabileceği onlarca yer var dünyada. Ama hayır. İlla ki benim evimin dibi olacak.
Edgar unearthed it in a dig in... in... Syria.
Edgar onu bir kazıda çıkarttı Suriye'de, ve bana verdi.
I will dig up every track you have buried until it kills me.
Arkanda bıraktığın her izi ortaya çıkarmak için varımı yoğumu ortaya koyacağım.
"Dig a hole, fill it up."
Çukur kaz, doldur.
Dig a hole, Fill it up.
Çukur kaz, doldur.
Well, like I said, I would dig back into it, and if everything you say is true, I would report it.
Söylediğim gibi, araştırma yapıp, söylediklerinin doğruluğunu kanıtlarsam bunu bildireceğim.
It's not as if he treated me like one of so many buried bones he could dig up from the yard whenever he saw fit?
Ne zaman isterse kazıp çıkarabileceği bahçeye gömdüğü bir sürü kemikten biriymişim gibi davranmıyordu bana.
That's gonna dig a little trench, and provide samples of both soil and hopefully wet soil if we can find it, and ice and we will analyze those samples with instruments on the deck of our spacecraft.
Küçük bir hendek kazacak. Toprak ve bulmayı umduğumuz yaş toprak ve buz örnekleri toplayacak. Bu örnekleri uzay aracımızın arka kısmındaki aletlerle analiz edeceğiz.
Your drill is meant to dig towards the heavens! - It's not for running away!
Bir banka soyguncusu delice ateş ederek Siton Bölgesi'ne doğru kaçıyor.
Maybe it's best if I don't dig too deep.
Belki de en iyisi daha fazla kurcalamamak.
It's a waste of time to dig graves for people who die out in this empty dump.
Böyle yalnız başına ölmek... Kimse bunu hak etmiyor.
Maybe it was never put in the coffin because Sophia never intended to dig her husband up.
Belki de tabuta hiç konmadı çünkü Sophia farklı şeyler planlıyordu.
There never will be a shortage, and you mention it again, and i will rip that ridiculous plate from your skull and dig out your brains until i find the part that makes you so supremely annoying!
kıtlık diye bir şey olmayacak. ve sen bunu tekrarlarsan, kafandaki o saçma plakayı söker ve beynini, senin,..... bu kadar rahatsız edici olmayanı... sağlayan bölgeyi bulana.... kadar delerim.!
It's like a paleontologist working at a dig site.
Kazı alanında çalışan bir fosilbilimci gibi.
It's really hard, I mean, I have to dig at it with my ice axe.
Gerçekten çok sert. Bunu baltamla kazmam gerekecek.
If you haven't signed any sponsorship forms yet, look out for the buckets and dig deep, ladies and gentlemen,'cause it's all for children's charities.
Henüz destek formlarını doldurmadıysanız kovalara para koyarken sakın cömertlikten kaçınmayın çünkü toplanan paralar çocuklara yardım fonlarına aktarılacak.
That's how it works here, you dig what I'm saying?
Burada bu işler böyle yürüyor, anlatabiliyor muyum?
Go home, dig up Raisins, perform an autopsy on him... you'll find out it wasn't an accident.
Eve git, Raisins'i çıkart, ona otopsi uygulansın kaza olmadığını göreceksiniz.
You can dig up my corpse and piss on it for all I care.
Mezarımı kazıp, üzerime işersen o zaman umursarım.
Well, I think a stork, he drops it down, and then a hole goes in your body, and there's blood everywhere, coming out of your head, and then you push your belly button, and then your butt falls off, and then you hold your butt and you have to dig, and you'll find a little baby.
Bence leylek getiriyor, sonra vücudunda bir delik açılıyor, her yer kana bulanıyor, başından çıkıyor, sonra göbek deliğine bastırıyorsun, o zaman dibin düşüyor, sonra dibini tutup kazman gerekiyor.
Dig up the coffin and take it to my home, not to the station.
Tabutu çıkar ve benim eve götür, merkeze değil.
Clearly, we cannot continue to dig up the earth and turn it to waste.
Açıkçası, Dünya'yı kazmaya devam ederek çöpe çeviremeyiz.
- Man, you would dig the Slabs. - You would like it.
- Plakaları görsen harbi bayılırdın.
Dig, honey, it's coming up time for news!
Anlayın hayatım, haberler başlamak üzere.
Can you dig that it costs money to be here?
Buraya gelince para harcanacağını çakozlamadın mı sen?
Dig! That's it!
işte bu!
You ain't even gonna know who it is coming up in the dark to take a dig at your dirt mine.
O karanlıkta kirli madeninizde kimin kazı yaptığını anlayamayacaksınız.
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's over 4654
it's cold 680
it is good 116
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's over 4654
it's cold 680
it is good 116
it's okay 22028
it's ok 4874
it's warm 139
itchy 49
itis 22
it's me 10254
italy 247
italian 217
it was 5878
it's not 5855
it's ok 4874
it's warm 139
itchy 49
itis 22
it's me 10254
italy 247
italian 217
it was 5878
it's not 5855
it's all right 8832
itch 25
it's about damn time 34
items 25
itself 24
it's a boy 347
it's cool 1584
it's me again 322
it's a girl 287
it's only fair 72
itch 25
it's about damn time 34
items 25
itself 24
it's a boy 347
it's cool 1584
it's me again 322
it's a girl 287
it's only fair 72