Do you see what i mean перевод на турецкий
133 параллельный перевод
Do you see what I mean?
Demek istediğimi anlıyor musun?
Now do you see what I mean?
Şimdi anladın mı?
Now, do you see what I mean? You see how real dreams can be? Yes, Pop, I had dreams like that too
Dinle, yıllar önce senin yaşlarında olduğum bir zamanı hatırlıyorum da dün geceki gibi çok sıcak bir geceydi.
Do you see what I mean?
Evet, özür dilerim, Bay..
Do you see what I mean?
Ne demek istediğimi anladınız mı?
- Do you see what I mean?
- Ne demek istediğimi anladın mı?
- Do you see what I mean?
- Ne demek istediğimi anlıyor musunuz?
Do you see what I mean?
Ne demek istediğimi anlıyor musunuz?
I mean, now do you see what I mean?
Yani, şimdi ne demek istediğimi anlıyor musun?
Do you see what I mean?
- Ne demek istediğimi, anlıyor musunuz?
Do you see what I mean?
Ne demek istediğimi anlıyormusun?
- Do you see what I mean?
- Gördün mü? Bir şey- -
Do you see what I mean?
Şimdi anladın mı?
Do you see what I mean?
Anladın mı şimdi?
- Do you see what I mean?
- Anlıyor musun?
Now, Do you see what I mean?
Şimdi, bakın, beni iyi dinleyin?
- Do you see what I mean, Antonietta? - Of course. Leave it to me.
Elbette anladım, Commodore.
Do you see what I mean?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Do you see what I mean? I'm trying to do the best for my father, but I got a vulture to deal with.
Babam için en iyisini yapmaya çalışıyorum ama bu kaçık kadın hâlâ...
- Do you see what I mean?
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Do you see what I mean?
Anlıyor musun beni?
I mean, if you don't want to see us then what do you want to leave your card for?
Yani, bizi görmek istemediysen neden kartını bırakıyorsun?
- What for? Do as I tell you, and you'll see what I mean.
Sana söylediğimi yap, ne demek istediğimi anlayacaksın.
WHAT DO YOU MEAN? I MEAN, WHEN YOU PASS PEOPLE ON THE STREETS OR SEE THEM IN A BANK
Caddede yanlarından geçtiğinde ya da bankta oturanları gördüğünde ya da yanından geçip gittiklerinde tanıdık gelen oluyor mu?
Now I do see what you mean.
Şimdi anladım seni.
What do you mean'I see'?
Ne demek "anlıyorum"?
But I do see what you mean.
Ama ne demek istediğinizi anlıyorum.
You do see what I mean, don't you?
Ne demek istediğimi anlıyorsun, değil mi?
I do see what you mean.
Ne demek istediğini anlıyorum.
I mean, do you see what I'm saying?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Boy, do I see what you mean!
Ne demek istediğini anladım. Ne demek istediğini iyi anladım!
I wanted to warn you, so he doesn't catch you off-guard. What do you mean she doesn't want to see me?
İstemiyor da ne demek?
I do begin to see what you mean.
Ne kastettiğini anlamaya başladım.
What do you mean if I can't see you? I can always see you.
Seni göremesem bile mi?
God, I thought I had problems, but I mean, I do... At least with Bill, what you see is what you get.
Benim sorunlarımın büyük olduğunu sanıyordum ama aslında en azından Bill'le ne elde edebileceğini görebiliyorsun.
Well, I do see what you mean.
- Anlıyorsunuzdur herhalde. - Evet, sizi çok iyi anlıyorum.
- What do you mean, "What do I see in the mirror?"
Ne gördüğünü söyle, Hastings.
I mean, if I ask what you do for a living, that's curiosity, but then again it isn't. Do you see?
Örneğin ben, size ne iş yaptığınızı soracak olursam, bu meraktandır ama merak etmek değildir, anlıyor musunuz?
I mean, what do you see geographically?
Demek istediğim coğrafi olarak ne görüyorsun?
I see a way. What do you mean?
Ne yolu?
What do you mean, I can't see him? He's me son!
Ne demek göremezsin?
I mean, I'm sure there's more to you than modeling and dinosaurs and... maybe other people don't see it, but I do, and, well, I would just love to hear what you... think about.
Yani, eminim İnsanların göremediği, sende vücut ve dinazorlardan başka şeylerde vardır... Ama ben, sadece senin hakkında ne düşündüklerini duymak isterim.
You are deceived, for what I mean to do see here in bloody lines I have set down.
Hilekarsın sen. Beni anladın mı? Buraya kan için geldin.
What do you mean? You don't see what's going on. But I go out, Marie!
Kuşatma altında, çok zor şartlarla karşılaştık.
- What do you mean? - I see how you look at me.
- Bana nasıl baktığınızı görüyorum.
What do you mean I was the last person to see him?
Onu gören son kişi miyim?
What do you mean, what am I- - Aren't you here to see- -
Ne yani sen beni görmeye...
I mean, what do you see?
Demek istediğim, ne görüyorsun?
- What do I mean? Phil... You see that woman in there?
Phil, içerideki o kadını görüyor musun?
What do you mean I'm not going to see you again?
- beni bir daha görmeyeceksin
What do you mean, tomorrow if I can see my baby again?
Ben yine benim bebeğim görebilirsiniz eğer yarın, ne demek istiyorsun?