Ethnic перевод на турецкий
514 параллельный перевод
Cut their teeth on Milošević's protective detail during the ethnic cleansing of the Yugoslav Wars.
Yugoslav savaşının etnik arındırması sırasında Milosevic'in koruyucu planlarını öğrenmişler.
Input the ethnic and national factors.
Etnik ve ulusal etkenleri gir.
That's a regional and ethnic disability I inherit from my ancestors.
Bana atalarımdan kalan, yöresel ve etnik bir ehliyetsizlik diyelim.
You have to explain nations and ethnic groups.
Etnik gruplardan ve milletlerden bahsetmelisin.
Nations and ethnic groups?
Milletler ve etnik gruplar mı?
Your ethnic group is Korean... It's too complicated!
Etnik grubun Koreli- - Çok karışık bir iş bu be!
People like Eric Clapton were too ethnic.
Eric Clapton gibi adamlar çok yerel kalır.
I`m convinced that the fundamental studies and ethnic impulses Be quiet.
Bu temel çalışmalar ve etnik uyarılar, beni ikna etti. Sakin ol.
- Now, don't do any ethnic jokes.
- Irkçılık şakaları yapma.
My mother was hooked on being ethnic.
Annem yöresel olmaya takmıştı.
It's got everything : Sex, violence, the ethnic angle.
Her şey var : seks, şiddet, etnik açıdan bakış.
But they cannot determine his ethnic background.
Ama etn ¡ k köken ¡ n ¡ bel ¡ rleyemed ¡ ler.
Fanatic ethnic or religious or national identifications are difficult to support when we see our planet as a fragile blue crescent fading to become an inconspicuous point of light against the bastion and citadel of the stars.
Fanatik, etnik, dini yada ulusal sınırlar görülmez ayırtetmek zordur..... Baktığımız zaman görünen kırılgan mavi bir gezegendir zayıf bir ışık noktası gibidir... yıldızların sağlam kale burcuna nazaran
- Does that hurt, or is that ethnic?
- Acıtıyor mu, yoksa etnik bir şey mi?
A rare ethnic advantage.
Etnik olarak az rastlanan bir avantaj.
" Do you have any dogs, cats, children, or friends of ethnic extraction?
" Köpeğin, kedin mülteci birinin çocuğuyla arkadaş çocuğun var mı?
The other one's dark, curly hair, sort of ethnic.
Diğeri esmer, kıvırcık saçlı, etnik sayılır.
I Don't Know, Mary, The One In The Middle Has An Unpleasantly Ethnic Quality.
Bilemiyorum Mary, ortadakinde nahoş bir etnik hava var sanki.
I'd ask you in, but it's too ethnic.
Seni içeri davet ederdim ama mahallemiz senin için...
- The study of the actual ethnic groups.
- Etnik kökenleri araştırırız.
Of the ethnic groups. Comes from "etnos", a Greek word that means people.
Yunancada "insan" anlamına gelen "etnos" kelimesinden geliyor.
I'm your only ethnic friend.
Ben senin tek farklı arkadaşınım.
The Romans often assimilated ethnic religions into their own.
Romalılar çok kez etnik inançları kendilerine benimsemişlerdir.
We're probably missing out on some really good ethnic food
Muhtemelen güzel etnik yemeklerin olduğu bir yerde kaybolduk
After all these years of your ethnic airs about working up here.
Onca yıldan sonra, senin etnik havan, yeniden buralarda esecek.
Ethnic.
Çok etnik.
AND THE FOOD, IT'S SO SPICY AND SO... ETHNIC.
Yemekler, çok baharatlı ve çok... etnik.
The preferred spelling of "wiener" is w-I-e-n-e-r... although "e-I" is an acceptable ethnic variant.
Wiener ( sosis ) kelimesinin tercih edilen şekli w-i-e-n-e-r... e-i ise kabul edilebilir bir etnik biçim.
As you're aware, sunlight poses a problem for our ethnic group.
Bildiğin gibi güneş ışığı etnik grubumuza ciddi bir tehdittir.
He's a white male. Serial killers tend to hunt within their own ethnic groups.
O beyaz bir erkek.Seri katiller kendi etnik gruplarında avlanmaya eğilimlidirler.
And besides all that, he's ethnic, which is kind of cool.
Ve herşeyin yanında, kendisi etnik, ki bu çok havalı.
Race, religion, ethnic and national backgrounds, jobs, income, education, social status, sexuality.
Irk, din, etik ve ulusal geçmişler, iş, gelir, eğitim, sosyal durum, cinsiyet.
Now, is there anything in particular you guys want me to hit on in the service - like themes, ethnic traditions, theological concepts?
Simdi sizin benden özel vurgu yapılmasını istediğiniz bir şey var mı? Temalar gibi, etnik gelenekler, teolojik kavramlar?
Then we'll close with the ethnic comedy Of Dugan and Dershowitz.
Sonra kapanışı Dugan ve Dershowitz'im etnik komedisiyle yapacağız.
Apparently Mr.wheeler felt that they were too "ethnic".
Anlaşılan Bay wheeler onların çok fazla "etnik" olduklarını düşünüyormuş.
- Too many ethnic slurs?
- Fazla mı etnik oldu?
Ethnic slurs / comments made by Detective Meldrick Lewis. "
Dedektif Meldrick Lewis tarafından yapılmış etnik içerikli yorumlar. "
You can't insult an ethnic group worse than the truth.
Bir etnik gruba gerçekleri söylemekten daha beter hakaret edemezsin.
There's always an interesting cultural, ethnic mix to the hospital staff.
Hastanede çok etnik, kültürel bir karışım vardır.
The concept of so-called ethnic cleansing, now part of everyday language, has revived horrifying images from the Second World War.
Gündelik dilimize giren'etnik temizlik'kavramı İkinci Dünya Savaşı'nda kalan acı anıları yeniden canlandırdı.
You're talking ethnic cleansing.
Irksal soykirim...
Trying to stop some ethnic cleansing.
- Onlarin etnik temizligine son verecegim.
I celebrate the ethnic mosaic that is America, but nonetheless...
Yasasın Amerika'nın çok ırklılığı, ama bu kadarı yeter.
There are 90 different ethnic groups... 32,000 businesses... and 1,500 churches, synagogues and mosques in Brooklyn.
90 farklı etnik grup 32 bin işyeri, 1.500 kilise, sinagog ve camii var.
And who, just through knowing and being related to them, have given me what I think is a very valuable insight into the different kinds of ethnic relationships that are part of the very things that I've been trying to explore as a member of the professional media.
Değişik etnik gruplarla iletişim kurmak konusunda çok değerli deneyimler sağladı, ben tüm bunları profesyonel medyanın bir mensubu olarak kesinlikle öğrenmek zorundayım.
"Hello, this is Connie Povich with the news." Now, does she? And I don't think she would be embarrassed by it, because she's already pretty ethnic when you think about it.
merhaba, ben Connie Povich, şimdi karşınızda haberler onun bundan utanacağını da sanmam, çünkü bir düşünürseniz, kendisi oldukça etnik bir kişi.
Or to take another example, someone who doesn't have an ethnic bone in her body.
Bir örnek daha vereyim, vücudunda tek bir etnik kemik olmayan biri varsa o da Jane Pauley'dir.
- No, still too ethnic.
- Hayır, fazla etnik.
Too ethnic.
Çok etik.
You don't even know his ethnic group.
Daha etnik grubunu bile bilmiyorsun.
Ethnic Choices of the Arabs.
Ve Arapların etnik tercihleri.