Ever since i met you перевод на турецкий
152 параллельный перевод
Ever since I met you, I've been in trouble.
Seninle tanıştığımdan beri başım dertten kurtulmadı.
Miss Marlowe, I've dreamed of this moment ever since I met you.
Bayan Marlowe, size rastladigimdan beri bu ani hayal ediyordum.
Well, it struck me as curious ever since I met you... you know, from that very early moment ages ago... that you're so young, so lovely and so defeatist.
Sanki asırlar önce tanıştığımız ilk andan beri bu kadar genç, ve sevimli birisinin kaderci olması garibime gitmişti.
Do you know that you've haunted me ever since I met you at Monroe?
Monroe'dan beri aklımdan çıkmadığını biliyor musun?
- I've been mad ever since I met you.
- Tanıştık tanışalı kendimde değilim.
I've been looking for you all day, ever since I met you.
Seni gördüğüm andan beri bütün gün seni aradım.
Miss Fairfax, ever since I met you... I have admired you more than any girl... I have ever met since I met you.
Bayan Fairfax, sizinle tanıştığımzdan beri, sizi her bayandan daha çok beğeniyorum... şeyden beri...
Ever since I met you, you feel my thinking.
Seninle tanıştığımdan beri hep aklımdasın.
I've been dizzy ever since I met you.
Seninle tanıştığımdan beri başım dönüyor benim.
You've been ajinx to me ever since I met you!
Seninle karşılaştığımdan beri bana hep uğursuzluk getirdin.
Do you know ever since I met you you've been wearing this stupid thing?
Biliyor musun, seni tanıdığımdan beri bu aptalca şeyi takıyorsun?
Do you know ever since I met you you've been wearing this stupid thing?
Seninle tanıştığımdan beri bu aptal şeyi takıyorsun.
Ever since I met you... my life's been like a vacation!
Sizinle tanıştığımdan beri... hayat bayram oldu bana!
Ever since I met you I've been unable to sleep.
Seninle karşılaşıncaya kadar hiç uyku uyuyamıyordum.
Ever since I met you, I've been breaking the law.
Seninle tanıştığımdan beri kanunları çiğniyorum.
- Ever since I met you, Joyce.
Seni tanıdığımdan beri, Joyce.
You've never been straight with me ever since I met you!
Tanıştığımızdan beri bir kere dürüst olmadın bana!
There are many matters, ever since I met you, upon which you would prefer me to remain silent.
Bir sürü sorun var, seninle tanıştığımdan beri, benim sessiz kalmamı tercih ettin.
But ever since I met you, I wanted to make our love, the best love in the world.
Ama seninle karşılaşınca aşkımızın dünyadaki en iyi aşk olmasını istedim.
! Ever since I met you, my life has taken a turn for the weird.
Seninle tanıştığımdan beri hayatım tuhaflaşmaya başladı.
- Yeah, ever since I met you.
- Evet seninle tanıştığımdan beri.
- Ever since I met you,
- Seninle tanıştığımdan beri,
I have ever since I met you. You can do anything you want.
Her istediğini yapabileceğine ilk tanıştığımız andan beri inanıyorum.
You see, it's just that ever since I met you, I thought that you were pretty much perfect for me, and I guess I just wanted our first trip together to be perfect too.
Çünkü seninle tanıştığımdan bu yana senin bana çok uygun biri olduğunu düşünüyordum.
Ever since I met you and danced with you and talked with you, I haven't been able to get you out of my thoughts for more than a moment.
Seninle tanıştığımız ve dans ettiğimiz o geceden beri seni bir an olsun aklımdan çıkaramadım.
Miss Fairfax, ever since I met you, I have admired you more than any girl I've ever met since...
Bayan Fairfax, sizinle tanıştığımızdan beri, sizi her bayandan daha çok beğeniyorum...
Ever since I met you, it's been like this one-way street.
Seninle tanıştığımızdan beri, her şey tek taraflı oldu.
Ever since I've met you, I've swept you off my feet.
Sizi ilk gördüğüm andan beri, büyük bir heyecana kapıldım.
I've had my eye on you ever since I met His Lordship.
Lord ile tanıştığımızdan beri sana göz koymuştum.
I've hoped for it ever since that first night I met you.
Seninle tanıştığımız ilk geceden beri bunu umuyordum.
If you'll forgive me, sir, ever since you met that Bolshevik lady... I've noticed a distinct change in you, sir.
Bağışlayın ama efendim, o Bolşevik hanımla tanıştığınızdan beri... sizde bariz değişiklikler gördüm efendim.
But ever since you came here, I thought of what I'd say when we met again.
Son gördüğümden beri sana söyleyeceklerimi düşünüyorum.
I've wanted to laugh in your face ever since I first met you!
Seninle ilk tanıştığım andan beri yüzüne karşı gülmek istemiştim!
I can't keep holding back how I feel about you, Lucy... how I've felt ever since the first day we met.
Senin hakkındaki hislerimi artık saklamayacağım, Lucy... İlk karşılaştığımız günden beri neler hissettiğimi.
well, I'd never met you, and I hadn't seen Father for 1 0 years ever since Mother took me to italy to live after they were divorced.
Seninle hic ; tanl § maml § tlm ve annem bo § anmadan sonra... I no beni italya ya g6tl'.irdl'.igl'.inden beri, on ylldlr babaml gfirmlliyordum.
I wouldn't have come here like this... only Ben's been missing work off and on the last week or so... ever since he met you.
Sizi böyle rahatsız etmek istemezdim... ama Ben sizinle tanıştığından beri, yani geçen haftadan beri... işe gitmiyormuş.
I've been trying to get rid of you practically ever since the first night we met.
Daha tanıştığımız geceden beri... senden kurtulmaya çalışıyorum.
You've been talking about death ever since we met... but this is the first time I really felt it.
Seninle tanıştığımızdan beri ölüm hakkında konuşursun. Ama ilk defa hissettim ölümü.
You know, it's strange, but ever since the hotel, I feel like we've met before.
Tuhaf ama, otelde karşılaştığımızdan beri daha önce tanıştık gibi geliyor.
Since I met you I've been waiting for the greatest orgasm ever.
Seninle karşılaştığım için, en yoğun orgazımım için bekleyip duruyorum.
Ever since the day I met you here I enjoy coming here.
Seni gördüğüm o günden beri, canım hep buraya gelmek istiyor.
[Continues Laughing] I " ve wanted to laugh in your face ever since I first met you.
Seninle ilk tanıştığım andan beri yüzüne karşı gülmek istedim!
Ever since you've met me, I've been...
Benimle tanıştığından beri, ben...
I've lied to you ever since we met.
Tanıştığımızdan beri sana yalan söylüyorum.
You know what I've been thinkin'about ever since I met Hazel's wife? What's that?
Hazel'ın karısıyla tanıştığımdan beri ne yapmayı düşünüyorum biliyor musun?
Ever since the first time I met you, I've been undercover.
Seninle tanıştığım ilk günden beri gizli görevdeyim.
How about ever since I met you?
Tanıştığımız ilk anı ele al.
Ever since I have met you, everything's changed.
Seni tanıdığım günden beri, herşey değişti.
Ever since I have met you everything has changed.
Seni tanıdığım günden beri herşey değişti.
" Ever since the moment I met you,
" Seni gördüğüm ilk andan beri...
Elsa, I've had special feelings for you ever since we met, you know?
Elsa, tanıştığımızdan beri senin için çok özel duygular besliyorum.