Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ E ] / Examines

Examines перевод на турецкий

84 параллельный перевод
Fandor secretly intruded into the room of judge Pradier and examines his hats.
Fandor gizlice hakim Pradier'in odasına girer ve şapkalarını incelemeye başlar.
If Steinberg examines her, we're through.
Steinberg onu muayene ederse iºimiz biter.
If the evidence warrants it, the case is bound over to the superior court... where the state's attorney examines the facts and decides... whether or not the accused shall be indicted.
Kanıt varsa, eyalet savcısı olayları inceler ve sanığın suçlanıp suçlanmayacağına karar verir, dosya yüksek mahkemeye sevk edilir.
He studies man and man's development, looks for skulls examines heads and all that.
İnsan ve insan gelişimini incelerler, kafataslarına bakıp insan beynini filan incelerler.
Examines heads.
Kafaları incelemek.
He examines her and gives her a pill.
Doktor muayene edip bir ilaç vermiş.
The SS doctor examines us every four months.
SS doktor, her dört ayda bir bizi muayene ediyor.
Look, I know you don't want to say it, but I know very well... he's going to keep me until he examines that money.
Bakın, söylemek istemediğinizi biliyorum ama çok iyi biliyorum ki parayı inceleyene dek beni elinde tutacaktır.
The doctor arrives, he examines me... and pronounces me dead.
Doktor geliyor ve beni inceliyor ve öldüğümü söylüyor.
It examines, discusses, approves or rejects the laws proposed by the government for the country's progress.
Ülkenin gelişimi için yönetimin sunduğu yasaları inceler, tartışır, onaylar yada reddeder.
The doctor'll find out when he examines you at the weigh-in.
Tartıya girdiğinde doktor muayenesinde anlaşılır.
( Tegana, the leader of the group, examines them. )
( Tegana, grubun lideri, onları inceler. )
I examine the city, its inhabitants, and the bonds between them as closely as a biologist examines the relations between individual and race in evolution
Şehri eleştiriye çekiyorum, sakinleri ve tahvillerinin arasında tıpkı biyologların belirteceği ırk ve evrim arasında olan ilişki gibi bir ilişki var.
Roy examines the mosquito's spoor.
Roy, sivrisineğin izini inceler.
Tonight's Spectrum examines the whole question - of frothing and falling, coughing and calling, screaming and bawling, walling and stalling, galling and mauling, palling and hauling, trawling and squalling and zalling. Zalling?
Bu akşam, Spektrum'da köpürme düşme öksürme aksırma, bağırma çağırma azdırma kızdırma ve "zallama" var.
He touches them, caresses them, examines them then makes them defecate into his mouth, but he does not swallow it
Onlara dokunur, onları okşar, inceler sonra ağzına sıçmalarını ister, fakat yutmaz.
Dr. Fano examines you sometimes, doesn't he?
Dr Fano bazen seni deniyor değil mi?
He was at your... - I also believe, Sheriff, that when the coroner examines the body he will discover two things...
Evinde... - Ayrıca şerif, sorgu yargıcı cesedi incelerken iki şeyi keşfedecek :
Remember what Wallenstein says in Schiller's play on that night, when he examines the stars, to interpret the future course of events.
Schiller'in "Wallenstein" oyununda söylediklerini hatırlıyorum. o yıldızlı eleştirilerle, olayın gelecekteki seyrini yorumlayan.
Before Miss Riley cross-examines, we'll take a fifteen minute recess.
Bayan Riley tanığı sorgulamadan önce on beş dakikalık bir ara vereceğiz.
This Committee examines the extent, character and objectives of subversive conduct in this country.
Bu Komite bu ülkeye karşı yıkıcı hareketlere sebep olan olaylarla ve kişilerle ilgili geniş bir sorgulama alanına sahip.
He just examines you.
Sadece muayene edecek.
Steve Dunleavy examines poisoning murders.
Steve Dunleavy zehirleme cinayetlerini inceledi.
He examines her and gives her a pill. She swallows it.
Doktor kadını muayene etmiş ve ona bir hap vermiş.
Another doctor examines me.
Başka bir doktora muayene oldum.
While I'm getting the CAT scan of my head, the radiologist examines the chest scan.
Başımın CAT taraması yapılırken, radyolog da göğsümün CAT taramasına bakıp Silvia ve Angelo ile görüşüyor.
The lnspector-chief Japp arrives to help me with the investigation, it examines the place of the crime and it finds it there.
Başmüfettiş Japp, bana yardım etmeye geldiğinde bahçeyi inceledi ve şişeyi buldu.
Do you think her gynecologist gets an erection when he examines her breast?
Jinekologu da göğüslerini muayene ederken ereksi yon oluyor mu sizce?
While the doctor examines William's knee...
Doktor William'ın dizini kontrol ederken...
- Who examines that?
- Bunu kim analiz edecek?
The doctor examines it and says a maggot must've laid eggs in the dog's butt.
Doktor muayene etti ve dedi ki... bir kurt, köpeğin kıçına yumurtlamış olmalı.
The doctor examines him and then tells him :
Doktor onu muayene eder ve sonra ona der ki :
Medicare won't reimburse 100 % unless an Attending examines the patient and writes out a note in detail.
Sigorta, hastaların muayene edilmesi ve bütün notların ayrıntısıyla yazılması durumunda harcamaları kabul eder.
Down the corridor he paces And examines all the faces
Koridorlarda hızla dolaşır Ve tüm yüzleri inceler
As Etienne Jules Marey asked him to, the holy man examines and surveys.
Etienne Jules Marey'in ona söylediğine göre kutsal adam inceler.
♪ Down the corridor he paces And examines all the faces
Koridorlarda hızla dolaşır Ve tüm yüzleri inceler
Her new father examines her milky chest.
Yeni babası onun süt dolu göğsünü inceliyor.
While scouting the location, Jackie examines various ideas, only some of which will be included in the finished fight scene.
Çekim yerini bulurken, Jackie çeşitli fikirleri inceliyor, son kavga sahnesine sadece bazı oyuncular eklenecektir.
She is this thoughtful, challenging, complicated girl who examines the world she sees...
Felicity, düşünceli, mücadeleci gördüğünü tahlil eden, karmaşık bir kız...
Neonatology examines every preemie. - They might do something?
Neonatolojiden birinin hastanede erken doğan her bebeği muayene etmesi gerekiyor.
This documentary examines the nature, evolution, impacts and possible futures of the modern business corporation.
Bu belgesel modern ticari anonim şirketin doğası, evrim etkileri ve olası geleceğini inceliyor.
Dr. Gutterman can confirm that when he examines the soft tissues.
- Öyle gibi. Dr. Gutterman araştırma yaptıktan sonra, kesin olarak anlayabiliriz.
I know what sort of patient he examines!
Nasıl muayene ettiğini biliyorum.
Site percolation theory examines how a suspect navigates through a maze of lattice points - obstacles - in order to achieve an objective.
Site Percolation Teorisi bir şüphelinin amacına ulaşmak için bir kafesin labirentleri-engeller boyunca nasıl hareket ettiğini inceler. Buraya gel.
Tonight, "Tinseltown Diaries" examines the rise and fall of one of Hollywood's brightest stars.
Bu geceki "Hollywood Günlükleri" programında Hollywood'un en parlak yıIdızlarından birinin çıkış ve iniş hikayesini anlatacağız.
... Look at the hurdles GM is trying to... Tonight, "The Tinseltown Diaries" examines the rise and fall of one of hollywood's brightest stars.
Bu geceki "Hollywood Günlükleri" programında Hollywood'un en parlak yıIdızlarından birinin çıkış ve iniş hikayesini anlatacağız.
Stella, I'm going to have to ask that you leave while he examines the body.
Stella, ceset incelenirken buradan gitmeni istemek zorundayım.
I have to make sure this computer is clean in case anyone examines it.
Bu bilgisayara kim bakarsa baksın hiçbir şey bulamamalı.
Now the First Affirmative cross-examines the First Negative.
Şimdi İlk Hükümet İlk Muhalefeti sorgulayacak.
Do we return for house and a doctor examines him, yes?
Seni eve götürüp bir doktora gösterelim, tamam mı?
FOR CRIMES OF VIOLENCE. TONIGHT ETHEL THE FROG EXAMINES THE RISE TO POWER OF THE PIRANHAS
Bu akşam Kurbağa Ethel, Pirana'ların iktidara yükselişini rakip çeteleri bastırmada kullandıkları yöntemleri ve Q şubesinden muhteşem müfettiş Köpekbalığı Harry Organs'ın takibini ve yakalayışını inceleyecek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]