Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ E ] / Experiences

Experiences перевод на турецкий

1,833 параллельный перевод
So many people have had the same sort of childhood and experiences as what I have and they learn to accept and cope and live a very, in brackets, "normal and competitive life".
O kadar çok insan benimle aynı tür çocukluğu ve tecrübeleri yaşamış be bunları kabullenmeyi öğrenip, parantez içinde çok normal ve rekabetçi bir hayat sürdürmüştür.
A lifetime of experiences tells me I can't trust you, and the past three days have done nothing to change that.
Hayatım boyunca edindiğim tecrübeler size güvenmemem gerektiğini söylüyor. Son üç günde yaşananlar bunu değiştirmiyor.
"Experiences blackouts similar to those of previous patients, " in which she has no recollection of her violent behavior.
"Önceki hastalardaki benzer şuur kayıpları sert tavırlarını hatırlamama olaylarından ibaret."
You see, experiences unfold as they're perceived...
Çünkü olaylar algılandıkları gibi yaşanır.
Experiences unfold as they're perceived.
Olaylar algılandıkları gibi yaşanır.
I hate Queens. In that brief moment, I sensed great power, the experiences of many centuries, hunger and then nothing.
- Çok kısa bir süre hissetim büyük gücünü bir çok asırlık tecrübe, açlık ve sonra hiçlik.
The guy had a lot of problems. And he was holding onto a lot of troublesome life experiences.
Çocuğun çok derdi vardır ve belki de hayatın sillesini yemiş biri de olabilir
You know how many humiliating experiences before I thought of that?
Bunu akıl etmeden önce kaç tane küçük düşürücü tecrübem olduğunu biliyor musun?
Think of all the shared experiences television has provided for us.
Bize sağladığı ortak deneyimleri hatırlayın.
It's part of my diary of my experiences here.
Buradaki deneyimimle ilgili.
What they don't know is that every time the body experiences a specific trauma, it builds antibodies to fight it.
Bilmedikleri şeyse, vücut ne zaman bir travmaya maruz kalsa bununla mücadele etmek için antikorlar üretir.
Share experiences, develop a verbal shorthand.
Tecrübelerini paylaşır, belli bir dil oluşturursunuz.
I mean, we have children with near-death experiences, psychic visions, you have a prophet ghost with the candle brigade.
- Yani etrafta ölümü tatmış çocuklar, psişik hayaller elinde mumlarla dolaşan kahin bir hayalet varken
Kids who have survived disasters and near-death experiences.
Felaketlerden kurtulan ve ölüm deneyimini yaşayan çocuklar
Yeah. Yeah, these kids had near-death experiences.
Evet, evet, bu çocuklar ölüm deneyimini yaşadı
John and I authored a book together to try and talk about our experiences and how people could get involved.
John ve ben, tecrübelerimizi paylaşmak ve insanların bu işe nasıl karıştığını anlatmak için bir kitap yazdık.
Allow yourself to grow with rose- - share experiences, build memories.
Rose'la birlikte büyümeye çalış. Deneyimlerini paylaş, anılar yarat.
When boobs and bacon didn't work, Darnell tried to open my eyes to new experiences.
Memeler ve pastırma işe yaramayınca, Darnell bana yeni deneyimler yaşatmaya çalıştı.
I mean... Just had one of the most important experiences in a girl's life.
Yani az önce, bir kızın hayatındaki en önemli tecrübelerden birisini edindim.
Every one of these animals lived a life full of experiences that we can't even imagine.
Bu hayvanların her birinin bizim tahmin edemeyeceğimiz hayat tecrübeleri olmuştur.
More than one sequence, we different experiences... Will be new adventures
Şimdiki işimiz deneyimli çocukları... yeni bir maceraya götürecek
I've got no basis, it's only with reference to previous experiences.
Şimdiye kadarki tecrübelerime dayanarak.
Experiences...
Tecrübelerin mi?
I want you all to write down about your experiences with The Wave. And by the end of the class I want to have them on my desk!
Dalga ile yaşadığınız tecrübeleri yazmanızı ve ders sonunda masamın üstüne koymanızı istiyorum.
At 14, 15 or even 13 you've had experiences
14, 15 ve hatta 13 yaşında olmanız, hayat tecrübeniz olmadığı anlamına gelmez.
No one's going to pressure you about writing about your experiences.
Kimse tecrübelerini yazmanı istemeyecek.
I'm beginning to cope very well with these near-death experiences.
Bu ölümle burun buruna gelme deneyimleriyle çok iyi baş etmeye başlıyorum.
Do you remember that exercise where we had to write down experiences and pass them anonymously to another person?
Bir egzersiz vardı, hatırlıyor musun, yaşadıklarımızı bir kağıda yazıp yanımızdaki kişiye vermiştik.
Now you learn from your experiences then.
O zaman deneyimlerinden ders al.
However, the length offuture voyages... might limit the range of experiences... available to space travelers.
Ancak gelecekte yapılacak olan seyahatlerin uzunluğu uzay yolcularının deneyimlerinin çeşitliliğini sınırlayabilir.
I'd think that people who sharedthose kinds of experiences would keep in touch.
O tür deneyimler yaşayan insanların hep görüştüğünü düşünürdüm.
In other words, the person wrongly thinks he or she had these experiences.
Bir başka deyişle hasta bu tecrübeleri yaşadığı yanılgısına düşüyor.
If we can't retain our experiences, at least we retain our fantasies.
Deneyimlerimizi muhafaza edemezsek en kötü ihtimal fantezilerimizi muhafaza ederiz.
Vivid, sexual experiences that, I got to say, are very poetic, sometimes.
Etkili, cinsel tecrübeleri ki bazen çok siirsel oldugunu söylemeliyim.
That's the most expensive thing in life and the most valuable things in life, is your relationships, the people that you know, the places you've been and the experiences you've had.
İşte, hayattaki en pahalı şey ve en değerli şey, tanıdığın insanlar bulunduğun yerler ve elde ettiğin tecrübelerdir.
As experiences go, Roman Polanski has had more than what would impact on a dozen people in terms of his life as a child, confusion.
Tecrübe olarak Roman Polanski henüz çocukken bir düzine insanın kafasını karıştıracak kadar fazla kötü tecrübe yaşamıştı.
And this region experiences how many tremors a day?
Ve bu yer günde kaç sarsıntı geçiriyordu?
You two can appreciate the situation better than anyone after your up-close-and-personal experiences with virus victims.
Virüs kurbanlarıyla yakın ve kişisel ilişkinizden dolayı durumu herkesten iyi değerlendirebilirsiniz.
Yeah, I'm really lucky you saved me from meeting other people and having new experiences.
Evet, beni yeni insanlar tanıma ve yeni tecrübeler kazanmamdan koruduğun için gerçekten çok şanlıyım.
I mean, if those experiences are gone forever, doesn't that sort of make him, I don't know, like...
Öyle mi? Eğer bu deneyimler tamamen silindiyse, bu sence de onu, bilemiyorum, yani...
Pain is one of the most fundamental, primal experiences that we have.
Acı, yaşadığımız en önemli ve en temel deneyimlerden biridir.
Much like any study that we show where neural imaging of love or fear or hate, we're not actually showing those experiences in the brain.
Aşkın, korkunun ya da nefretin sinirsel resimlerini görüntülediğimiz diğer çalışmalarda da aslında beynimizdeki bu deneyimleri görüntülemiyoruz.
Whether they have them on LSD, or they have them because they were alone in a cave for a year, or they have them because just happen to have the neurology that is particularly labile that allows for it, but people have self-transcending experiences.
Onları LSD etkisi altında yaşasalar da veya bir mağarada bir yıl yalnız kaldıklarında ya da sadece buna neden olacak kadar değişken bir sinir sistemleri olduğu için. Ama sonuçta insanlar bir tür kendilerini aşma deneyimleri yaşıyorlar. Bu hayatlarının en güzel günü oluyor ;
And for that, because religion seems to be the only game in town in talking about those experiences and dignifying them, thatís one reason why I think it seems to be taboo to criticise it, because you are talking about the most important moments in peopleís lives
Bu yüzden de, din o deneyimlere değer veren ve onlardan bahseden tek alan olduğundan onu eleştirmek de tabu olarak görülüyor. Çünkü hayatlarındaki en önemli anlar hakkında konuşup onları değersizleştiriyorsunuz. En azından onların bakış açısından böyle bu.
Yes, itís a sad fact that people, in a sense, wonít trust their own valuing of their numinous experiences.
İnsanların yaşadıkları gizemli deneyimler konusunda kendi değerlendirmelerine güvenmemeleri üzücü. Tanrıdan kaynaklanmıyor veya din için bir tür kanıt sayılmıyorsa yaşadıklarının göründüğü kadar iyi olmadığını düşünüyorlar.
- I'd really just ask them about their, you know, final experiences on this Earth and just what they were thinking, any remorse for any mistakes they had made, any...
Onlara bu dünyadaki son deneyimlerini gerçekten sormak isterdim. Acaba ne düşünüyorlardı? Yaptıkları yanlışlar için herhangi bir pişmanlık hissediyorlar mıydı?
The Poyang Lake Nature Reserve offers winter refuge to more than a quarter of a million birds for than 100 species creating one of southern China's finest wildlife experiences
Poyang Gölü Doğal Koruma Havzası 100'den farklı türde çeyrek milyondan fazla kuşun kışı geçirebileceği bir ortam sağlamaktadır. Burası Güney Çin'in en zengin doğal yaşam alanlarından biridir.
In some cultures, teenagers are guided through mind-altering experiences by trustworthy elders to expand their consciousness.
Bazı kültürlerde, gençlerin bilinçlerinin gelişmesi için güvenilir ihtiyarlar tarafından bilinç altı deneyimlere yönlendirilirler.
I don't know if you've ever had one of these kinds of experiences, but... I uh...
Daha önce bu tür bir deneyim yaşadın mı bilmiyorum...
But clearly people have extraordinary experiences.
Ama açıkça ortada ki, insanlar bazı sıra dışı deneyimler yaşıyorlar.
William James and to have had, to be able to judge other peopleís subjective experiences with something thatís by definition impossible to do.
... ki tanımı gereği imkansız bir şey bu. Evet.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]