Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ F ] / For goodness sakes

For goodness sakes перевод на турецкий

85 параллельный перевод
For goodness sakes, Ralph, I thought you and Evie would be on your way to Hollywood by now. - Hollywood?
Tanrı aşkına, Evie ile şu an Hollywood'a gidiyorsunuz sanıyordum.
For goodness sakes.
Tanrı aşkına.
For goodness sakes, let's not go on like this.
Tanrı aşkına kapayalım artık şu konuyu...
- Well, for goodness sakes.
- Hay allah.
And, for goodness sakes, do be careful.
Ve Tanrı aşkına dikkatli ol.
- Oh, for goodness sakes.
- Tanrı aşkına!
For goodness sakes.
Çok şükür sonunda.
Oh, for goodness sakes, he is.
Tanrı aşkına, bu o!
Oh, for goodness sakes, Miss Hunter, under no pretext set foot across this threshold at night ;
İyiliğiniz için, Bayan Hunter, gece dışarı çıkmayın ;
[Crockett] Oh, for goodness sakes, Mr. Morales.
( Çavuş Dedektif Sonny Crockett ) Oh, Tanrı aşkına Bay Morales.
What does he need with marriage, for goodness sakes?
Tanrı aşkına, evlenip de ne yapacak?
For goodness sakes, get down off that crucifix.
Tanrı aşkına! İn o hacın üzerinden.
Oh, for goodness sakes, look at yourself, Mitz.
Tanrı aşkına, şu haline bak Mitz!
For goodness sakes, it's the Boston Strangler. He's imitating Albert DeSalvo's crime scene down to the kinky details.
Tanrım, Boston Canavarını... bütün özellikleriyle DeSalvo'yu taklit ediyor.
Fran, for goodness sakes!
Fran, Tanrı Aşkına!
For goodness sakes, Mabel.
Tanrı aşkına, Mabel.
No, no, maca, for goodness sakes. Don't turn off the tv.
Hayır, Maca, televizyonu kapatma.
Everything for god's sakes but how can you get in with your clothes on for goodness sakes!
Saçmalıyorsun! İyi ama kıyafetlerin üzerindeyken nasıl olabilir ki?
Honey, it's her birthday for goodness sakes
Yapma Allah aşkına, kızın doğum günü.
There must be some sort of arrangement we can come to for goodness sakes man.
Ludlow! Mutlaka ortak bir noktada çözüm bulabiliriz tanrı aşkına adam.
I'd like to go over some ground rules before we go on live, for goodness sakes.
Yayından önce kurallar hakkında görüşmek istiyorum.
No, no, Maca, for goodness sakes. Don't turn off the TV.
Hayır, Maca, televizyonu kapatma.
But how can you get in with your clothes on for goodness sakes!
iyi ama kıyafetlerin üzerindeyken nasıl olabilir ki?
Oh, for goodness sakes, where did I put that?
Oh, Tanrım, nereye koydum şunu?
How many are there, for goodness sakes?
Kaç tane var, aman Allah'ım?
I'm your teacher, for goodness sakes.
Tanrı aşkına ben senin öğretmeninim!
For goodness sakes. You know I'd never leave the kids with you.
Çocukları asla seninle yalnız bırakmazdım ki.
Well, for goodness sakes.
Tanrı aşkına!
oh, for goodness sakes!
Tanrı aşkına.
I mean, they found us at a dang hotel, for goodness sakes.
Yani, herifler bize kıytırık bir hotelde bile ulaştılar.
"to... who-m... " can-can-can... This is 9th grade level, for goodness sakes.
" Kime karşı... 9. sınıf seviyesi bu Tanrı aşkına.
You know the drill, for goodness sakes.
Hepiniz eğitimi biliyorsunuz.
But you're Gus'mom, for goodness sakes.
Ama siz Gus'ın annesisiniz, tanrı aşkına.
Daniel, for goodness sakes, stop fussing and just open it.
Daniel, şunu kurcalamayı bırak da aç.
- For goodness sakes.
- Tanrı aşkına.
Mr. Lightcap, for goodness'sakes.
Aman Tanrım, Bay Lightcap.
Oh, for goodness'sakes.
Aman Tanrım.
Oh, for goodness'sakes, I don't know what I'm looking for.
Hay Allah! Ne aradığımı bilmiyorum.
Oh, for goodness sakes.
- Tanrı aşkına.
Well, for goodness'sakes, why?
Peki, tanrı aşkına, neden?
For goodness sakes!
Tanrı aşkına!
Can't a person just come in here and sit down and cry, for goodness'sakes?
İnsan buraya gelip, oturup ağlayamaz mı?
He looks full of life to me, for goodness'sakes.
Bana hayat dolu gibi görünüyor, ne yalan söyleyeyim.
Where are you, for goodness'sakes?
Tanrı aşkına, neredesiniz?
Oh, for goodness'sakes, okay.
Kahretsin, tamam.
- Oh, for goodness'sakes.
- Lanet olsun.
Oh, for goodness'sakes, it don't...
Tanrı aşkına sana ih...
For goodness sakes, just move.
Allah aşkına, kıpırdayın biraz.
Oh, for goodness'sakes, Augusten, it's not that hard.
Hadi ama Augusten, o kadar da zor değil.
Oh, for goodness'sakes...
Tanrı aşkına..
Oh, stop the histrionics, Greta, for goodness'sakes.
Mızmızlanmayı kes tanrı aşkına Greta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]