Gallop перевод на турецкий
231 параллельный перевод
Sound the gallop!
Dörtnala borusu çal!
The men gallop by and try to catch a head.
Her atlı dört nala koşarak bu horozun kafasını koparacaktır.
Arizona Jim killed one or two of them... and rode off at a gallop... with the black man leaving a cloud of dust behind him
Arizona Jim onlardan birini ya da ikisini öldürdü ve arkasında bir toz bulutu bırakarak kara adamla birlikte dört nala uzaklaştı.
I'll have a gallop from you yet.
Daha seni dörtnala koşturacağım.
Well, the general ordered him to gallop through the lines with a message.
General, iki hat arasında at sürüp bir mesaj iletmesini emretmişti.
Well, let us celebrate our new friendship by a gallop over the moors.
Yeni arkadaşlığımızı kutlamak için fundalıkta dörtnala gidelim mi?
Gallop!
Dörtnala!
You ought to think of that before you gallop after something you can't catch.
Bunu, yakalayamayacağın bir şeyi kovalarken düşünseydin.
A gallop is a gallop in any language.
Kovalamaca her dilde aynıdır.
Suddenly, at full gallop, riding right upon us,
Birden bire, dörtnala, doğru üstümüze gelebilir,
Gallop.
Hazır.! ...
Gallop!
Dikkat edin...
Gallop!
Yo!
Gallop.
Hemen.
Horses to gallop!
Atlar dörtnala!
I can ride great geldings bareback at a full gallop, holding on with just my thighs.
Koca koca hayvanları eyersiz olarak sırf ayaklarımla tutunarak... dörtnala koşturabilirim.
- At a gallop!
- Dörtnala!
Come, at a gallop.
Hadi, dörtnala gidelim.
And if I can't gallop into the homestretch with this case, it may be my last race.
Bu davada son parkura dört nala giremezsem, benim son yarışım olabilir.
He's riding at full gallop.
Dört nala koşuyor.
Can you see this gallop?
Dörtnala, görebiliyor musunuz?
Try dressing on the front seat at a gallop.
Sanki dörtnala giderken üstümü değiştiriyor gibiyim.
I rode full gallop for Crazy Woman River.
Dört nala Crazy Woman nehrine sürdüm.
- And the kangaroos gallop...
Sürekli zıplayan Kanguru...
But time was running out for the reckless ones... the gallop-and-gunshot boys as more and more citizens demanded respect for the law and showed themselves ready to fight to uphold it.
Ama daha çok insan kanunlara uyulmasını istedikçe ve onları korumak için savaşmaya hazır olduğunu gösterdikçe pervasızlar, gözü dönmüşler ve vurup kaçan haydutlar için zaman doluyordu.
I'll have a nice shower and then we'll go to rome at a gallop.
Güzel bir duş alayım, sonra Roma'ya doğru dörtnala koşacağız.
- That's at the Gallop Hotel, isn't it?
- Gallop Otelinde mi yani?
Full gallop, son.
Dörtnala gidelim oğlum.
Where did Stepan gallop to?
Stepan dörtnala nereye gitti?
- At a gallop, ho!
- Dörtnal.
Forward at a gallop, ho!
Dörtnal ilerle!
Just a trial gallop.
Henüz işin başındayız.
No, but I call a half-a-day gallop a romp.
Hayır, ama yarım günlüğüne dörtnala giden birini kiralarım.
- Hurry up, gallop!
- Acele edin, dörtnala.
As fast as the horse could gallop, he rode towards Samarra.
At dolu dizgin koşarken, Samarra'ya doğru yol aldılar.
Gallop to the neighbouring villages and promise whatever it takes, but bring some people in order to teach these idlers a lesson.
Dörtnala komşu köylere gidin ve ne pahasına olursa olsun söz alın, ancak bu aylak öğretmen için bazı önlemler almalıyız.
The town council's out on a gallop with the Sheriff.
Kasaba meclisi şerifin peşinden dörtnala gitti.
Troop at the gallop.
Dörtnala gidin.
At a gallop, charge!
Dörtnala, hücum!
At the gallop!
Dörtnala!
If you don't like our company why don't you gallop off into the sunset?
Müessesemizin hizmetlerini beğenmediysen, neden dört nala, gün batımına gitmiyorsun?
McNair, form these troops in two columns on the left and right advance at full gallop...
İki sıra halinde köye saldırın.
But don't gallop.
Fakat atı fazla hızlı sürme.
"Don't gallop." Do you hear that, Petya?
Atı fazla hızlı sürme. Bunu duydun mu, Petya?
"Don't gallop," but "Hurry home."
Atı fazla hızlı sürme ama eve erken gel.
Gallop to the shore, all of you!
Hepiniz sahile gidin!
I took her to gallop because we pursued one.
Yol boyunca izimiz sürüldü.
- He was duty gallop.
- Görevliydi.
Forward at a gallop.
Haydi, ileri!
Time gallop, sometimes fighting, stab times.
Dört nala at sürme, kavgalar, saldırılar.
Gallop, ho!
Dörtnala! ...