Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ H ] / Hackneyed

Hackneyed перевод на турецкий

39 параллельный перевод
And, of course, phrases like "trigger-happy" are a bit hackneyed... but we'll get rid of those clichés, won't we?
"Tetik çekmekten hoşlanan" gibi deyimler biraz sıradan... ama bu klişelerden vazgeçeceğiz değil mi?
I've borrowed the hackneyed old populist slogan :
Şu sloganı uyarladım : Fikrimi anlatan iki kelime :
She knows I'll go back to you. It all sounds like a hackneyed old melodrama.
Bazen bu, insanın kulağına çok sık gördüğü, kötü yazılmış eski bir oyundan satırlar gibi geliyor.
Don't try that hackneyed ruse on me.
Şu ucuz ajitasyonlarına başlama gene.
"Go away, my hunter Your bait is hackneyed"
"git uzağa, benim avcım olma senin sözlerin kandıramaz beni"
It's an old hackneyed expression, but it's the truth : you've got to start at the bottom.
Biliyorum çok klişe bir laf ama gerçek, en başından başlamalısın.
His hackneyed shenanigans robbed me of my dignity for years.
O bayat numaraları yıllarca benim saygınlığımı çaldı.
You know, it sounds hackneyed but that myocardial infarction was the best thing to happen to me.
Kulağa klişe gelecek ama miyokardial infraksiyonum başıma gelen en iyi şeydi.
Would you stop spouting those hackneyed quips?
Biraz daha açık...
You tricked me... with a ruse so hackneyed it would make Stan Lee blush.
Kandırdın beni. Stan Lee'yi bile utandıracak ucuz bir numarayla hem de.
Yes, even their wordplay had become hackneyed and cheap.
Evet onların kelime oyunu basma kalıp ve ucuz olsa bile.
It's sort of hackneyed.
- Tamam, hoşça kalın.
I've always found your writing a little hackneyed and stilted, but I guess that's why I'm not workin'out here in Hollywood, huh?
Biliyor musun Brian, hep yazılarını biraz yapmacık ve bayağı buldum ama galiba zaten bu yüzden Hollywood'ta çalışamıyorum.
I saw Paul Lynde do that same hackneyed trick on Bewitched.
Aynı basmakalıp numarayı Bewitched filminde Paul Lynde'de yapıyordu.
You accessed my holonovel without permission and replaced it with your own hackneyed narrative.
Sanal hikayeme izinsiz erişip hikayemi adi anlatımınızla değiştirmişsiniz.
I mean, I'm too hackneyed to illuminate the subject but maybe someone else can shed some light.
Bu konuda konuşmayı gerçekten isterim. Ama belki başka biri de bizi aydınlatabilir.
Wait, I feel a hackneyed phrase coming on.
Dur, bugünün anlam ve önemini anlatan bir deyiş geliyor.
I feel a hackneyed phrase coming on.
Dur.
I said nothing but what have been repeated and hackneyed in that room before.
O odada daha önce defalarca tekrarlanıp söylenenlerden başka bir şey söylemedim.
"His work has become so hackneyed, so clich " That we wonder if mr. Castle has anything new to say.
" Artık eserleri o kadar basmakalıp, o kadar klişe hâlini almış ki Bay Castle'ın söyleyecek yeni bir şeyi var mı çok merak ediyoruz.
Pierce's hackneyed entourage.
Pierce'ın sıradan grubu.
Hackneyed?
Sıradan mı?
It's interesting you say that. I love clichés and hackneyed expressions.
Böyle demen ilginç çünkü eski ve basmakalıp sözleri severim.
The hundreds, perhaps thousands of such clichés and hackneyed expressions that our language has bequeathed us are a stunning treasure trove of human insight and knowledge.
Yüzlerce, hatta binlerce eski ve basmakalıp sözü bize sunan dilimiz insanın bilgilenmesi açısından büyük bir nimettir.
During these formative college years we should learn as many clichéd and hackneyed thoughts as possible.
Üniversite hayatı boyunca olabildiğince bu tarz eski ve basmakalıp söz öğrenmeliyiz.
You will not be sketching eggs or any other hackneyed still lifes today.
Bugün yumurta ya da alışılagelmiş hayat tarzlarının çizimini yapmayacaksınız.
Is honesty now a vice, or do you prefer that jaded hack, Griswold, fawning over some steaming mound of hackneyed tripe?
Dürüstlük şimdi ahlaksızlık mı oldu yoksa şu bezgin yazar müsveddesi Griswold'un dumanı tüten bir yığın basmakalıp palavraları için yaltaklanmasını mı tercih edersin?
And as far as I'm aware, Monet never painted over a rather hackneyed portrait of...
Ayrıca son derece eminim ki Monet tablosunu asla böyle sıradan birinin portresinin üzerine yapmazdı.
That is just awkward, hackneyed syntax.
Burası olmamış, basmakalıp söz dizimi.
Just like I knew your play was a mediocre patchwork of hackneyed ideas and tired clichés.
Ben Kralların Kralının Kralı'yım. - Yeni unvan, benimdir! - Birilerinin tehdit altında gibi.
- Kermit, that joke is so hackneyed, you owe me a drink.
Kermit o kadar boş beleş bir espiri yaptın ki şu an bana içki ısmarlamalısın.
Little shit whose books are vapid and hackneyed.
Onu hep kitapları yavan ve sıradan, götü kalkık bir piç gibi görmüştüm.
Hackneyed, yeah.
- Klişe, evet.
And yet somehow, hackneyed circumstance and a pudgy ex-bully have somehow gotten between them.
Ama bir şekilde aralarına klişeler ve eski bir zorba aralarına girdi.
Mostly as a delivery apparatus for hackneyed punchlines and mawkish sentimentality, but still.
Çoğunlukla klişe espriler yapma aracı ve acıklı duygusallık olarak, ama olsun.
You went to Jep's Electronics in some hackneyed attempt at counter-espionage?
Sen de karşı casusluk yapma girişimiyle Jeps Elektronik'e mi gittin?
It is now necessary for me to use the hackneyed phrase,
Şu anda bu bayat ifadeyi kullanmak zorundayım,
The word "hackneyed" here means
"Bayat" burada
A trite, hackneyed cliché?
Basmakalıp ve basit bu klişe mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]