Hangin перевод на турецкий
665 параллельный перевод
When a man begins to do a lot of talkin'about hangin', he'd better make pretty sure as to who's gonna decorate the end of the rope.
... bir adam insan asmaktan fazlaca bahsetmeye başladığında iş bittiği zaman ipin ucunda kimin olacağını iyi hesaplamak zorunda.
- They're savin'him for a hangin'.
- Onu asmak için saklıyorlar.
Maybe a little hangin'mightn't do'em any harm.
Biraz asmanın kime ne zararı olurdu?
But the sort of hangin you boys'd give'em would be so - so permanent.
Ama bu şekilde olursa arkası hep gelir.
Trouble is, when men start takin the law into their own hands... they're just as apt, in all the confusion and fun... to start hangin'somebody who's not a murderer... as somebody who is.
Sorun şu ki, insanlar kendileri kanun uygulamaya başlarsa sanki normalmiş gibi, kargaşanın ve eğlencenin verdiği hazla katil olmayan birini de sanki katilmiş gibi asmaya başlayacak.
Then the next thing you know, they're hangin'one another just for fun... till it gets to the place a man can't pass a tree... or look at a rope... without feelin'uneasy.
Daha sonra da biri diğerini sırf eğlence için asacak. Artık kimse bir ağaca ya da ipe, rahatsızlık duymadan bakamaz duruma gelecek.
Ain't they hangin''em?
Onları asmıyorlar mı?
In a few days they'll be hangin'Pinky.
Pinky'i bir kaç gün içinde asacaklar.
Hangin'him for something he didn't do.
Yapmadığı bir şey yüzünden asacaklar.
There's always some crazy fool to lose his head and start hangin'everybody in sight.
Her zaman, aklını kaçırıp önüne geleni asmaya kalkan... - bir deli bulunur.
It's just that most of the men ain't never seen a real triple hangin'.
Sadece buradakilerin çoğu hiç üç kişinin birden asılmasını görmedi.
A hangin'?
Asılmak mı?
Hangin's any man's business that's around!
Birini asmak buradaki herkesi ilgilendirir!
Hangin'murderers is one thing, but to keep guys you don't know for sure did it standin'around sweatin'while you shoot your mouth off, that's another.
Katilleri asmak başka şey bunu yaptıklarından emin olmadığın kişileri alıkoyup onlara ecel teri döktürmek...
You're a great one for hangin', ain't ya, Smith?
Adam asmakta üstüne yok, değil mi Smith?
I can see your tongue hangin'out, Buster, way out. Come on.
Ağzının sulandığını görebiliyorum, ahbap.
The old geezer's trap was hangin'open a mile... lapping'up every word the kid handed him.
Moruğun ağzı iki metre açık kaldı çocuğun söylediği her lafı yuttu.
"'I'm hangin'with him I'll stick to you, son
Beni onunla birlikte asın, Anca beraber kanca beraber
So the town's all fired up about hangin'a couple of the.45's gang.
45'lik çetesinden bir kaç adamı asmak için....... kasaba ayağa kalkmış durumda.
That was the day Frank and me came home and found the house burning', my ma with her arm shot off, my pa hangin'in the tree in the front yard.
O gün Frank ile ben eve döndüğümüzde, onu yanarken bulduk annem kollarımda öldü babam ön avludaki ağaçta asılı duruyordu.
Listen, Kramer, I'm hangin'here by a shoelace.
Dinle Kramer, Köşeye sıkışmış durumdayım!
We got half the guns in Kansas hangin'on the wall right now!
Kansas'taki silahların yarısı duvarda asılı vaziyette.
I know that it's something you've got to beat down by yourself without medicine. Yes or no, Doc? If you don't solve your own problems, you're gonna be like a full-grown man hangin'on to your mama's apron strings.
Bu ilaçsız halletmeniz gereken bir konu, yoksa annesinin önlük bağına tutunan bir adam gibi olursunuz.
There are silver hearts hangin, but my hands are too big, you have to try!
Orada gümüşler var ama benim ellerim büyük. Hadi sen dene!
I can't go applying to Lexington with a murder hangin'over my head.
Üstüme kalmış bir cinayet varken gidip Lexington'a başvuramam.
What am I hangin'around with you guys for?
Ne diye sizlerle takılıyorum ki?
I found these on a tramp hangin''round here.
Bunları bir serseri giyiyordu.
Heard of a hangin'up by Cheyenne.
Cheyenne'ler adamı nasıl asar duydun mu.
Man hangs me, I wanna know if he knows the meaning of hangin'.
Eğer asmanın anlamını biliyorsa, beni asacak adamı tanımalıyım.
You always gonna be hangin'round?
Hep böyle başı boş mu dolaşacaksın?
I can't do my nails or fix my hair without havin'you hangin'round.
Tırnaklarımı ve saçlarımı düzeltirken sen hep tepemdesin.
And Eula with her hair hangin'down... and Jody with his shirt off, chasing'her.
Ve saçları açık salınan Eula. Ve Jody'nin onu üstsüz kovalaması.
We're hangin'on here by our teeth.
Burada dişlerimizle tutunuyoruz.
Why are you hangin'around?
Neden buralarda dolaşıyorsun?
Can't abide to see a woman's hair hangin'from a Mescalero war-lance.
Mescalero savaş mızrağına asılı bir kadın saçı görmeye dayanamam.
Then tell me this - how come Calvera keeps hangin'around here?
O halde söylesene - Calvera neden buralarda dolaşıyor?
Shame on you, hangin'around a place like this.
Seni utanmaz, buradaki gibi bir yerde adam asmayı severler.
We're gonna spend the rest of our lives just hangin'prisms.
Hayatımızın kalanını prizmaları asarak geçireceğiz.
Seemed to be hangin on every word you said.
Söylediğin her söz, asılman gerekiyordu.
We're hangin'a sign Says "Visitors forbidden"
Bir tabela asıyoruz : "Yabancılar Giremez"
What are you hangin'around for?
Neden oyalanıyorsun?
I wouldn't stop and look if my wife was hangin'up there.
Karım oraya asılmış olsa bile durup bakmazdım.
You know how fond they was of hangin'around the cage.
Kafesin çevresinde dolaşmaya bayılırlar.
♪ it's a hangin'day ♪ in Wolf City, Wyoming
Bu bir idam günü Wolf City, Wyoming'de
♪ and that is why they're hangin
İşte bu yüzden asacaklar
♪ hangin'Cat Ballou
Asacaklar Cat Ballou'yu
♪ they'll now be hangin Cat Ballou ♪
Şimdi Cat Ballou'yu asacaklar
You afraid I'll choke and cheat you out of your hangin'fee?
Boğulurum da idam gelirlerinize halel getiririm diye mi korkuyorsun?
Them poor devils hangin'on them telephone poles out there... them's Yaqui Indians...
Dışarıda telefon direklerine asılmış zavallı adamlar... Onlar Meksika yerlileridir, benim halkım.
Where've you been hangin'out?
Nerelerdeydin?
They'll catch you hangin'round a schoolyard.
Okulun etrafında gezerken yakalayacaklar.