Hanım перевод на турецкий
20,973 параллельный перевод
Lady cop!
Memur hanım!
But I didn't drink, and what we're trying to do here is help you, ma'am.
Ben içmedim ve size yardım etmeye çalışıyoruz hanımefendi.
Nurse, will you page the lab for me, please?
Laboratuvarı arar mısın Hemşire hanım?
Yes, better than Little Miss Print shop... and there you are.
Evet, Küçük Matbaa Hanım'dan daha iyi... aaa işte burdasın.
So what are you sophisticated ladies up to next?
Sizin gibi sofistike hanımlar için sırada ne var bakalım?
They have that lady that paints bikinis on the girls.
Kızların üzerine bikini çizen hanım var.
I'm not a... ma'am.
Ben hanımefendi...
You assembled an army in the backyard of my Khan.
Hanımın toprakları içinde kendine bir ordu kurmuşsun.
And, uh, you ladies, if you're gonna be out here in the middle of the night, you need to watch where you're walking.
Sizse hanımlar gecenin bir yarısı dışarıda olacaksanız adımınızı attığınız yere dikkat etmelisiniz.
Young lady.
Genç hanım.
Mean old lady gave it to me.
Benim ihtiyar hanım yapmıştı. Ya sen?
Ah! Young lady... I really wouldn't bother.
Küçük hanım, yerinizde olsam zahmet etmezdim.
How may I assist you, Lady Kara?
Size nasıl yardımcı olabilirim, Kara Hanım? Kal-El nerede?
King Charles has annulled his sister's marriage at the urging of the queen mother.
Kral Charles Valide Hanım'ın ısrarıyla kız kardeşinin evliliğini feshetti.
And how about this lovely lady?
Ve bu güzel hanım?
And rest assured, ma'am,
Artık ben varım. İçiniz rahat olsun hanımefendi.
Hello, ma'am, my name is Rebecca Bunch, Esquire, and these are my legal associates.
Merhaba hanımefendi. Benim adım Rebecca Bunch, Adli görevliyim. Bunlar da iş ortaklarım.
Miss, can you help me?
Hanımefendi, bakar mısınız?
Ladies, I'm so sorry, but today's flight is completely sold out.
Üzgünüm hanımlar ama uçak bugün tamamen dolu.
Two things I make my business.
Demiryolu ustabaşısıyım, hanımefendi.
Mistress of Blackwood Estate, how long's it taken you?
Blackwood hanesinin hanımı olmak ne kadar süreni aldı?
- Madam Foreman?
- Başkan hanım?
_
Bu sıkıntılı genç hanım, inananlara konuşmak istiyor.
Miss Great, I've prepared a room across the top A hotel Pulau Jeju.
Hanımefendi, çoktan Jeju'da ihtişamlı bir oda hazırlattım bile.
- It is done, my Khan. - Mmm.
Oldu bilin, Hanım.
Good morning, Madam President.
Günaydınlar Başkan Hanım.
And also, am I on my way to becoming an invisible housewife? "
Ayrıca "yoksa ben de mi görünmez ev hanımına dönüşmek üzereyim?" dedim.
- I'm sorry, ma'am.
- Affederseniz, hanımefendi.
You really need to go in for observation, ma'am.
Müşaade altında olmanız lazım hanımefendi.
A lady will answer, but she'll get the message to me anytime, day or night.
Telefonu bir hanım açacak ama ne zaman olursa olsun gece gündüz, bana mesajı iletecektir.
My Lords, Ladies and Gentlemen.
" Lordlarım. Hanımlar ve Beyler.
Here you are, doctor?
Buyurun Doktor hanım.
Doctor, are you all right?
Doktor hanım iyi misiniz?
Oh. What does she look like?
- O hanım nasıl biriymiş peki?
Now I am familiar with the procedure of a tie dance, young lady.
Ben dans hakkındaki prosedürleri biliyorum küçük hanım.
I'm sorry, ma'am.
Özür dilerim hanımefendi.
I'll leave the doctor here for a moment.
Doktor hanımı sana emanet edebilir miyim?
I helped write that handbook, ma'am, and I can tell you we did not have your interpretation in mind.
O kitabın yazılmasına yardım etmiştim hanımefendi ve size söyleyebilirim ki düşüncelerimizde sizin yorumlamanız yoktu.
A very nice lady.
Tatlı bir hanım.
Come with me, Mom!
Benimle gelin anne hanım.
I've only known you a short while, Ma'am, but I'm confident that you will bring great credit to the monarchy.
Sizi kısa süredir tanıyorum Hanımefendileri fakat hanedana saygınlık getireceğinizden şüphem yok.
Expecting the Khan?
Han'ı mı bekliyordun?
Met many wives... many concubines... of the prince... of the Khan.
Prenslerin ve Han'ın bir sürü hatunu ve cariyesiyle tanıştım.
Did it ever occur to you that this Vice Regent's been working for the Khan the entire time?
Naip Vekili'nin başından beri Han için çalışıyor olamaz mı?
Are you in the Khan's service?
Han'a mı hizmet ediyorsun?
I simply saw an opportunity to gain favor with the Khan and I took it.
Han'a kendimi sevdirmek için bir fırsat gördüm ve bunu kullandım.
Your Khan?
Senin Hanın mı?
Hello, Bert.
- Merhaba Bert. - Merhaba avukat hanım.
Basically, my Han-tourage.
Kısaca benim Han'cılarım
I convinced my sister to sign me out for this weekend, so you are not gonna stop me from seeing my Han.
Ben kız kardeşimi ikna ettim beni bu haftasonu buraya yazdırması için Yani sen benim Han'ımı görmemi engelleyemezsin
Hey, didn't you hear Kang Mo Yeon talking on the phone with chief earlier?
Mo Yeon'un Bay Han'la konuştuklarını duymadın mı?