Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ H ] / Hysterical

Hysterical перевод на турецкий

1,444 параллельный перевод
Clerical cats, hysterical cats
Rahip kediler, histerik kediler
And that was when everyone became more and more visibly hysterical
İşte bundan sonra herkes yavaş yavaş daha çok sinir hastası olmaya başladı.
♪ Clerical cats, hysterical cats
Rahip kediler, histerik kediler
Besides, this is just another place... for me to wreak my special brand of hysterical havoc.
Ayrıca bu, etrafa zarar verebileceğim yeni bir ortam.
You`re making them hysterical.
Onları delirtiyorsun.
That would have been hysterical to watch him try.
Bu dansı yapmaya çalışmasını seyretmek ne kadar komik olurdu.
- That's very funny, but not hysterical.
- Komik ama yerlere yatmadık yani.
It's hysterical! It gets very funny.
Kesinlikle hisleri komikleşiyor.
- Marge, you're being hysterical.
- Bay Greenleaf'e söylemem lazım.
The hysterical shouting was in tongues, like at a Pentecostal Church.
Kilise ayinlerinde bağırmaktan kendinden geçenlerden farkımız yoktu.
- Don't get hysterical.
- İsterik olma.
I'm not hysterical, Amanda!
İsterik değilim Amanda.
You were crying. It was hysterical!
Ağlıyordun ve kendinden geçmiştin.
Look at you,... you're hysterical.
Şu haline bak. Çok kötü durumdasın.
Just working through a little hysterical deafness here.
Yaşadığım histeri kaynaklı sağırlığı aşmaya çalışıyorum da.
She's hysterical.
Sinir krizi geçiriyor.
You guys are hysterical.
Çok komiksiniz.
CAN I GET THROUGH ONE QUESTION WITHOUT YOU GUYS GETTIN'HYSTERICAL ON ME?
Siz çocuklar delice üzerime gelmeden bir sorunun üstesinden gelebilir miyim?
The medical treatment was hysterical paroxysm.
Ve tıbbi tedavi, histeri kriziydi.
Eric, take your mother in the house. She's hysterical.
Eric, anneni al ve eve götür histerikleşti.
You're always upset and enraged, and you think that gives you the right... to be habitually hysterical.
Sen her zaman kızgın ve öfkelisin ve bu durumun sana isterik davranma hakkı verdiğini sanıyorsun.
- Harry, you're hysterical.
- Harry, isterik davranıyorsun.
- I'm not hysterical.
- Davranmıyorum.
We're just a bunch of hysterical bitches.
Ya da bizim bir avuç orospu olmamız gibi.
What is it? You were hysterical!
İsterik bir şekilde ağlıyordun.
I was hysterical :
Gülünç durumdaydım.
Not having a gas stove is no reason to get hysterical.
Fırınımız gazla çalışmıyor diye delirmenin anlamı yok ki!
But Mrs. Horakova is hysterical.
Nedense Bayan Horáková histerik davranıyor.
[Bornet] The people were out in the street, and they were just absolutely ecstatic. Hysterical with delight.
İnsanlar sokaklardaydı ve sevinçten resmen kendilerinden geçmişlerdi ve histeri yaşıyorlardı.
Hysterical.
Çılgınca.
If that's gone, I'm gonna be hysterical.
Eğer gittiyse, histeri krizine girerim.
LOOK, PROFESSOR HONEYWELL IS HYSTERICAL.
Profesör Honeywell isteriktir.
But you make my wife hysterical and that, my friends, will cost you.
Ama karımı çileden çıkarıyorsunuz ve bu size pahalıya patlayacak.
The witness is clearly hysterical and has done irreparable harm to the jury.
Tanık isterik bir halde... -... ve jüriyi yanlış etkiliyor.
Meredith was hysterical.
Meredith korkunç durumdaydı.
It was hysterical.
Çok komikti.
Yes, ditching Charlotte was slightly hysterical, but the idea of sitting across from Big and Natasha through the second act of "Aida" was too emotional to bear.
Evet, Charlotte'u ekmek hiç de hoş değildi ama Aida'nın ikinci yarısı boyunca Büyük ve Natasha'nın karşısında oturmak katlanamayacağım kadar duygusal bir şeydi.
- Yes. - Hysterical pregnancy?
- Histerik hamilelik?
An unfortunate, Sir William, who is hysterical and violent.
İsterik ve şiddet sergileyen bir hayat kadını Sir William.
Doc Roe called it hysterical blindness.
Doktor Roe buna isteri körlüğü dedi.
Don't get all hysterical.
Bunu kişisel olarak almayın.
Hysterical, Desi.
Sen hastasın Dessy
Stop all this hysterical shit.
Bırak şu histerik zırvaları.
One of those hysterical officers was passing by.
Mahallenizde dolaşan histerik bir adam.
In the edition you chose, this profoundly simple meaning is sacrificed to hysterical punctuation.
Sizin seçtiğiniz baskıda, abartılı noktalama işaretleri... bu son derece basit anlamı yok ediyor.
I mean, she didn't go hysterical or anything like that.
Yani, sinir krizi falan geçirmedi.
You're hysterical, man.
Çok komiksin.
That's hysterical.
İnanılmaz komik.
You're hysterical.
Sakin ol Greta.
[Chattering] Your catchphrase is hysterical.
Dizi sloganın dehşet verici.
- Hysterical.
- Aman ne komikmiş!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]