Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / I'll get the door

I'll get the door перевод на турецкий

201 параллельный перевод
I'll get the door, right?
Ben kapıyı açayım, tamam mı?
I'll get the door.
Kapıya bakarım.
I'll bolt the door so that nothing can get in or out.
Kapıyı da sürgüledim, yani hiçbir şey giremez, hiçbir şey çıkamaz.
The way they don't do things! The way they'll write anything just to get it down on the sales sheet. And I'm the guy that has to sit here up to my neck in phony claims... so they won't throw more money out the window than they take in at the door.
Satış sayfasına geçirmek için herşeyi yazmaları ben de burada boğazıma kadar taleplerle kapıdan giren parayı pencereden kaybetmesinler diye yırtınayım.
I'll get the door.
Kapıya bakayım.
I'll get the door.
Kapıyı açayım.
I'll get the door.
- Pistlere gidiyoruz.
I'll get her, you get the door open.
Ona ben bakarım, siz kapıyı açın.
The key ring was caught in the door, but I'll get...
Kapının kolu takıldı, ama ben...
Can't get out that way. I'll go out the front door.
Sen o tarafı kontrol et.
I'll get the door for you, Mr. Garrison.
Kapıyı kapatayım, Bay Garrison.
I'll get in that window and open the front door.
Şuradaki pencereden girip ön kapıyı açacağım.
We'll move this table... so I can get the rug up and raise the trap door.
Şu masayı çekelim de kapağı kaldırıp açabileyim.
Let's go in the kitchen and get something to eat then we'll get changed, then I'll bet you in 30 seconds Bruce and Scotty will come through the door laughing their heads off...
Hadi mutfağa gidip yiyecek bir şeyler alalım. Sonra da düzeleceğiz, bahse girerim 30 saniye sonra Bruce'la Scotty birbirini köstekleyerek, kahkahalar içinde kapıdan içeri girecekler.
Tonight, I'll get to the door.
Bu gece kapıya dayanacağız.
I'll get the door, old fellow.
Kapıya bakarım dostum.
- Here, I'll just get the door for you.
- Sana kapıyı açayım.
You get your ass away from my door, or I'll have the police up here so fast it'll make your head spin.
Defol git kapımdan yoksa polisi o kadar çabuk dikerim ki buraya şaşar kalırsın.
I'LL GET YOUR MOTHER'S CAMERA TAKE A PICTURE OF THE REFRIGERATOR WITH THE DOOR OPEN
Annenin kamerasını buraya getireyim, buzdolabın fotoğrafını çekelim, kapısı açıkken... ve sonra açıklamalarını altına yazayım, şuraya asayım.
I'll get the door, and when I get back, Al, we'll discuss this while I spit-shine your shoes.
Ben kapıya bakarım ve geri geldiğimde Al, ayakkabılarını parlatırken bu konuyu tartışırız.
That's the back door. I'll get it.
Ben bakarım.
I'll get the door.
Kapıyı ben tutarım.
I'll get the door.
Kapıya gideceğim.
I'll get the door.
Ben de kapıyı açayım.
Here I'll get the door for you
Bir dakika kapıyı açayım.
I'll get the door.
Kapıya bakacağım.
Wait, I'll get the door. My dear.
Gel canım.
I'll leave the front door open so they can get in.
Kapıyı açık bırakıyorum ki gelince açmaya uğraşmasınlar.
"I'll leave the front door open so you can get in."
Kapıyı açık bırakıyorum ki gelince açmaya uğraşmayın.
I'll get the door.
Zahmet etme! Kapıyı kendim açarım!
She'll get to the door, I'll talk fast and she'll come back.
Kapıya yönelir, sonra ben dil dökerdim, o da geri gelirdi.
Or she'll get out the door, be gone a couple of days... I'll play her a song or something and, you know, she'll come back.
Ya da dışarı çıkar, birkaç gün benden uzak kalır sonra ona bir şarkı yazardım ve geri gelirdi.
I'll get the door.
Kapıyı ben hallederim.
I'll get the door.
Ben bakarım. Tamam.
I'll get the door.
Ben kapıyı açarım.
I'll get the door.
Sen düşünürken ben kapıyı halledeyim.
I'll get the door.
- Ben kapıyı açayım.
Yeah. I'll get the bombs and go out the other door.
Bombaları alıp diğer kapıdan çıkarım.
I'll get the door.
Kapıya ben bakarım.
I'll get the door!
Ben kapıyı açacağım!
- lf he's going to risk scanning someone he'll grab the first person that walks in the door... -... in case he doesn't get another chance. - I can't block a Psi Cop.
- Birini tarama riskini alacaksa başka bir şans ele geçiremeyeceği ihtimaline karşılık karşısına çıkan ilk kişiyi seçecektir.
'Cause I think maybe I'll get up there and I'll knock on the door and you won't be there.
Çünkü kapıyı çaldığımda belki de orada olmayacağını düşünüyorum.
I'll go get the door.
Ben kapıya bakayım.
I'll give them the key. lf they can open the door, you can get out.
Anahtarı onlara vereceğim. Eğer kapıyı açabilirlerse, dışarı çıkabilirsin.
I'll get the jam, you get the door.
Ben reçeli alayım, sen kapıya bak.
I'll go get the door. I'll go get the door.
Ben kapıyı açayım.
- I'll get the front door.
- Ben kapıyı açayım.
Harold : I'LL GET THE DOOR.
Kapıya ben bakarım.
I've barricaded the door. You'll never get in.
- Hayır, kapının arkasına barikat kurdum, asla içeri giremezsin.
Listen, lady... you better open the fucking door, or I'll tell you right now you'll get in trouble. 0pen it!
Dinle bayan. Kapıyı hemen açacaksın, sana söylüyorum, yoksa başın büyük derde girer! Tanrım!
You're all wet, so you'll get the phone, and I'll get the door.
Ipıslaksın, o yüzden telefona bakacaksın ben de kapıya.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]