I'm doing this for you перевод на турецкий
572 параллельный перевод
All right. I'll never forget you for doing this for me.
Pekala. Bu iyiliğini asla unutmayacağım.
Peter Blood, I'll make you pay for this... if I spend the rest of my life doing it!
Peter Blood, eğer hayatımın kalanını bunu yaparak geçirirsem sana bunu ödeteceğim!
I'm not doing this for you personally.
İyi ama, ben doğrudan doğruya sizin için bir şey yapmıyorum.
Let's go I'll never forget you doing this for me
Gidelim. Bu iyiliğini hiç unutmayacağım.
What I'm really doing, I'm staking you for six months to see if you can really grow yourself a crop this time.
Aslında seni 6 ay bağlıyorum bu kez ürün alabilecek misin diye görmek için.
- Will you realize that I'm doing this for you too?
Bunu senin için yapıyorum. Benim için bir şey yapmanı isteyen yok.
When will you understand that I'm doing all this for you?
Bütün bunları senin için yaptığımı ne zaman anlayacaksın?
But I'm only doing this for you.
Ama bunu sadece senin için yapıyorum.
You think I'm doing this for credit?
Sence takdir toplamak için mi yapıyorum.
See, I'm doing this for you.
Bunu senin için yapıyorum.
I don't mind doing this for you guys, for all of us, but don't try to help me, OK?
Bunu sizin için, hepimiz için yapmayı dert etmiyorum. Ama bana yardım etmeye kalkışmayın, tamam mı?
I don't want you to think I'm doing this only for the money.
Bunu, yalnızca para için yaptığımı düşünmeni istemiyorum.
- I'm doing this for you.
- Bunu senin için yapıyorum.
Bubber Kelly, I'm gonna skin you alive for doing this.
Bubber Kelly, bunu yaptığın için seni diri diri yüzeceğim.
I'm just doing this for you.
Bunu senin için yapıyorum.
You got something for this old nigger? Thank you, I'm doing real well here.
Şu yaşlı zenciye verecek neyiniz var?
I'm doing this for you, honey. You'll see.
Bunu senin için yapıyorum tatlım.
- I'm not doing this for your approval, you know.
- Bunu onayın için yapmıyorum.
This was not easy, folks, because, you know, I didn't know what the hell I was doing, and I don't have a good voice for God.
Hiç de kolay değildi çocuklar, çünkü ne yaptığımı hiç bilmiyordum.
I'm doing this for you
Bunu senin için yapıyorum
I'm doing this for you, so that I can help you when you get married.
Bunu senin için yapıyorum. Böylece evlendiğinde sana yardım edebileceğim.
What do you think I'm doing this for?
Bunu niye yaptigimi saniyorsun?
If you're worried about me, I'm only doing this for my mother.
Beni düşünüyorsan, ben bunu sadece annem için yapıyorum.
I'm doing this for me, n-not for you.
Bunu kendim için yapıyorum, sizin için değil.
I worked real hard for this, Louis. Hope you know what you're doing.
Bunun için çok çalıştım, Louis, umarım ne yaptığını biliyorsundur.
You think I was doing this all for me?
Bütün bunları kendim için yaptığımı mı sandınız?
- No, you are the one who does it for France,... I'm just a waitress. - We shall be doing this for France!
Alo.
I'm only doing this for you.
Bunu yalnızca senin için yapıyorum.
It's my ninth sick day If I get caught, I won't graduate I'm doing this for you
Kaynattığım dokuzuncu gün. Yakalanırsam mezun olamam. Bunu senin için yapıyorum.
I'm doing this for you.
Bunu senin için yapıyorum.
You think I'm doing this for my own self-gratification?
Sence bunu kendi keyfim için mi yapıyorum?
Don't you understand I'm doing this for us, the little guys...
Anlamıyor musunuz? Bunu, bizim için yapıyorum. Ufak adamlar için.
I'm doing this for you, Baird!
Bunu senin için yapıyorum, Baird!
This is for love, I'm doing this, you understand.
Bunu aşk için yapıyorum. Anladınız mı?
You won't believe me, but I'm doing this for both of us.
Bana inanmasan da, bunu ikimiz için yapıyorum.
I'm terribly sorry it's turned out this way, Collie, but you have to understand my only interest is in doing what's best for you.
İşler bu hale geldiği için üzgünüm, Collie. Ama şunu anlamalısın. Benim tek amacım senin iyiliğin.
I'm doing all this for you.
Senin için herşeyi yaparım.
You think I'm doing this for me?
Benim için yaptığını farzet?
I'm doing this for my country, not for you.
Bunu ülkem için yapıyorum, sizin için değil.
I am doing this for Mickey Juba and I'm doin'this for Celia Kirby and I'm doin'this... for my grandmother and about a million other people you wouldn't give a shit about.
- Bunu Miki Juba için yapıyorum. Bunu Celia Kirby için yapıyorum. Büyük annem için ve umurunuzda bile olmayan milyonlarca insan için yapıyorum.
I'm not doing this for him. I'm doing this because you...
Bunu onun için yapmıyorum.
Young master, I'm not doing this for you. It's for the Commander.
Küçük bey, bunu sizin için değil komutan için yapıyorum.
Honey, this is a wonderful thing you're doing for your family. I want you to know we're all very proud of you.
Tatlım, ailen için yaptığın harika bir şey ve bilmeni isterim hepimiz seninle gurur duyuyoruz.
I'm doing this for you!
Bunu senin için yapıyorum!
I'm so scared of you doing this for us... and then regretting it.
Bunu bizim için yapmandan ve sonra da pişman olmandan korkuyorum.
But I want you to believe that I'm doing this for a greater purpose.
Yine de, inanın bana bunu daha büyük bir amaç için yapıyorum.
You think I'm doing this for excitement?
Bunu heyecan için yaptığımı mı düşünüyorsun?
Baby, why do you think I been doing this for all these years?
Hayatım, bunca yıldır bu işi neden yapıyorum sanıyorsun?
I'm doing this for you.
Bunu senin için yaptım.
Who the hell you think I'm doing this for?
Bunu kim için yapıyorum sanıyorsun?
You know what, Dad? I'm really doing this for Renee.
Biliyor musun baba bunu aslında Renee için yapıyorum.